✝Chapter Fifty- Three✝

89 9 2
                                    

 Final Chapter Pt

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Final Chapter Pt.2

MirAh- Special Death

                                  
Dudaklarımdan mideme inen kanın sıcaklığıyla tüm bedenim ısınırken benimle beraber düşmekte olan ve toprak parçalarına tutunmaya çalışan Arai'nin üzerine atladım. "Kardeşler birbirini böyle karşılamamalı. Değil mi Arai?" bu konuşan ben değildim. Ses çok daha başkasından gelmişti.

Sanki Hoseok'un dudaklarından benimkilere bulaşan içimde uyuyan başka birisini uyandırmıştı. Primis'in dokunduğu yerler Arai'nin bedenini güneşe dokunmuş gibi kavurdu. Ancak güçsüz olan Arai bu durumda hiçbir karşılık veremedi.

Kandırdığını söylemişti. Ancak bu sefer kandırdığı kişi ben değildim.

Arai'ydi!

Arai'ye bize yanlış kanı verdiğine inandırarak onun elindeki sahte kanı dökmesine neden olmuştu. Ancak onun elindeki kanda yanlış olandı. En başından beridir Agira hepimizi kandırmıştı. Gerçek olan kan hep kendisindeydi. Aslında hiçbirimize gerçek olan kanları vermemişti. Arai'nin anlamaması için kanın bir kısmını içti ve kimsenin haberi olmadan benim kana ulaşmamı sağladı. Bu yüzden ona güvenip güvenmediğimi sormuştu. Suratımda oluşan gülümsemeyle elimi Arai'nin kapanmak üzere olan bıçak yarasına soktum. Kutsal su yüzünden yarası büyüdükçe büyüyor. Derisine asit atılmış gibi eriyordu. Artık güçlü hissediyordum. Midesine ulaşan kanlı elim yere düştüğümüzde ondan ayrılırken bacağıma tam olarak girmemiş bıçak yere yüz üstü düşmemle en derine girdi. Acıyla çığlık attım. Ancak bu beni durdurmadı. Dişlerim kırılacak kadar sıkı bir şekilde sürünerek onun yaralı bedenine adımladım. Artık kendisi de bir insandı. Üstelik Primis tarafından çok büyük yaralanmıştı.

Bacağımdaki bıçağı büyük bir çığlık ile bacağımdan çıkardım. Arai savunmasız bir şekilde yerde yatıyordu. Bedenimi onun bedenin üzerine atarak son gücümle bıçağımı indirdim.

Defalarca ve defalarca.

Öfkeli çığlıkları arasından tek yaptığı beni altına alarak testere gibi dişlerini omzuma geçirmekti. İfadesiz bir şekilde bıçağı bedenine saplamaya devam ederken tıpkı onun gibi ölmeyi bekliyordum. Gözlerim kan kaybının fazlalığından dolayı kapanmaya başlarken sadece ağlamaya devam ediyordum. Arai'nin omzumdaki dişleri artık daha fazlasını yapamayacak dereceye gelmişti. Ellerim durduğunda sona kalan bir kuvvetle ayağa kalktı. Bedenimi kenara savurdu. Öylece ölmeyi bekledim. Ben ölürsem o da burada ölürdü.

Bu mağaradan bir kişi bile sağ çıkamazdı.

Bu yaralarla ve ölümlü bedeni ile beraber yukarı tırmanmayı deneyemeden ölecekti.

Bense kan kaybından geberip gidecektim.

İstediğim son şey diğer çocukların gelip beni kurtarmasıydı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 14, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Die Or Kill ✝Bangtan Boys✝Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin