0.7

12.8K 603 329
                                    

Tek başına düşünceli bir şekilde oturan arkadaşını görünce gülümseyerek o tarafa doğru yürümeye başladı Erkan. "Naber lan tipsiz?"

"Kötü."

"Niye ne oldu?"

"Kavga ettik." Erkan gözlerini devirip arkasına yaslandı. "Bende bir şey oldu sandım. Siz hep kavga ediyorsunuz zaten." Erkan alışkındı bu duruma. Zaten haftanın yedi gününden sekizinde kavga ediyorlardı. Şimdi Büşra'nın canı neden sıkılmıştı anlamamıştı. Normalde takmaz yine şen şakrak gününe devam ederdi. Ama şimdi yüzünden düşen bin parçaydı.

"Bu seferki farklıydı. Ayrıldık."

"Ne!? Neden?"

"Bir erkekle bastım." Erkan şok olmuş bir ifadeyle Büşra'ya bakmaya devam etti. Aslında çok şaşırmamıştı. O kızın sürtük olduğunu önceden beri hissediyordu. "Ona sürpriz yapmaya gitmiştim. Biliyorsun evinin anahtarı bende var. İçeri bir girdim. Üstünde hayvan beden bir gömlek. Arkasında izbandut gibi bir adam. 'Bu kim?' dedim. Tesisatçı dedi ya. Şaka gibi. Gözümün içene baka baka tesisatçı dedi. 'Umarım boruları açabilmiştir. Su akmıyordu ya hani.' dedim. 'Açtı açtı, şimdi çok iyi akıyor.' dedi."

Büşra gözlerini kapatıp şakaklarını ovdu. Hâlâ o anı düşünüp sinirleniyordu. Gözünün içine baka baka yalan söylerken vicdanı nasıl bu kadar rahattı akıl sır erdiremiyordu. "Kanka, bak... Ben demiştim demekten nefret ediyorum ama... Ben demiştim. Ben en başında sana dedim bu kızda hiç güvenmediğim bir şeyler var diye."

"Allah razı olsun Erkan. Çok güzel teselli ettin. Bütün sinirim uçtu gitti şu an." Erkan biraz mahçup olmuş olacak ki dudağını ısırıp kafasını başka tarafa çevirmişti. Büşra haklıydı. Şimdi 'ben demiştim' demenin sırası değildi. "Kanka, takma be kafana. Bak olan olmuş. Biliyorum çok seviyordun onu. Ama herkes senin kadar güzel sevemez. Ya da ne bileyim... Herkes senin verdiğin değeri gösteremez. Hatta üstüne şımarır. Şekil a... Hem sen boşver. Sana kız mı yok ya? Elini sallasan ellisi."

"Evet. O kim bok beni aldatıyor? Benim taliblerim kapımda kuyruk. Hey yavrum hey."

"Ha şöyle be. İşte seni böyle görmek istiyorum. Gerçek Büşra Kurt bu." Büşra yan masada oturan sarışın bir kıza göz kırpınca Erkan gözlerini devirdi. "Bu çapkınlıkla senin çoktan aldatman gerekirdi."

"Ben sadık bir insanım oğlum. Ee... Siz ne yapıyorsunuz? İhtiyarla hayat nasıl?"

"Kanka ihtiyar falan ama lan dün adam bir masaj yaptı. Kaslarım nasıl rahatladı var ya. İnanılmaz bir şeydi. O kadar mayışmıştım ki uyudum." Büşra gözlerini şok olmuşçasına açınca Erkan kaşlarını çatmıştı. "Ne oldu lan?"

"LAN SEN SALAK MISIN!?"

"Biraz daha bağır, aşağı mahalle duyamadı Büşra." Büşra ses tonunu alçaltıp masadan Erkan'a doğru eğildi. "Lan salak. Adam sana masaj yaparken niye uyudun? Adam çaktırmadan seni taciz etmiş olabilir."

"Saçmalama Büşra, o öyle bir adam değil. Yapmaz... Yapmamıştır... Belki... Yok ya yapmaz o... Yapar mı lan?" Büşra ellerini kaldırıp omuz silkti. "Ben bilmem. Adamla yaşayan sensin." Erkan birkaç saniye boşluğa bakıp öylece durdu. Sonra bir hışımla kalkıp kafeden çıkmak için yeltendi. "Ben gidiyorum. Görüşürüz."

*****

Erkan karşısındaki büyük binaya baktı. Evet, Uğur'un iş yerine gelmişti. Neden bilmiyordu, sadece düşünmeden buraya gelmişti işte. Güya Uğur ile konuşacaktı ama ne konuşacağını da bilmiyordu ki. Adama gidip 'sen beni uyurken becerdin mi' diyemezdi.

HousemateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin