0.8

12.3K 611 145
                                    

"Günaydın."

"G-günaydın."

"Bir haftadan uzun süredir bunu yapıyoruz ve sen hâlâ kızarıyorsun."

"Ve sen de hâlâ çeneni kapatmıyorsun." Uğur kendini yanında yatan Erkan'ın üzerine bırakıp kulağına fısıldadı. "Utandığında bu kadar güzel olma sende." Erkan'ın hızla inip kalkan göğsünü hissedince sırıtarak kendini geri çekti. Erkan birkaç saniye daha o anın etkisinden çıkmak için bekledi. Gözlerini açtığında Uğur'un ona sırıtarak baktığını görmüş dalga geçmesin diye kendini toparlamıştı.

"B-ben duş alacağım."

"İstersen yardımcı olabilirim."

"İstemiyorum."

"İyi, teklif var ısrar yok." Uğur odadan çıkıp kahvaltı hazırlamak için mutfağa gitti. Erkansa o çıktıktan sonra elini kalbine götürmüş sakinleşmeyi bekliyordu. Bu adam onun bütün dengesini alt üst ediyordu. Neden bu kadar çabuk etkileniyordu? Ya da bu adam neden bu kadar etkileyiciydi?

Kafasını iki yana sallayıp yataktan kalktı Erkan. Acilen kafasını dağıtmalıydı. Dolaptan havlu aldıktan sonra odanın içindeki banyoya girdi. Artık Uğur'un odasında kalıyordu. O yüzden bazı eşyalarını buraya getirmişti.

Erkan suyu ayarlarken aklına Büşra'nın söylediği gelmişti tekrardan. Dün sormayı düşünüyordu fakat Taha, yemek falan derken tamamen aklından çıkmıştı. Gerçekten yapar mıydı? Ona güveniyordu Erkan fakat o sabah kalktığında kıçı ağrıyordu. Yani ister istemez şüpheleniyordu.

Eğer öyle bir şey yapmış olsa ona ne derdi? Kızar mıydı? Belki biraz izni olmadan yaptığı için kızabilirdi. Ama eğer yapmadıysa utançtan yerin dibine girerdi. İşte bu yüzden tereddütteydi ya Erkan. Yapmadıysa adamın günahını almış olacaktı ve belkide güvenini kırmış.

Düşününce karar verdi Erkan. Bunu ona direkt sormayacaktı. Duşunu alırken mükemmel bir plan kurdu kafasında. Bugün çok güzel geçecekti.

*****

Geçmedi.

Bugün dersi olmadığı için kafeye Büşra'ya yardımcı olmak için gitmişti. Gitmez olaydı. Hayatında hiç bu kadar yorulduğunu hatırlamıyordu. Kafeye normalden fazla müşteri gelmiş ve Erkan bir saniye bile oturamamıştı. Artık bacaklarını hissetmiyordu. Büşra bunu nasıl yapıyordu?

Şimdi kapının kilidini açarken sakın uyuma diye içinden geçiriyordu Erkan. Evet, masaj yaptıracaktı. Ve bu sefer uyumayacaktı. Böylece adamın ne yaptığını bilecek ve ona güzel bir fırça atacaktı. Ya da utancından yerin dibine girecekti.

İçeriye girdikten sonra ayakkabılarını ve ceketini çıkarıp yerine koydu. "Ben geldim!"

"Hoşgeldin!" Erkan sesi takip ederek salona girdi. Uğur gözlüklerini takmış tekli koltukta kitap okuyordu. Onu ilk defa gözlükle gördüğü için şaşırmıştı fakat o gözlüklerle bile aşırı yakışıklıydı. Erkan sertçe yutkunup üçlü koltuğa yüz üstü yattı. "Hayatımın en yorucu günüydü. Bacaklarımı hissetmiyorum."

"Ben sana dedim yapma diye. Biraz söz dinle."

"Bir daha hayatta yapmam zaten. Her yerim ağrıyor. Masaj yapabilir misin?" Uğur koltukta yatan Erkan'a -daha doğrusu kıçına- baktıktan sonra elindeki kitabı rafına geri koydu. Erkan'ın yanına gelip koltuğun kıyısına oturduktan sonra yatan çocuğun üstündekileri çıkarmasına yardım etti. "Neren ağrıyor?"

HousemateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin