✝Chapter Ten✝

305 39 26
                                    

Kısa bir yazar notu vereceğim arkadaşlar,lütfen okuyun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kısa bir yazar notu vereceğim arkadaşlar,lütfen okuyun.

Öncelikle bu kitap düşündüğümden çok daha iyi bir okunma sayısına ulaştı, bunun için teşekkür ederim ❤ ve size kitapla ilgili kısa bir tavsiyem var. Bölümü açarken daha iyi deneyim yaşamak için arka planı köşede ki "Aa" yazılı yerden siyah yapın ve yazı türünü de "Sans Serif"olarak ayarlayarak kendi gözünüze göre büyütün. Böylelikle okurken çok daha iyi bir deneyim yaşayabilirsiniz. Okuduğunuz için teşekkür ederim❤

"O kadar çok eğleneceğiz ki..."

Yakınlığından bir o kadar rahatsızdım ama salondaki herkes bunu fark edemeyecek kadar kördü.

Bae dışında,

Beni görmesi için bakışlarımı suratına diktim. Fark etmişti,

"Şey bu civarlarda kullanabileceğim bir telefon var mı?"

Hoseok anında ona dönmüştü. "Maalesef, bu eski malikane pek teknoloji dostu değil."

"Anlıyorum." dedi Bae sessizce fısıldayarak

Bayan Choi ve Bae'nin annesi çoktan hizmetçi kadın eşliğinde salondan ayrılmıştı.

Hoseok neşeyle ellerini çıparak sanki öpecek gibi aniden yüzüme yaklaştı, rahatsızca geri çekildim. Kaşlarını çatmakla yetindi, şimdilik. "Bahçeye çıkalım mı?"

Bahçe?

Acaba orada evin içinde ki cesetlerden birisi olabilir miydi? Hepsini bodrum katına atmış olamazlardı sonuçta. Gülümseyerek ona baktım. "Harika olur."

Bae'ye kapıyı göstererek ilerlemesini sağladı. Bae'nin iri bedeni kapıdan çıkar çıkmaz kollarımı kısa da olsa tırnaklarıyla parçalamak ister gibi sıktı."Ne yapmaya çalıştığını biliyorum Aware,  sadece şunu bilmeni istiyorum. Benden kurtulamayacaksın."

"Hiç bir şey yapmıyorum Hoseok,  paranoyaklaşıyorsun."

Konuşurken sürtünen kuru dudakları yanaklarına hafif bir acı veriyordu. Boynunda ki çok da derin olmayan yara izine baktım, temizdi fakat izin hala taze olduğu çok belliydi. "Ne yani,  sana göre ben...Deli miyim?"

Öylesin,

Gözlerine bakmadan, "Hayır." diye fısıldadım.

Derin bir nefes aldı. "Gözlerime bak ve söyle."

Gözlerimi gözlerine diktim. "Sen deli değilsin Hoseok."

Şaşırdı. Hoseok ilk defa bana böyle bir tepki veriyordu!

"B-beni seviyor musun Aware, ?" sesi titremişti!

Ve ikinci defa gerçek Hoseok bana kendini belli etmişti.

"Hoseok, bu sen misin?"

Kollarımı tuttu."Kurtar beni Hyie Ae. Yalvarırım,  kurtar beni."

"Cesedinin yerini söyle-"

Die Or Kill ✝Bangtan Boys✝Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin