-Ö.H 4-

1.5K 88 40
                                    

Şu an konaktaydık, geleli iki saat falan olmuştu. Bejna ve Eren'de bizimle birlikteydi.

Yarında Korkut ve Haje gelecekti, bir araya toplanıyorduk nihayet. Ne yazık ki bir fırsatını bulup da hala testi alacak fırsatım olmamıştı bu yüzden iş yarına kalmıştı.

Düşündükçe heyecan yapıyordum ya hamileysem?
Peki ya değilsem?

Şimdi ise herkes aşağıda iken ben uzanmış odamda kitabımı okuyordum. Bir iki hafta sonra Ader puanını öğrenecekti çok konuşma şansımız olmamıştı ama Mardin'i tercih etmeyeceğine emindim.

Tam onu düşündüğümü hissetmiş gibi kapıyı açıp Ader girdi içeri.

"Müsait misin yenge?" diye sorduğunda kitabın kapağını kapatıp "Müsaitim güzelim" dedim. Odanın kapısını kapatarak yanıma doğru yaklaştı.

"Seninle biraz sohbet edelim diye geldim"

"İyi yaptın gel otur bakalım, anlat ne derdin var?"

"Derdim olduğunu nereden anladın?" dedi gülerek.

"Anlarım ben" dedim.

"Hamza ile aramız açık hatta artık aramızda yok"

"Bunu biliyorum ama nedenini bana anlamamıştın" dedim kaşlarımı çatarak. Açıkçası bunun nedenini merak ediyordum.

Ader tüm yaşananları anlatırken duygudan duyguya geçiş yapmıştım. Hamza'ya çok kızmıştım ama kafamda soru işaretleri de vardı.

Ama asıl şaşkınlığı Ader bir erkeği öptüğünü söylediğinde yaşamıştım. İlk öpücüğüydü ve kendisi ilk kez bir erkeği öpüyordu.

Hislerinden emin olmasını isterdim. Ya da bir hırs uğruna olmamasını isterdim.

"Ader o çocuğu öptüğün için pişman mısın?" diyebildim ilk kez.

"Hayır" dedi sesi netti. "Bende pişman olacağımı düşünüyordum ama değilim yenge"

"Hamza senin bir erkeği öptüğünü biliyor mu?"

Olumlu anlamda başını salladı. "Peki o çocuğa karşı ne hissediyorsun güzelim?"

"Açıkçası bende bilmiyorum yenge. Yalçın farklı bir çocuk, beni seviyor ama ben onu hala seviyor sayılmam"

"Peki konuşmaya devam ediyor musunuz?" diye sordum bu kez. "Ediyoruz hatta aynı şehri yazmayı düşünüyoruz" Birkaç ay öncesinde aynı hayali Hamza ile birlikte kuruyordu Ader ve o zaman gözlerinin içi adeta parlıyordu, şu an ise gözlerinde bir parıltı yoktu. İfadesi düzdü.

"Ader eğer duygularından emin değilsen Yalçın'a daha fazla umut vermemelisin"

"O benim onu sevmediğimi en başından beri biliyor yenge."

"Bu onun duygularıyla oynamana bir bahane olamaz. Sen onu öpmüşsün Ader"

Dudağını dişlerken "Bir erkeği öptüğüm için bana kızdın mı?" diye sordu.

"Duygularından emin olduğun zaman böyle bir şey yapmanı isterdim güzelim bir hırs uğruna değil. Senin bir erkeği öpmene kızacak değilim hatta bu cesareti gösterebilmen çok önemli bir şey yine de emin olmalı ve bir hırs için ilk öpücüğünü vermemeli daha da önemlisi bir erkeği ilk defa öpmemeliydin. Bugün pişman değilsin ama gelecekte olabilirsin"

"Haklısın yenge ama o kadar hırs yapmış ve kendimi değersiz hissetmiştim ki altta kalmamam gerektiğini düşündüm"

Ader'in öğreneceği çok şey vardı ve hayat onu büyütecekti, hepimizi büyüttüğü gibi.

ÖĞRETMEN HANIM 2 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin