Kirli geçmişinden habersiz yeşil gözlü ve isminin hakkını veren simsiyah gece gibi saçlara sahip duyguları ile bir savaş içinde olan genç komiser Leyla Acar.
Alkan Holding'in varisi kahverengi saçlara ve saçları ile aynı renk gözlere sahip yapılı vü...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
13.Bölüm:Masumiyet *Merhametli insanlar için küçük bir çocuğun masum tebessümü onlara bahşedilen en güzel armağandır.*
Can telsizden gelen anonsu duyunca Şeyda'nın nerede olduğunu bulmak için hızlı adımlarla etrafını dolandı. Yaklaşık altıncı dakikanın sonunda genç kız görüş alanına girmişti. Canlı bombanın infilak etmemesi için bombayı taşıyan adamla cebelleşiyordu. O sırada genç adamın dikkatini biraz ilerisindeki şahıs çekti. Aynı canlı bomba gibi giyinmişti ve elinde uzaktan kumandaya benzer bir alet vardı. Bu kişi muhtemelen canlı bombanın yancısı idi. Terör örgütleri seçtikleri kişi bombayı patlatamazsa onun yerine patlatacak başka birisini seçiyordu. Genç adam belindeki kılıfından silahını çıkararak beş adım ilerisindeki adama doğru usulca yaklaştı. Tam arkasına gelince elindeki silahı adamın bel boşluğuna değdirerek konuşmaya başladı
"Hemen bombanın patlamasını engelle. Yoksa tahtalı köyü boylarsın benden söylemesi."
Bu sözleri duyan adam korkuyla yerinde kıpırdandı. Sağ baş parmağını hareket ettirerek kumandanın üstündeki kırmızı düğmeye dokundurdu. Dakikalar geçmesine rağmen bombanın patlamadığını gören genç adam sevinçli bir nefes bıraktı önündeki teröristin ensesine. Adamı ve kaçmaya çalışan canlı bombayı yanına gelen mesai arkadaşlarına teslim ederek hızlı adımlarla Şeyda'nın yanına doğru yürüdü. Genç kız olayın şaşkınlığı ile öylece ayaklarının üstünde duruyordu. Can, Şeyda'nın bakışlarını gözleriyle takip ederek kime baktığını anlamaya çalıştı. Baktığı kişi yirmili yaşlarda siyah saçlı, koyu kahverengi gözlü yapılı bir vücuda sahip biriydi. Dolu gözlerle baktığı bu kişi kimdi ?
Büyük ihtimalle eski sevgilisiydi. Adamın yanlarına doğru gelmesiyle kafasını tekrardan Şeyda'ya çevirerek gözlerini genç kızın gözleriyle birleştirdi. Genç kızın eski sevgilisi bir süre sonra yanlarına ulaşarak konuşmaya başladı.
"Şeyda konuşabilir miyiz ?"
Şeyda omuzlarını dik bir konuma getirerek eski güçlü hâline büründü ve kendisine sorulan soruyu cevapladı.
"Hayır Barış. Defol git buradan."
Genç kızın cevabını duyan Can'ın dudakları keyifle yukarı doğru kıvrıldı. Onun bu güçlü yanını çok seviyordu. Barış ise onun aksine sinirlenmişti. Kaşlarını çatarak Şeyda'nın kolunu kavrayıp tekrardan söze girdi.
