✝Chapter Eleven✝

310 41 22
                                    

Umarım beğenirsiniz ❤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Umarım beğenirsiniz ❤

Odasının içerisine girdiğimde içeriyi sarmış olan ağır duman kokusuyla öksürmek istesemde kendimi ele vermek istemediğim için ağzımdan nefes almaya başladım.

Jimin bana bakıp güldü ve deri kahverengi koltuğu gösterdi. "Otursana,"

Yavaş bir şekilde oturduğumda kan olan dizlerimi ellerimle kapattım ama ne tesadüf onlarda kanlıydı.

Komidininin üzerinden bir kutu aldı. Askılığa ilerleyip askılıkta ki ceketinin cebini karıştırdı.
Yine o kırmızı çakmağı çıkartmıştı.

Koltukta yanıma oturup kolunu koltuğun üzerine attı. Sırtıma değen sıcak kolu ile irkilerek ondan biraz uzaklaştım. "Baksana... İstersen sen, duş falan alabilirsin. Yani benim odamda. Hoseok burada değil."

Aklıma Namjoon gelince gözlerimin yandığını hissettim. "Ah, teşekkürler fakat gerek yok. Sigara ve çakmak alıp gideceğim."

Kutudan bir sigara çıkartıp dudaklarına yerleştirdi. "Sen öyle diyorsan." sigarasını yakarak derin bir duman çekip dumanaltı olan odaya üfledi.

Sessizce onu izliyordum. Uzun bir kaç nefes daha çektikten sonra dudaklarında ki sigarayı bana uzattı. Söylediğim yalana ne kadar istemesemde boyun eğmek zorundaydım. Sigarayı parmaklarının arasından alıp ondan gördüğüm kadarıyla tutmaya çalıştım. Bana uzatacağını bile düşünmemiştim! 

Bakışlarını yağmur damlalarının vurduğu pencereden çekti."Artık içsen diyorum, biliyorsun ki bu evde sigara fazlasıyla sınırlı."

Sigarayı dudaklarıma yerleştirdim ve ufacık bir nefes çektim. Boğazımı yakan acıya göz yumarak öksürüklere boğuldum. Jimin endişeyle omzumu sıkıp önümüzde ki masadan bana bir bardak su uzattı. "İyi misin?"

Öksürdüm."İ-iyiyim. "

"Buraya benimle konuşmak için mi geldin yoksa sigaraya başlamayı düşündüğün için mi?"

Göğsüme elimi yerleştirip nefes almaya çalıştım. "İkisi de değil."

Kolunu sırtımın arkasına uzatarak diğer eliyle koltuğa düşürdüğüm sigarayı alıp dudaklarına götürdü. "Neden geldin peki? Hoseok'tan mı kaçıyordun?" dumanı suratıma üfledi ve beklentiyle bana baktı.

"Sana güvenemem Jimin."

"Neden?O gece seni öldürmezken ben sana güvenmiştim."

Derin bir nefes alarak şakaklarımı ovuşturdum. "Pekala, benimle gel."

Askılıktan siyah bir ceket çıkartıp üzerine giydi. Koltuktan kalktım. Kırmızı çakmağını ve sigara paketini de alarak kafasıyla bana işaret verdi. "Hadi."

Seri adımlarla koridorda ilerlerken ayakkabımın tok vuruşları loş koridorda yankılanıyordu. Jimin ise ev terlikleriyle gelmeyi tercih etmişti. Hava hafiften kararmıştı, üstelik saat daha dörttü.

Die Or Kill ✝Bangtan Boys✝Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin