Çukur

1. Bölüm

Zühre Koçovalı

2008

Merhaba ben Zühre 16 yaşındayım ve ergenliğimin doruklarındayım, isyankar,başına buyruktum yani birde büyüdüğüm ortam beni biraz daha hırçın yapıyordu. Liseye 2 gidiyordum annem beni okuldan almak istemişti ama ben itiraz edince evde büyük kavga çıkmıştı daha sonra babam araya girerek benim tarafımı da tutunca annem bir şey diyememişti. Aslında okulla aramda pek bi alakam yoktu sırf anneme inat olsun diye gidiyordum. Sultan Koçovalı her şeyi kendi istediği gibi olacaktı yoksa ortalık kıyamet yeri ama unuttuğu bir şey var ben onun kızıda olsam İdris Koçovalı'nın da kızıydım.
Her neyse tabi benim lise özellikle mahalleden uzakta bir yerlerdeydi bu yüzden istediğim gibi davranabiliyordum ,istediğim gibi dediysem gerçekten istediğim gibi kendim oluyordum. Etrafımda öyle yapma, öyle söyleme, doğru otur ,düzgün konuş ,sen Koçovalı'sın duygularını belli etme. Bir süre sonra gerçekten duygusuz birisine dönüşüyordun ve bende bunu engellemek için arkadaşlarımla kendim gibi davranıyordum.

Okuldan çıktıktan sonra arkadaşlarımla okulun yakınındaki parka gidip masalı banklara oturduk bakkaldan aldığımız çekirdek ve biralarımı içiyorduk. Annem'in ağzına laf vermemek için biram bitince kalkmıştım bizimkiler hala oturmaya devam etmişlerdi.
Eve yürüyerek gidiyordum erken gitmek istemiyorum,yürüyerek bir saat sürüyordu ben yavaş yürüyerek bir buçuk saati buluyordu. En sonunda eve varmıştım,kapıda annem dikilmiş bana kızgın bakıyordu.

"Nerdesin sen?"

"Okuldaydım."

"Okuldan kaçta çıktığını biliyorum iki saattir nerede sürtüyordun?"

Sinirle gözlerimi kapatmıştım konuşursam ağır konuşurdum çünkü,cevap vermeden odama gitmek için yanından geçtim,kolumdan tutup kendine çekti ,kolumu sıktığında suratımı buruşturdum.

"Bırak!"

İçeriden Saadet abla gelmiş annemin yanına gelmişti.

"Anne hadi gel çay koyayım sana."

Annem Saadet ablaya sinirle bakmıştı.

"Sen karışma! Gir içeri!"

Saadet abla bana üzgünce bakmış mutfağa gitmişti ,annem hala sıkıca kolumu tutuyordu.

"Nerdeydin cevap ver?"

Bağırarak konuştuğunda salonun kapısında Nedret ve Ayşe yengem belirmişti. Yeğenlerim merdivenden inerken gördüm yeni okuldan gelmiş olacaklardı. Akşın ve Karaca ikinci sınıftaydı, Akın ise dördüncü sınıftaydı.

"Zühre bana cevap ver!"

"Cehennemin dibinde sürtüyordum, oldu mu?"

Dayanamamış bağırmıştım ,annem kolumu hala tutarken bu sefer beni çekiştirip odama götürmüştü içeri soktuktan sonra kolumu bırakmış yüzüme tokat atmıştı kafam sola düşerken elim sağ yanağıma götürmüştüm.

"Benimle düzgün konuşacaksın ben senin annenim ayrıca bundan sonra okula gitmek yok zaten gittiğinde yok. Leş gibi içki, sigara kokuyorsun,serseri."

Odamın kapısını çarpıp çıkmıştı. Çantamı yere fırlatıp yatağıma oturdum sinirliydim ,sinirimi bir yerden çıkarmam lazımdı yastığı yüzüme bastırıp çığlık attım daha sonra yastığı yumrukladım,  biraz daha iyi olunca radyoyu açtım şarkı dinlemekte iyi geliyordu. Bileğimdeki Çukur dövmesine baktım Muhittin abiye yaptırmıştım,babam görünce önce şaşırmış sonra aferin demişti.Hava iyice karardığında bende banyoya gitmiş yıkanmıştım saçlarımı kuruttuğumda üstüme en sevdiğim elbisemi giydim.