yirmi sekiz

36 2 8
                                    

"Seni hiç kimsenin üzmesine izin vermeyeceğim canımın çiçeği."

---

Yüzümdeki gülüş flörtöz bir konuşmanın etkisiyle oluşmamıştı, kazanmanın etkisiyle oluşmuştu. Her zaman olduğu gibi.

Uygulamadan çıkarak rehbere girdim. Her alanda olduğu gibi rehberimde de en baştaydı.

Telefonu kulağıma götürdüğümde ikinci çalışta açtı. "Efendim?"

"N'apıyo'sun?"

Küçük bir mırıltı çıkarttı. "TYT Türkçe çalışıyorum, sen?"

"Yatıyorum boş boş."

"Güzel aktivite, canım."

Her ne kadar alışık olsam da son kullandığı kelimeden dolayı vücudumun saçma tepkiler vermesine engel olamadım.

Oda arkadaşlarımdan birinin ters bakışları beni hedef aldığında umursamadan, "Canını yesinler senin." diye mırıldandım.

"Yesinler madem." diyerek kıkırdadığında sesinde kaybolmak, tüm gülüşlerinin sebebi olmak istedim.

"Buluşalım mı ya?"

Birkaç saniyelik sessizliğinden anladığım kadarıyla saati kontrol ediyordu. "Tamam, her zamanki yerde o zaman."

"Öptüm o zaman."

Tebessüm ettiğini hissettiğimde telefonu kapatarak yatağımdan indim.

Odadaki ortak dolaba yönelip kollarıma kalın bir ceket geçirdim. Soğuk havalar beni kötü etkiliyordu.

Tişörtümün ön kısmını eşofmanımın içine sıkıştırdım.

Gram alakam olmayan oda arkadaşlarımın yüzüne bile bakmadan telefonumu alıp yurt koridorlarından koşturarak merdivenleri bitirdim.

Bahçeye indiğimde soğuk hava yanaklarımdan itibaren tüm vücudumu yalayıp geçmişti.

Karşı binadaki erkek yurduyla aramızda olan tellere sakince yaklaştım. Bir yandan da etrafı kontrol ediyordum.

Sokak lambasının ışığının düşmediği köşeye gidip bilerek arasını açtığımız tellerden geçtim.

Erkek yurdunun arka bahçesine doğru yol alırken çok geçmeden duvarın dibindeki banka ulaşmıştım. Fakat haliyle o benden önce gelmişti.

Kollarımı boynuna sardığımda kolları belime dolandı ve beni hafifçe kaldırarak yerle bağlantımı kesti.

Ayaklarım yere tekrar temas ettiğinde banka oturarak dizlerimi kendime çektim.

O da yanıma oturmuştu.

"Yazdın değil mi?" diye sorduğunda yüzüne bakmadan başımı salladım. "Ne konuştunuz?"

"Bugün sınıfa gelip yaptığı şeyle dalga geçtim. Daha sonra o da bugün sadece on birinci sınıflara geldiğini söyledi."

"Güzel," dedi. "Her şey planladığın gibi gitmiş."

"Aynen," diye mırıldandım sessizce.

Emre'nin sadece on birinci sınıfları gezdiğini biliyordum. Bizim sınıfa geldikten sonra onu takip etmiştim. Bu anonimcilik olayını fazla uzatmak istemiyordum. Böyle küçük ip uçlarıyla kendimi buldurmaktı niyetim.

Emre şu an benim ağzımdan laf aldığını sanıp deliler gibi kendisiyle gurur duyuyordu ama öyle değildi. Ben istemediğim sürece benim hakkımda hiçbir şey öğrenemeyecekti.

Beni öğrendiğinde ise hiçbir şey değişmeyecekti. Beni istemeyecekti. Beni beğenmeyecekti çünkü.

Dış görünüşümün güzel olmadığının farkındaydım. Emre'nin ise büyük bir dış görünüş takıntısı vardı.

Göz altlarımda hissettiğim baskıyla ne zamandır sıktığımı bilmediğim gözlerimi araladım. "Neden ağlıyorsun?" diye sordu.

Islanmış kirpiklerimi birkaç kez birbirine karıştırdım. Karanlığın benden çalmadığı kadar görebildiğim yüzüne baktım. "Biz hiçbir zaman olmayacağız."

Yüzümü avuçlarının içine alarak hala akıttığım göz yaşlarımı sildi. "Hiçbir zaman biz diye bir şey olamayacak." dedim fısıltıyla. Kalbim acıyordu, onu deliler gibi hissettiğim yer acıyordu.

Yere eğmeye kalkıştığım başımı gözlerinin hizasına kaldırdı. "Bunun için bir daha ağlamanı istemiyorum."

Öylece gözlerine baktım. "O şerefsiz seni de sevgini de hak etmiyor."

Kollarını bedenime doladığında açlıkla vücuduna sindim. Yuva gibiydi göğsü, oraya aittim ben.

Bu göğüse başımı koyduğumda her şey düzelecek gibiydi sanki.

Parmaklarıyla saçlarımı tararken, "Seni hiç kimsenin üzmesine izin vermeyeceğim canımın çiçeği." diye fısıldadı.

Ağlamaktan çatallaşmış sesimle, "Beni hiçbir zaman bırakma. Sensiz hiçbir şeyin üzerinden gelemem." dedim. Gözlerimi huzurla kapatmıştım.

Derin bir nefes çekip başımı öptü.

bölümsonu.
27.5.21

-ONLARI COK SEVİYORUM COK GUZELLER ALLAHIMMMMMM

dr.

her zaman hakliyim||textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin