Calum Justinin sesi ile irkildi. Ve geri çekildi.
" Hey JB. Bırakta biraz eğleneyim sonra hizmetçini sana geri veririm" diyerek göz kırptı. Bu salak hala anlayamadı galiba. BEN HİZMETÇİ DEĞİLİM!!
" Calum onu hemen bırak diyorum sana o benim hizmetçim değil!! "
" Nasıl yani yoksa bu Vanessa mı ? "
Justin sinirle başını salladı. Hele şükür hizmetçi olmadığımı anlayabildi. Sorun çıkacak sanarken birden herşey düzeldi. Ben mi anlamadım yoksa Justin mi çok sarhoş anlamadım ama Iyiki düzeldi. Bugün yeterince ekşın yaşadım. Calum bana yaklaştı.
" Ş-şey Vanessa nasıl desem bilemedim "
" Özür dilemeye mi çalışıyorsun ? " kaşımın biri havaya kalkmıştı bile.
" Evet. Sanırım " yüzümde şaşkın bir ifade vardı. UKALA!! Buradaki herkes bu kadar ukala mı!
" Sanırım ? " alaylı bir gülüşle Justinin bal rengi gözleri Caluma döndü.
" Özür dilerim Vanessa. " Justinin gözleri hala Calumdaydı.
" Hey dostum özür diledim işte. Çek şu şeytani bal rengi gözlerini. " bir anda o sevimli bal rengi gerçekten şeytani olmuştu.
" Vanessa sen yukarı çık istersen merdiveni çıkınca sola dön koridorun sonunda misafir odası var. " Başımı sallayıp merdivenlere ilerledim. Merdivenleri hızlı adımlarla çıkmaya başladım. Ne çok merdiven var böyle ? Merdivenleri çıkınca sola döndüm. Ve koridorun sonuna ulaşmaya çalıştım. Pardon değiştiriyorum. Tanrım ne çok oda var! Sonunda odayı bulabilmiştim. Odaya girdiğim an gözlerimi kocaman açtım. Müthiş bir oda ve bu sadece misafir odası. Büyük bir yatak bir dolap bir makyaj masası ve bir de pencerenin önünde pudra pembesi 2 adet tekli koltuk. Oda neredeyse pudra pembesi ile donatılmıştı. Ve gayet hoş duruyordu. Bu odayı sevmiştim o kadar çok yorulmuştum ki kendimi yatağa attım. Hey ! Beni yargılamayın!! Ben daha hastahaneden yeni çıktım. Kendimi yatağa atar atmaz Uyuyakalmışım.Justinin ağzından
Vanessayı yukarı yolladıktan hemen sonra Caluma döndüm.
" Sen ne yaptığını sanıyorsun ?"
Başta bir şaşırdı. Ne dediğimi anlamamış gibi bakıyordu.
" Sana diyorum ?" Bağırmıştım bu halde nasıl bu kadar bağırdığımı bende bilmiyorum.
" T-tamam sakin ol onu hizmetçi sandım" alaylı bir gülüş atıp
" Sen benim her hizmetçimi becerir misin ? "
" Sadece güzel olanları Justin " kahkaha attım. Oda karşılık verdi. Calum ile aynı evde kalıyoruz. Iyi bir ev arkadaşı. O odasına çıkmak istedi.
" Bana bak o odanın 10 metre yakınında seni görürsem bu sefer suratını dağıtırım. " suratımda gülücük onun değimi ile piç gülüşüm.
" Uzun zaman oldu suratımı dağıtmadığın " diyerek oda güldü. Calum yukarı çıkalı 10 dakikayı geçti bende koltuktan kalkıp merdivenleri hızlı bir şekilde yukarı çıktım. Sola dönüp koridorun sonundaki odaya doğru ilerlemeye başladım. Odanın önüne gelince durdum. Biraz delilik olucak ama yapmam gerek. Kulağımı kapıya dayayıp dinlemeye başladım. İçeriden ses gelmiyordu. Kapıyı Aralayıp içeri bir göz attım. Uyuyordu. Yorulmuş olsa gerek hastane ve benimle uğraştı kolay olmasa gerek. Sahi hala bilmediğim tek şey onun neyi vardı ? Soruları boşverip içeriye girdim. Oldukça yavaş hareket ediyordum. Onu uyandırmak istemem. Yanına uzanıp onu izlemeye başladım. Tam bir melek gibiydi. Sarı saçlarının bukleleri ile oynuyordum. Şuan o kadar masum görünüyordu ki kendimi kaybedebilirdim. Onu tam şu anda öpebilirdim. Tek sorun onu uyandırmamak için onu öpemezdim.
" Çok güzelsin sana kıyamıyorum " ona bunu yapamam. Niall'ın istediğini yapamam.
" Sana bunu yapamam " sesim o kadar buruk bir şekilde çıkmıştı ki. Kendi sesime ben bile acımıştım. Daha fazla duramadım. Hızlı adımlarla odadan çıkıp, koşar adımlar ile aşağı indim. Doğruca mutfağa gittim. Tezgahtaki kahveyi görünce sevindim. Hemen elime alıp tek seferde bitirdim.
" Ow bu çok sertti. " Biraz duraksadım.
" Gerçekten çok güzel şimdi ise kendi kendime konuşmaya başladım. Süper ya "
Televizyon için odaya girdiğimde gördüğüm manzara karşısında şok oldum. Selena bu benim evime hangi yüzle geliyor? Evime nasıl girdi ? Şaşkın bir şekilde ona bakarken beni bölen sese döndüm oldukça tanıdıktı.
" Hey adamım bu ne surat ? "
" Bunun benim evimde ne işi var Calum ? " tıslamıştım resmen
" Dostum o senin kız arkadaşın " alayla güldüm.
" Ow Calum seni kandırmasına izin vermişsin. " Calumun sevmediği şey onunla böyle konuşmamdı. Bunu başlatan oydu. Calum suratıma hem sinirli hemde şaşkın bakıyordu.
" N-nasıl ya ? "
" Hanımefendi beni aldattı Calum. Neyse benim burada kaybedecek hiç vaktim yok ona kapıya kadar eşlik edersen sevinirim ben Vanessa'nın yanına çıkıyorum. "
Selenanın siniri gözlerinden belli oluyordu. Umrumda bile değildi. İndiğim hızla tekrar yukarı çıktım.Vanessa'nın ağzından
Bu ne demek oluyor ? Justin bana neyi yapamaz ? Neler dönüyor burda ? Kendimi sorularla cebelleşirken bulmam normal değildi. Odanın kapısının tıklanması ile kendine geldim. Bal rengi gözleri ile o gülümsemesi herşeyi tamamlıyordu. Hatta dahada tatlı görünüyordu.
" Hey uyanmışsın " dedi o tatlımı tatlı gülümsemesi ile
" Selam " diye karşılık verdim gülümseyerek
" Gelebilir miyim ?" Şuan o kadar masum ki bu masumluğun benim olması için herşeyi yapabilirim
" Tabiki de " deyip gülümsedim.
" Nasılsın " ikimizde aynı anda söylemiştik. Birden gülmeye başladık.
" İyiyim " diye devam etti. Gülümseyip
" Bende iyiyim " dedim. Kokusunu bir metre ileriden duymuştum bile. Yanıma yaklaşmaya devam etti. Bir anda benim yüzümden gülümsemem düştü. Nasıl mı ben çekmecelerin birini açık bırakmışım takılıp birden üstüme düştü. Dudaklarımız o kadar yakındı ki. Bu sefer ben kendimi tutamadım o şeftali gibi tatlı olan dudaklarını dudaklarımla birleştirdim. Başta şaşırdı. Sonra o da karşılık vermeye başladı. Bu böyle olmaz onu ben öptüm ama altta olan benim bir hamle yapıp onu yatağa yatırdım üstüne oturup onu öpmeye başladım. Elleri sırtımda iken birden kalçama indi. Heryerimin kasıldığını hissetmiştim. Ne ara bu duruma geldiğimizi bilmiyorum. Ama onu öpmeye devam ettim merak ettiğim bu olayda bana sormadan ne kadar ilerleyebileceğiydi. Öpüşmemiz biraz daha sertleşince bi hamle ile o benim üstümdeydi. Isteksiz olarak bacaklarımı beline sardım. O sırada Justinin elleri göğsümdeydi. Ellerinin göğsümde olması beni utandırıyordu. Fakat bacak aramda hissettiğim sertlik herşeyi değiştirmişti. Ağzımdan kaçırdığım inlemeyi çok beğenmiş olsa gerekli ki oda inliyordu. Elimi kemerine götürünce geri çekildi.
" B-ben bunu yapamam ö-özür dilerim " bir anda hızla odadan çıktı. Ne oldu şimdi ?