-2-

2.1K 167 108
                                    

                                        •Lalisa'nın geçirdiği baygınlıkla çılgına dönen kız kardeşimin üzerinde gezdirdim gözlerimi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Lalisa'nın geçirdiği baygınlıkla çılgına dönen kız kardeşimin üzerinde gezdirdim gözlerimi. Jennie onu gerçekten önemsiyor gibiydi. Gözlerinden yaşlar akarken Lalisa'ya sesleniyordu.

Ellerim cebimde sakince oturduğum sandalyeden kalkarak yanlarına ulaştım. Lalisa'yı kucağıma alıp çıkışa yürürken Jennie bağırarak şöföre arabayı hazırlaması gerektiğini söylüyordu telefondan.

Asansöre bindiğimde kucağımdaki bedeni kontrol ettim. Sarı saçları solgun yüzüne dökülmüştü. Çokça zayıflamıştı bu durum sinirlenmeme sebep oldu. Zaten güzeldi neden kendini bu kadar zorladığına dair bir fikrim yoktu.

Histerik bi gülüş döküldü dudaklarımdan, gözlerimi üzerinden çekerken kucağımdaki kızın bu halde oluşunun sebebi olduğum geldi aklıma yeniden.

Bir de durmuş onun için  üzülüyor muydum?

Lalisa'nın mangoya alerjisi vardı ve bugün içtiği meyve suyundaki aniden(!) beliren mango konsantresi dahiyane zekamın bir ürünüydü. Bugün okulun ilk günüydü ve oyunu başlatması için bu sarışının keyfini beklemeye niyetim yoktu.

Lisenin başından beridir birbirimize oynadığımız bu ölüm oyunu okulun son günü sona erer ve karşı tarafı ölüme en çok yaklaştıran kazanıp kaybedenden değerli bir şey alırdı.

Boynumda sallanan bronz madalyonu geçen sene almıştım ondan. İlk sene Lalisa kazanmıştı ve benden bir şey istemediğini tek dileğinin benden kurtulmak olduğunu dile getirmişti. İkinci sene kazandığımda benden bir şey almadığı için onunla ödeştim. Ama geçen sene.. geçen sene beni o kadar zorladı ki bu hayatta onun için en değerli şeyi annesinden geriye kalan tek şeyi bu kolyeyi aldım ondan.

Onu öldürmek istiyo olabilirim ama düşüncesiz değilim ve aldığım günden beri kolyeye gözüm gibi bakıyorum gerçi.

Kafamda düşüncelerle asansörden ne zaman inip arabaya ne ara bindiğimi bilmesem de yanımda sessizce oturan ve endişeli bir biçimde kucağımdaki kızı izleyen kız kardeşime göz devirdim.

Lalisa bu kadar değer verilecek birisi değildi. O şeytanın beden bulmuş haliydi ve kimsenin onun için ağlamasını haketmiyordu.

"Kes sesini artık Jennie, gerçekten onu önemsediğini düşüneceğim"

Arkadaş olduklarını bilmiyormuş gibi konuştuğumda Jennie gergince göz yaşlarını sildi ve yüzüne sahte bir gülümseme yerleştirdi.

"Saçmalama abi, sadece o bu haldeyken etrafta gülümseyerek gezemem biliyorsun"

Dediği şeyi anladığımı ifade eder biçimde kafa salladım ve aracın durmasıyla Lalisa'yı dikkatlice araçtan çıkarttım. Hastanenin önünde bekleyen sedyeye bedenini bıraktığımda sedyeden sarkan bembeyaz koluyla rahatsız hissedip arabaya yöneldim.

Snow Flower||Taelice Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin