21~ Algı Sihirbazlığı

3.4K 305 564
                                    

Anne yalanlar ile tanıştım,İftiralar ile karşılaştım,Bunları bir çok insan da buldum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Anne yalanlar ile tanıştım,
İftiralar ile karşılaştım,
Bunları bir çok insan da buldum.
Hiçbiri sövgü kadar canımı yakmadı.

- Lalisa -

İnsan ne ile yaşar?

Tanrı yanına gitmem için gereken her şeyi sağlamıştı. Önce ailemi, sonra dostlarımı, ardından tüm duygularımı almıştı ama ben yine de son dakikalarda ölüm korkusunu yaşamıştım.

Her şey bunun için uygundu ama yine de, zaten mahvolmuş olan hayatımın tamamını Tanrı'ya sunarken bencillik etmiştim. Yaşadığım sürece, korkunç bir batağın içinde kalmaya devam edeceğimi bilmeme rağmen.

Annemler bana yaşamayı öğretmemiş miydi? Ya da ben mi hatırlayamıyordum? Herkes benden bu kadar nefret ediyorsa, hatalı olan ben olmalıydım ve kendimdeki sorunun ne olduğunu bir türlü anlayamamıştım. Bu yüzden intihar en iyi fikirdi, bu sayede kendimle birlikte diğer insanları da bu ne olduğu belirsiz dertten kurtarabilirdim ve kendi kendimin kurtarıcısı olurdum.

En azından bir şeyi yapmayı başarabilmiş miydim?

Yüzüme parlak beyaz bir ışık vurduğunu hissediyordum. Bedenim halsiz ve aklım düşünemeyecek kadar yorgundu. Kelimesi kelimesine bitkindim. Solup buruşmuş bir bitkiden farksız hissediyordum kendimi.

Gözlerimi araladığımda ölmüş olabileceğimi düşündüm, çünkü ancak hayal alemimde böyle bir görüntüyle karşılaşırdım...

Karşımda, hemen yattığım yatağın ucunda alnının ortasında üçüncü bir göz eksik olan, medyuma benzer bir kadın vardı. Altında karışık desenli fakat marjinal bir şalvar üstüne ise altındakine tezat beyaz bir gömlek ve krem bir hırka vardı; kısa siyah saçlarının üstünde ise şalvarında olduğu gibi karışık derenleri olan bir bandana takıyordu. Yeminler olsun ki; yattığım yerden aurasını hissedebiliyordum.

"Köreltici güzelliğinin yanı sıra, başına kara bulutlar dadanmış kızım..."

Bir süre sadece etrafı izledim. Tek bir kelime dahi edemeyecek kadar yorgun hissediyordum. "Neyse ki Tanrı bu aptallığını affetti ve sana oğlumu yolladı."

Yüzümü buruşturup, kaşlarımı yeniden karşımdaki kadına döndüğümde "Oğlunuz mu? Kim?" diye sordum.

Kibarca gülümsediğinde, "Ben sınıf arkadaşının annesiyim. Jungkook'un, şu intihar etmeye kalkışıp aklını yediğin oğlanın." diyerek beni yanıtladı.

Bir dakikadan fazla bir süre kadına şaşkın şaşkın baktım. Evet intihar etmeye çalıştığımı ve bir sürü hap yuttuğumu hatırlıyordum fakat Jungkook'un geldiği yer çok karışıktı ve ben hala şuurumun yerinde olduğunu sanmıyorum.

-Geriye Dönüş-

- Jungkook -

Aşk Asi Bir Kuştur | LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin