1.8

6.8K 436 149
                                    

"Arayı bu kadar açmayın bundan sonra. Daha sık gelin."

"Tamam anneciğim."

"Sana çok gerek yok ama enişteciğim gelsin. Gözümüz gönlümüz açılır."

"Tabii gelirim Serkancığım. Hem bayağı iyi anlaştık."

"Hay Allah, az daha unutuyordum. Size yolluk birkaç bir şey hazırladım. Bekleyin getireyim." kıskançlıktan kuduran Erkan annesinin gittiğinden emin olduktan sonra gülümseyerek abisine döndü. "Sende bize gel abiciğim. Ama geceleri sesten uyuyabilir misin bilemiyorum."

"Aman iyi be anladık senin kocan. Kıskanç sürtük."

"Bebeğimin yanında düzgün konuş. Psikolojisini bozma miniğimin."

"Bebek mi?" Erkan'ın hamile olduğundan bir haber olan Fatih sorunca Serkan, Fatih'in koluna sarılıp çenesini omzuna koydu. "Erkan hamile."

"N-ne?"

"Şaka yapmıyorum."

"Tebrik ederim."

"Teşekkür ederiz." Serkan, Fatih'in kolundan çıkıp kendi karnına baktı. Acaba onunda olabilir miydi küçük bir bebeği? Olmasını ister miydi? Kesinlikle isterdi.

"Alın bakalım."

"Anne bunlar ne böyle? Bunun sadece yolluk olduğuna emin misin?"

"Hepsi sizin için değil. Şu paketi Büşra'ya yaptım. Geçen sefer geldiğinde çok sevmişti." Erkan annesine gülümseyip son bir kez sarıldı. Abisine ve Fatih'e de sarıldıktan sonra Reyhan'ı kucağına alıp öpücükler boğmuştu. Uğur'da o sırada diğerleriyle vedalaşıyordu. Babası işi dolayısıyla yanlarında olmamıştı ama zaten onunla sabah vedalaşmışlardı.

"Görüşürüz meleğim."

"Görüşürüz abiciğim."

Erkan ve Uğur arabaya binip gözden kaybolduktan sonra Fatih'te artık gitmesi gerektiğini söyledi. "Bende geleceğim seninle. Hastaydın diye vakit geçirememiştik dün."

"Tamam, görüşürüz Reyhan. Kendinize iyi bakın."

"Sende oğlum. Yine gel."

"En kısa zamanda geleceğim." Fatih ve Serkan arabaya binip Fatih'in evine gittiler. Yol boyunca ikisi de bir şey konuşmamıştı. Zaten genelde Serkan konuşurdu ama bu sefer biraz düşünceliydi. Sürekli ellerine bakıyor, uzaklara dalıp gidiyordu. Eve geldiklerini fark etmemişti bile.

"Serkan."

"Efendim."

"İyi misin sen?"

"İyiyim, neden sordun?"

"Arabaya bindiğimizden beri çok dalgınsın."

"Bir şey düşünüyordum. İyiyim merak etme."

"Peki... Ne yapalım istersin?"

"Ben ilk önce bir duşa girsem?"

"Tabii, nasıl istersen. Ben sana havlu getireyim." Fatih odasından havlu alıp Serkan'a verdi. Serkan teşekkür ettikten sonra banyoya girdi.

İkiside başlarına geleceklerden habersizdi.

*****

"F-fatih! Fatih!"

"Serkan, ne oldu? İyi misin?"

"H-hayır." Serkan kapıyı açıp pembeleşmiş yanaklarıyla Fatih'e baktı. "Bana yar-dım e-edebilir misin?" Fatih sertçe yutkunup Serkan'ın kapının arkasından çok azıcık görünen ıslak gövdesine baktı.

HousemateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin