*11.Bölüm: Dost mu Yoksa Düşman mı?

1.1K 277 222
                                    

"Dost mu Yoksa Düşman mı?"

⚔️

***

Annarithel, Rehber'in önüne yemek diye koyduğu çorbaya kaşığını daldırıp çıkardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Annarithel, Rehber'in önüne yemek diye koyduğu çorbaya kaşığını daldırıp çıkardı. Kaşığı her çıkarışında, çorbanın damlayışını izledi. Bu çorba değil düpedüz balçıktı. Ve leş gibi kokuyordu. Gücünü toplamasına yardımcı olacağını söylemişti Rehber. Olsa olsa, midesini delmeye yardımcı olurdu. Kaşığı tekrar daldırıp çıkardı ve kâsenin içinde Brendon'ın yüzünü hayal etti. Kaşığı kâsenin dibine, parmak boğumları beyazlaşana kadar bastırdı. Brendon da bu çorba kadar iğrençti. Ve Annarithel, onun yüzünü bu çorba gibi balçığa dönene kadar yumruklamak istiyordu.

Brendon, pek çok şey olabilirdi. Mamba'nın aracı olmasıyla güç için kullandığı sinsi bir Zehirci, yalandan bir sevgili, herkesin arkasından iş çeviren bir düzenbaz. Ama sırf vâris olmak için Annarithel'ı o ormanda terk edeceği aklının ucundan bile geçmezdi. Bu kadar hırslı olabileceğini bilemezdi. Bunağa can borcunu ödeyip Kardeşlik'e döndüğünde, Brendon'ı sonsuz bir işkence döngüsüne sokacaktı.

Kardeşlik'e kim bilir neler anlatmıştı. Şu an onu arıyorlar mıydı? Mamba'nın tepkisi ne olmuştu ve Brendon'ın sözlerine inanmış mıydı? Mamba'nın ne amaçla olduğunu söylemese de safiryıldız haritasını ne kadar istediğini biliyordu Annarithel. Haritaya kavuşması, Mamba'nın gözünde Annarithel'ın yokluğunu kapatabilirdi. Bir arama ekibi oluşturur, vârisine kavuşamayınca da kendini, safiryıldızın varlığıyla avuturdu. Annarithel'ın umduğu gibi, haritanın açılması oldukça zor bir kilidin içinde çıkması planlarını sekteye uğratacaktı.

Ah, Ellyro... Onu çok özlemişti ve kimsenin kardeşine kendisi gibi bakmayacağını biliyordu. Brendon, Annarithel olmadan döndüğünde kim bilir ne hallere düşmüştü. Zavallı Ellyro'yu her an kriz geçirebilme ihtimali olduğu için yapayalnız bırakmış olmalılardı.

Annarithel, kafasından geçen bu düşüncelerle çorbayı her yere sıçrattığını fark etti ve kâseyi tek bir yudum almadan bıraktı. Hepsi Brendon'ın suçuydu. Ve döndüğünde ona asla merhamet etmeyecekti.

Rehber, biraz dinlenmek için Annarithel'ı bu kütüphanede bıraktığından beri yaklaşık bir saat geçmişti. Bunağın dokunuşu ve sözleri aklından çıkmıyordu. Önce onu küçük kızı kurtarırsa öldürmekle tehdit etmiş sonra da bu sözleri hiç sarf etmemiş gibi merhamet gösterdiği için affetmişti. Garip bir adamdı. Ve bu garipliğin yalnızca yaşlı bir adamın dengesizliğinden kaynaklanmadığını biliyordu Annarithel. Borcunu ödeyecek ve bunağı bir daha görmemek üzere buradan gidecek olsa da kimle nasıl bir işe giriştiğini bilmek istiyordu. Sonuçta Rehber, tehlikeli bir yalancı olabilirdi.

Rehber'in yadigâr olduğunu söylediği bu ev, evden başka her şeye benziyordu. Bir kale, bir tapınak ya da ölüm sessizliğine bürünmüş bir çukur. Oturduğu mürdüm kanepeden, cehennem sıcaklığı yayan şöminenin önüne gitti. Alevlerin dalgalanmasını izledi ve yanan odunun çıtırtısını dinledi. Yapacak olduğu şey, sahiden ölümüne yol açabilirdi. Rehber, buradan ayrılmamasını tembihlemişti ve ne özelliği olduğunu hâlâ bilmediği kılıcı da yanında götürmüştü. Annarithel savunmasızdı. Bu yüzden, gözlerini açtığı bölmeyi ve hançerlerini bulacaktı. Sonra da Callidus'ı arayacaktı. Tilki, Annarithel'dan daha gelişmiş hayatta kalma içgüdülerine sahipti, onun Annarithel'ın yanında olmayışı-muhtemelen kilitli bir halde- kıza kendini aciz hissettiriyordu ve her ne kadar Rehber yaşadığını söylese de adama güvenmiyordu. Callidus'ı bulduğunda kaçmayı planlamıyordu tabii, Rehber'in yokluğunu fark ettiği an ikinci defa merhamet göstermeyeceğine emindi. Yalnızca, Callidus'ın iyi durumda olup olmadığını bilmek ve içindeki tedirginliği bastırmak için hançerlerine dokunmak istiyordu.

Kanın Şarkısı (Kanın Şarkısı Serisi 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin