Eski Arkadaş (!)

5.4K 324 19
                                    

Sabah telefonumun çalmasıyla uyandım. Açmamaya karar verdim ( çalar çalar susar kafası ;)) Tabi ki totoyu devirip yattım ama susmadı ( tabi ya bu da benim şansım!!!) Lan kardeşim ne arıyon sabahın köründe yat uyu. Teallam yaaa insanlar işsiz yeminlen. Ama kafayı kaldırıp bana pis pis bakan Başak ana bacı sövmeye başlamdan açmanın iyi bir karar olacağını düşündüm (göt korkusu galp ben)

''Evet ne vardı??''

''Selam Liva nasılsın?''

Sen kimsin kardeşim sabahın köründe ayrıca adımı nerden biliyosun diyemedim tabi ki. Ama uykum var kafam bozuk gelmeyin bana böyle şeylerle!!

''Adımı nerden biliyosun?''

Karşıdaki kişi sıcak bir kahkaha attı ve;

''Beni tanımadığına inanamıyorum.''

Sen kimsin loo. Kafayı çalıştır Liva. Bir dakika boyunca kafamda o değil o hiç değil o hayatta olamaz gibisinden hesaplar yaptıktan sonra parçaları bir araya getirdim. Bu gülüş bu ses ondan başkası olamazdı;

''Nicooo!!!!!''

''Ta kendisi.''

''İnanmıyorum. Nerdesin ne yapıyosun seni görmeyeli çok uzun zaman oldu.''

''Türkiye'deyim ve saat 14.00'te seni her zaman gittiğimiz Starbucks'ta bekliyorum.

''Türkiye'desin ve benim şu anda haberim oluyo öyle mi? Neyse 14.00'te görüşürüz.''

Eğer Nico kim derseniz çok uzun hikaye ( benim dinliycek  vaktim var diyenler gelin dünyayı fethediyoruz!) En iyisi anlatmak. Şöyle ki en kısa yoldan anlatırsam annesi Yunanistan'lı bu yüzden adı Nico. Kendisi benim ilk ve tek aşkımdı. İzmir'de yaşıyodu ama maalesef Atina'ya taşındılar.( Atina Yunanistan'ın başkenti.) Pek yakışıklı sayılmazdı ve kaslarıda yoktu ama gerçekten çok iyi, komik, eğlenceli ve zeki bir insandı.

Üzerimdeki uyku sersemliğini atmıştım ve artık hazırlanma vakti gelmişti. Ama Başak'ı uyandırmak zorundaydım çünkü kıyafet seçmekte benden daha iyiydi.

Uzun uğraşlarım sonucu onu uyandırdığımda artık kıyafet seçmek zorundaydık çünkü Başak'ı uyandırmak yarım saatimi almıştı ve bu uğraşlarım sonucu tabi ki bana ana bacı sövmüştü. Hemen duşa girdim. Başak ise bu arada bana kıyafet seçicekti sağ olsun (gerçi o kadar sövmese iyiydi 5 yeni küfür öğrendim lann!!!) Duştan çıktıktan sonra saçımı falan taradım ve Başak'ın seçtiği seyleri giydim (medyada). Hayret valla. Etek falan seçer diye bekliyodum (gerçi benim dolabımda etek ne arar??) Sıra gelmiştibeni kim götürecek. Ömer Amca olmazdı çünkü babamın arabası ağrızalandığı için bugün onu işe götürecekti. Ama taksi olabilirdi. Başak

''Ben artık kaçıyım ama sonra arayıp ne oldu hepsini anlatıyosun.''

''Tamam. Hadi taksi çağır. Önce seni bırakır sonra ben giderim.''

''Hemmen çağırıyorum.'' dedi ve yaklaşık 5dk. içerisinde taksi kapımızın önündeydi.

Yol boyunca Başak'la sohbet ettik ama o inince bende telefonumla ilgilendim. Tam flappy bird de kendi rekorumu kırıyodum ki telefon çaldı. Şimdi gelde küfür etme!! Arayan Berk'ti. Lan iki dakka sonra arasan olmuyo mu gereksiz insan!!!

''Ne var yine ne oldu??''

''Biyerlere gidicektikte qanka gelcen mi diye sorcaktım.''

''Gelemem.''

''Niye??''

''Eski bir arkadaşım İzmir'e gelmiş bir kahve içicez falan.''

''Kimmiş o arkadaş?''

''Sanane be. Teallam yaa!!''

''Neyse qanka. Haydin görüşürük.''

''Görüşürük.''

Yaa şu kankalık işide fazla uzadı ama napcan??

Oturup Nico'yu beklemeye başladım. Ama bekle bekle yok, bekle bekle yok sonunda kendime bir white mocca söyledim ve onu içerken beklemeye devem ettim. Tam bir yudum alıyodum ki içeri aşırı derecede taşş bir varlık girdi. Aman tanrım didim yani yok böyle bişey.  Allah sahibine değil bana bağışlasın diyeceğiniz türdendi ve buraya ilerliyoduuu!!!!!!!Geldi ve tam karşımdaki sandalyeye oturdu.

''Merhaba dedi.''

Sana da gulüm gel evlenelim diyemedim tabi ki. Onun yerine

''Yalnız bir arkadaşımı bekliyodum.'' dedim.

''Tamam işte beklediğin arkadaş benim.''

''Ya gerçekten bir arkadaşımı bekliyodum.''

''Tamam işte Liva ben Nico. Tanımadığını söylemiyceksin herhalde.''

Ohaa ohaa ohaaaa. Ne olmuş buna yaa. Resmen taşlaşmış!! Six pack falan yapmış. Ne oldu oğlum sana çöşeee yaniii!!! Ben böyle şeyler düşünürken o da minik bir kahkaha attı ve bende sonunda kendime gelebildim.

''Nico mu?? Aaa şeyy sen biraz farklı görünüyosun.''

''Daha yakışıklı demek istedin herhalde.'' Ay cımın yaa ne kadar mütevazisin(!!!)

''Yani şey sanırım biraz öyle.''

''Sende bayaa değişmişsin.''

''Şey sağol?''

Aramızda gerçekten oldukça garip bir hava ouşmuştu. Ama bu kadar yakışıklı olunmazki be kardeşim!!! Bir süre havadan sudan konuştuktan sonra artık İzmir'e taşındıklarını ve aynı okula gideceğimizi söyledi. Tabi ki çok sevindim (çocuk resmen meteor looo.) Yaklaşık iki saat sonra kalktık ve beni eve kendisi bıraktı sağ olsun. Eve adımımı atar atmaz Başak aradı ( artık içine mi doğdu ne olduysa.) Tabi k iona herşeyi anlattım. Sonuçta kankeytam kendisi. Ama saat 22.30 dedin mi uyku vakti. Bakmayın lan öyle okul var yarın hem artık Nico'yla aynı okuldayımm!!! ;))

Ezik PrensesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin