Deva
"Şaka yapıyorsun sanırım? Hemen o pisliği şikayet etmeliyiz, merak etme avukatın ben olurum. O adi şerefsizin hemen ceza alması gerekiyor. Öyle elini kolunu sallayarak gezemez. " Arkadaşım Venüs, sinirle ayağa kalkıp odanın içinde volta atmaya başladığı zaman kalbim birden bire cız etmişti.
Dediklerinde aşırı derecede haklı olsada ona uymak istemiyordum...
Venüs'e anlatmakla hata mı etmiştim bilmiyordum ama benim şimdiye kadar ki bütün sırlarımı biliyordu, mesleğimi aldıktan sonra tanıştığım insanların içinde tek yakın arkadaşım oydu ve başımdan geçenleri de haliyle doğal olarak biliyordu.
Çenemi tutamayıp yine olayı patlatmıştım ama aşırı derecede rahatladığımı hissediyordum.
Gerçi Venüs'ün çılgına döndüğünü göze alırsak da pişman olmaya adım adım yaklaşmıştım...
"Bunu daha öncede konuştuk, hayatımı tekrar mahvetmeyi göze alamam. O itin ceza almasını ben de çok istiyorum ama sonuçları biliyorsun..." Mahçup olmuş bir ifade ile ellerimle oynamaya başladığım zaman Venüs homurdanıp ellerime hızlı bir şekilde vurduğu zaman oynamayı kesmiştim.
Benden daha sinirli ve kindar bir yapısı vardı, çoğu zaman onun kini sayesinde ayakta kalıyordum ama şu an bu kin maalesef bana, aşırı derecede zarar verecek gibi görünüyordu.
Evet dediklerinde aşırı derecede haklıydı ve o pisliğin sonuna kadar ceza alması gerekiyordu ama olayın yarısı da benim üzerimde patlayacaktı.
Yıllardır mecburen söylediğim yalanlar bir bir gün yüzüne çıkacak ve ailemin, çevremin gözünde ben suçlu olacaktım...
Yani haklıyken haksız duruma düşecektim.
"Evet evet o konuda haklısın ama Gece'nin, ondan olduğunu ispat etmeliyiz sonuçta Gece, tec*vüz çocuğu. Bunu söylediğim için çok üzgünüm ama bunları sen de biliyorsun Deva." Venüs, yanıma çömelip ellerimi tutup sıktığı zaman dolu gözlerimle ona bakmıştım.
Haklıydı ama ben Geceyi, güzel kızımı asla o türlü bakmamıştım. O benim parçamdı ve ben her güzel anımı onunla yaşamıştım.
" Bence şu baba olacak insan müsveddesi ile bir tanışmamız gerekiyor, o hak ettiği cezayı alacak sen de rahat bir nefes alacaksın. Merak etme bu olayı kimse duymadan halledeceğim." Venüs, Saçımı kedi sever gibi okşayıp ayaklandığı zaman ben de ona bakmayı kesip derin bir nefes alarak arkama yaslanmıştım.
Dediği gibi bizim bu işi sessiz sakin bir şekilde halletmemiz gerekiyordu.
*******
Yalın" Ona hâlâ söylemedim, nasıl söyleyeceğim bilmiyorum. İçim içimi yiyor ve adamın yüzüne bakamıyorum. Benden haz ettiğini pek söyleyemem ama bana çok iyi davranıyor... Bu yaptıklarını asla ödeyemem. " Sercan'a ağlarmış gibi konuştuğum zaman çok sevgili arkadaşım önündeki dosyalara daha çok gömülüp beni duymazdan gelmişti.
" Ben bir şeyler düşüneceğim sen merak etme, biraz işim var. " Sercan sonunda, dayanamayıp konuştuğu zaman elindeki dosyaları gösterip sallamıştı.
En azından hâlâ bana akıl veriyordu ve beni dinliyordu. Bu da bir gelişmeydi ama şu an bunları düşünecek de değildim.
" Şimdi konuşalım, lütfen." çocuk gibi mızmızlanıp yerime daha çok sinmiştim, haklı olduğunu biliyordum ama ben de üzülüyordum.
Evet üzülmeye zerre hakkım yoktu, yaptığım iğrenç bir davranıştı...
O gün ben de sarhoştum ve o zamanlar toyduk, sonunu asla düşünmemiştim ama bu yaptığımın asla bahanesi olmazdı.
Vicdan azabı çekiyordum ve hatamı telafi etmek için her şeyi yapmaya hazırdım.
"Bizimkilerle git bir kahve iç, ben de işlerimi halledeyim hemen geleceğim. Ben halledeceğim Yalın, sen merak etme." Sercanın sinirli sesini işittiğim zaman nefes alıp ayaklanmıştım.
En kısa zamanda benim bu olayı çözemem gerekecekti...
