Bir Şey Konuşmamız Lazım

11 5 0
                                    

Hiddetle gelen şimşek sesleri sona ermişti yağmur kovalardan boşalırcasına yağıyordu ve gözlerimi cama çevirdim güneş doğuyordu annem koltukta oturur vaziyette uyuyakalmıştı. Telefonumu yatağın yanındaki masanın üzerinden aldım ve saate baktım altı idi. Ozan dan yine bir kaç mesaj vardı nasıl olduğumu soruyordu.

Çok özledim. Sanki onsuz geçen her anım boşa gidiyor gibiydi. Sonra çok seviyordum tarif edemeyeceğim kadar çok. Anılarımız tutunmak da bir süre sonra yetersiz kalacaktı biliyordum. Şu an tek dileğim gelecek olan o anın olabildiğince geç gelmesiydi. Yoksa ne yapardım?

Annem koltukta dönmeye başladı, huzursuz galiba belki de rüya görüyordur diye düşünüyordum. Yatakta uzanıp telefonumla ilgilenirken saatlerin geçtiğini anlayamadım,hemşire girdi odaya serumumh değiştirdi ve hemşire ile benim seslerime uyandı annem de. Hemşireye ne zaman taburcu olabileceğimi ve neden bu kadar kaldığımızı, ciddi bir şey olup olmadığını soruyordu annem o esnada görevli bi kadın da kahvaltı tepsisi getirdi ve yanımdaki masaya koydu. Hiç iştahım yoktu yemek istemiyordum ve galiba yemeyecektim.

Sırasıyla önce görevli ve sonra da hemşire odadan çıktı. Annem kahvaltı tepsisini masanın üzerinden alıp yanıma yaklaştı fakat kafamı ani bir refleks ile geri çektim ve yemeyeceğim midemi bulandırıyor her şey yersem kusabilirim dedim. Fakat ilaçlarım olduğu için annem yemek konusunda zorladı ve tepsiyi dizlerime koyup yavaş yavaş yemeye  başladım. Annem de elindeki kahvesini yudumlarken odanın içinde yavaş adımlarla yürüyordu daha sonra pencerenin önünde durdu ve yağan yağmuru izlerken konuşmaya başladı.

Akşam kiminle konuşuyordun? Arkadaşımla dedim ya anne.
Hangi arkadaşın? Ozan anne dedim sinirli bir ses tonu ile.
Annem imali bir şekilde güldü ve tekrar söze girdi.
Ozan ile aranızda ne var?
Hiç bir şey ne olsun arkadaşız işte. Berna ben biliyorum o gün ozan giderken de sadece sen gitmişsin onunla birlikte annesi söyledi hiç bir arkadaşı gelmemiş ayıp değil mi dedi. En yakın arkadaşları varken neden sen gittin sadece bilmiyor muyum sanıyorsun anlat.

Annemin bu kadar şeyi bildiğine şaşırmıştım çünkü o gün ozanı yolculamaya gittiğimi bilmiyordu hatta Ozanın almanyaya gittiğini bile bilmiyordu. Yani ben öyle sanıyormuşum.

İyi tamam madem anlamışsın saklayacak bir şey de yok ozan ile birlikteyiz. Bu cümleler ağzımdan o kadar rahat çıkmıştı ki ben bile şaşırmıştım.
Annem gözlerini yağmurdan ayırıp bana çevirdi.

Hayret,gülümsüyordu. Neden bana anlatmadın biz hem sırdaş hem anne kız değil miyiz alındım dedi komşk bir ses tonuyla. Ve birlikte gülmeye başladık. Üzerimden bir yük kalkmıştı.

(3 gün sonra)
İçtim anne! Annemin ıhlamurunu içtin mi sorularına bağırarak cevap veriyordum. Bilgisayardan gossip girl izlerken bir yandan da annemin yaptığı doğrusu tadına pek bayılmadığım ıhlamur içiyordum. Ve elma dilimlerimden bir kaç tane yedim. İpek arıyordu açtım ve bağırarak konuşmaya girdi.
Berna mertle buluştuk mükemmel şeyler oldu anlatmam lazım ama telefondan olmaz gelmem lazım.
Tamam gel gel dedim gülerek. Diziyi kapattım ve meyve tabağı ile bardaklarımı mutfağa taşıdım anneme ipeğin geleceğini haber verdim ve tekrar odama gittim. Yaklaşık beş dakika sonra ipek de geldi en yakın arkadaşlarınızla aynı yerde oturmak kadar güzel bir şey var mı acaba.

Elinde çekirdek ve kolalarla geldi beni de sürükle sürükleye bahçeye çıkardı ve kola çekirdek yapmak için masaya oturduk hava çok güzeldi güneş yerinde parıl parıl parlıyordu. Ve ipek de uzun ısrarlarım karşısında zaten heyecanlıyken hemen anlatmaya başladı.

Berna inanamayacaksın şimdi başlıyorum mertle buluştuk dün gece işte biraz hayat hakkında konuştuk zaten biraz flörtöz konuşuyorduk sen de biliyorsun işte konu aşk hayatımıza geldi. Hiç aşık oldun mu dedi ben de hayır ama birinden çok etkilendim dedim ve onun aşık olup olmadığını sordum. O da aynı cevabj verdi ben de dayanamadım çok etkilendiği kişinin kim olduğunu sordum. Ne dese beğenirsin. Sen dedi ve öptü beni biraz sahilde yürüdükten sonra evlere gittik. Bu sabah yazdı işte konuşalım biraz falan diye ben de tamam dedim gittim yanına ve bana olan hislerini çok ciddi bir şekilde anlattı.

İpeğin anlattıklarından sonra resmen şoka girdim.Onların arasında bir şeyler olduğunu biliyorduk zaten ama iş bu kadar ciddi bir boyutta değildi.

Çok sevindim dedim gülümseyerek ipeğe. İpek heyecandan yerinde duramıyordu uzun zaman sonra ilk defa bu kadar heyecanlı ve mutluydu. Onun o haline gülerken bir anda tüm gülümsemem yavaşça, adım adım yüzümde dağıldı. Sanki o an o sıcacık havada üşüyordum. Herkes güneş altındaydı da ben ne kadar yürürsen yürüyeyim çıkamadığım bi gölgenin altındayım. Beni takip eden bir gölge

Ne oldu dedi ipek hayretle. Ozan dedim dikkatimi ipeğe vermeye çalışırken. Ozan yok ve ben çok özlüyorum. Her an aklıma geliyor zaten hiç çıkmıyor. İpek üzüldü halime ve sarıldı hemen sıkıca. Mesaj atsana dedi atıyorum dedim zaten hep mesaj var benden ona ama saat farkı oluyor o bitiyor çekimde oluyor o bitiyor uykusu geliyor. Böyle olacağını düşünmemiştim. İpek hemen moralimi yerine getirdi ozana da tekrardan mesaj attım. İpek Serdar Ortaçın şarkılarını açtı dalga geçip dans ediyorduk bahçede hava karardı ama hava o kadar güzeldi ki. Eve çıkıp gitarımı aldım ve ipekle şarkı söyleyip çaldık. Saat gece oniki olmuştu ama o kadar eğlendim ki ipek gitmesin istedim ve bizde kalması için tutturdum annesinden izin aldı. Saat gece üç'e kadar bahçede oturduk hava biraz serinlemeye başlayınca eve çıktık birazda yataklarda otururken sohbet ettikten sonra uyuyakalmıştık.

Sabah güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra üstümüzü değiştirip siriusu yürüyüşe çıkardık ipekle ve ozan da mesaj atmıştı
İyiyim güzelimmm sen nasılsın?

Ama o esnada sirius üzerime atlayıp durduğu için sadece bildirimden okumuştum cevap ver eden çıkmamız gerekti. Sahile indik yürüyüşten sonra müzik açıp oturduk ipekle biraz fotoğraf çekildikten bir kafeye girdik ve sonunda ozana cevap verme fırsatım oldu.

İyiyim canım. Bir şey konuşmamız gerekiyor.
Ne oldu?

Her şey farklı olsaydıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin