3~ Ben Bitmiştim

3.3K 347 367
                                    

- Lalisa -

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

- Lalisa -

Dirseklerimi ovalar gibi kaşıdım. Stres oluğumda, yaptığım şeylerden biriydi bu. Ha, birde ellerim terlerdi gergin olduğumda. İlk sıralar elimin durduk yere aşırı terlediğini fark ettiğimde bilmediğim bir hastalığım olduğundan korkmuştum fakat bunun nedeni korktuğumda, gerildiğimde ya da fazla heyecanlandığımda ortaya çıkan, benden başka insanlarda da olan, önemsiz bir sorun olduğunu öğrenmiştim.

Dağılmamıza sadece bir saat kalmıştı. Seçmeli derslerdeydik, bu yüzden okul normalden bile sessizdi. Son sınıflar hâlâ buradaydı ve kimi kaçtığı için sessizdi işte. Koridorlarda tek tük kişiler vardı.

Ve ben birini bekliyordum.

Jimin'in, Instagram hesabı sayesinde, takip ettiği arkadaşlarından koridorda bana çarpan çocuğu bulup, adını öğrenmiştim. Şimdi ise dersinden çıkmasını bekliyordum. Jimin'den hoşlandığımı nereden öğrendiğini merak ediyordum ya da salladı da tutmuş muydu?

Jimin'in kulağına gitsin istemiyordum, ondan gelecek en küçük kötü tepki zaten her an parçalanmaya hazır kalbimi toz duman ederdi.

Köşede, birkaç dakikalık bekleyişimin ardından, sınıf kapısından çıkan bedenle, yaslandığım duvardan omzumu ayırarak izamda gelen çocuğa yaklaştım. Tam geçip gidecekken, kolundan tutarak az önce yaslandığım duvara çektim. Kolunu, sert bir refleks ile ellerim arasından kurtararak, kaşlarını çattı ve bakışlarımız kesişince, geriye çekilip suratını buruşturdu.

"Sapık mısın kızım?!" Yüzüme doğruca bağırması ile gözlerimi kısıp, kafamı geri çektim. "Suratıma bağırmayı kes ve Jimin'den hoşlandığımı nereden çıkardığını söyle." onun gibi kaba sesim ile konuştum.

Kaşları alayla havaya kalkıp, bana küçümseyici bir bakış attı. Kollarımı göğsümün altında topladığımda, o da sırtını yasladığı duvardan çekerek dikildi. İstemesem de kafamı kaldırmak zorunda kalmıştım. Bana oranla çok uzundu.

"Sana hayırdır? Dilin bana mı uzuyor?"

Ses tonundaki kinayeyi anlamamak için aptal olmak gerekirdi fakat neden bana bu kadar ön yargılı hiç anlamamıştım.

"Soruma yanıt verecek misin?"

Şimdi ses tonumu daha nazik bir tona indirdiğimde belki o da kibarlaşır diye ümit etmiştim. Ama beni küçük çaplı bir hayal kırıklığına uğrattı.

"Hayır."

Tok ve sert sesi ile olduğum yerde kala kalırken, o, yanımdan çoktan uçup gitmişti. Neden aptal bir cevabı bu kadar vermemekte zorlamıştı?

Ayağımı sertçe yere vurdum.

Yurda gitmek istiyordum artık, son bir ders kalmıştı ve son teneffüs de en çok kantinde güzel giderdi. Bu yüzden yönümü kantine çevirdim. Koridorlar da birkaç öğrenci dışında kimse yoktu. Kantinin kapısına yaklaştığımda da içerisinin boş olduğunu fark etmiştim. Adımlarımı hızlandırıp içeri daldığımda, aslında içerisinin o kadar da boş olmadığını fark etmem uzun sürmedi.

Aşk Asi Bir Kuştur | LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin