✝Chapter Thirty- Six✝

93 15 2
                                    

"İnan bana bunu istemezsin dostum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"İnan bana bunu istemezsin dostum."

   Acımasız sesi daha çok canımı yakmak ister              gibi karşımda duruyordu.

Çocuk sevecen bir gülüşle ayağa kalkıp elini Hoseok'a uzattı. "Merhaba ben Bae, tanıştığıma memnun oldum."

Hoseok başını anlamaz gibi sallayıp tekrar ona baktı. "Pardon? Ne dediniz? Anlayamadım."

Çocuk tekrar gülümsedi ve konuşmaya başladı. "Adım Bae, buraya annemle geldim. Bir iş semineri için yön sormamız gerekti."

Aylar önce bahçe makasıyla ölen o çocuğun hatları,  şimdi aklımda tek tek birleşen bir yapbozun parçaları gibiydi. "S-sen?-"

Konuşmama izin verilmeden kendimi bir köşede buldum. Hoseok iri ve acımasız gözleriyle bana bakıyordu. "Neler karıştırdığını biliyorum. Önce Nigor şimdi de Seok Jin'in iblisi mi ha? Tam şekil bile değiştirememiş." parmağını tehditkar bir havayla gözümün önünde salladı. "Seni uyarıyorum Hyei Ae, bir daha sakın benimle uğraşma ve hayatımdan çık." az önce bana doğru salladığı parmağını köşede duran o kıza yöneltti. "Ve ondan da-"

Sözünü kesen şey, benim yumruğumdu..

Herkes duraksamış bizi izliyordu. Onlara ölümcül bakışlar attım. Rahibe Kim sinirden küplere binmiş gibi kalkık kaşlarıyla üniformasının eteklerini tutmuş bana doğru adımlıyordu. "Rahibe! Sen ne yaptığını sanıyorsun ha?" dedi tıslarcasına kulağıma doğru.

Bir yandan kolumu ortadan ikiye bölmek ister gibi tutuyordu. Yavaşça kalabalığa doğru saygıyla eğildi ve kolumu tuttuğundan bende eğilmek zorunda kaldım. "Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. Bu özel bir konu, lütfen eğlenmenize bakın."

Az önce etrafımızda toplanmış olan kalabalık çil sürüsü gibi dağıldı. Göz devirerek Rahibeye döndüm. Kolumu bırakmış yerde duran Hoseok'a yardım etmekle meşguldü. Hoseok onun uzattığı yardım elini tutmadan ayağa kalkıp o koltuğa baktı. Çocuk orada değildi. Gitmişti!

Gözlerimi ovuşturarak etrafı süzdüm. Hiçbir yerde değildi. Vücudum benden izinsiz titriyor. Dilim yıllardır sıvı almamış gibi kuruyordu. Bileğimde ki siyah kurdele boğucu gelmeye başlıyordu. Hızla onu kopartıp yere attığımda Rahibe yanımda bitti. "Ae! Bunu çıkartmamalısın." onu tekrar bileğime takmak isterken onu durdurdum.

"O lanet şeyi takmak istemiyorum. Hem bu da ne? Kilisede çalışanlara özel bir şey mi? Öyleyse neden Hoseok'ta var. Neden yalnızca ikimizde var?" boğazım düğümlenince ufak bir öksürük krizine girdim. Rahibe cebinden kiremit rengi ilaç kutumu çıkartıp bana bir kapsül uzattı. Yavaşça ona uzandım ve ağzıma atıp yuttum. Bu boğazımı biraz zorlamıştı ama bedenime harika gelmişti.

Die Or Kill ✝Bangtan Boys✝Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin