Running In Circles | nomin

1.1

İlk iki-üç bölüm konu bütünlüğü açısından uzun oldu ama ondan sonra normalleşiyor. Umarım siz de hikayeyi benim beğendiğim kadar beğenirsiniz.
×××

Jaemin test sonuçlarına baktı. Derin bir nefes aldı ve kağıtları sakince masanın üstüne koyup ileri itti. Bakışlarını karşısında oturan doktora çevirdi.

"Bu sonuçlar doğru mu gerçekten?" Kağıdın üzerinde yazan numaraya bakarak sesli bir şekilde düşündü. "Öyle gibi durmuyor."

Çok sert çıkmış gibi gözükmek istemedi, içindeki aferin delisinin etkisiyle dudaklarına zoraki bir gülümseme yerleştirdi. Doktor endişeli bir şekilde güldü ve kağıt yığınını ondan uzaklaştırdı. Doktorun kendisi de huzursuzdu ve bu durum Jaemin'i de anında etkiledi. Masanın altında kollarını ovuşturduğunu tahmin edebiliyordu, bu içinde kötü bir hissin büyümesine sebep oldu.

"Jaemin Bey, sonuçlarınızın kesinliğinden oldukça eminiz." dedi sonunda, göz kontağı kurmaktan kaçarak.

Jaemin'in dudaklarındaki gülümsemesi dondu.

"Yani, diyorsunuz ki – benim ruh eşim, hayatımın geri kalanını birlikte geçireceğim hayat arkadaşım benimle, bir bakayım, yüzde beş oranında uyum sağlıyor?" diye sordu, sesi cümlenin sonuna doğru yükselerek. Kafasını yana eğdi ve gülümsemesi daha da sertleşti. "Daha önce hiç bu kadar düşük bir sayı duyduğumu hatırlamıyorum. Bir hata olmalı, o yüzden lütfen testi bir kez daha yapın."

"Jaemin Bey, testi çoktan birkaç kez yaptık zaten. Her seferinde aynı sonuç çıkıyor." Doktor bir anne şefkatiyle elini Jaemin'in elinin üstüne koydu. Jaemin tam elini çekecekken kendini durdurdu. Doktor devam etti, "Ama bu dünyanın sonu demek değil, düşük seviyeli eşleşmeler için de birçok fırsat var. Panik yapmanıza gerek yok."

Jaemin kendi kendine güldü. Elini çekerek kollarını göğsünün üstünde bağladı. "Panik yapmama gerek yok mu? Üzgünüm ama sizin de çok iyi bildiğiniz gibi şu an burada olmamın tek sebebi olumlu medya ilgisine çok ihtiyacımın olması, Doktor Jung. Eğer uyumluluk oranımın yüzde beş olduğu basına sızacak olursa–"

Jung bir anda özgüvenle sözünü kesti, "Sistemimiz tam gizlilik sağlıyor. Bu bilginin sızmasının en ufak bir ihtimalinin bile olmadığını temin ederim."

Jaemin'in bu konuda şüpheleri vardı. Çünkü ona göre, Murphy Kanunu çok iyi işlerdi. Jaemin'e kalırsa, yanlış gitme ihtimali olan her şey kesinlikle yanlış giderdi. Şu anda da tam kötü şansın ortasında 'tamam, bundan daha kötüsü olamaz' diye düşünürken dalga geçer gibi her şey daha da kötüleşmişti. Daha şimdiden gazetelerin sevimsiz aktör ve yüzde beş eşleşmesi başlıklarını kafasında canlandırabiliyordu. Şimdiden insanların arkasından 'sana ondan hiç hoşlanmadığımı söylemiştim' ve 'layığını bulmuş, yaptıklarından sonra her zorluğu hak ediyor' diye fısıldaştıklarını duyabiliyordu.

Jaemin şakaklarını ovuşturdu, yavaş yavaş yükselen ağrıyı hissedebiliyordu. "Sözde ruh eşimle tanışmak istiyorum."