32.BÖLÜM

1.6K 70 4
                                    

Buraya bir söz bırak...

'Sil baştan başlamak gerek bazen'

🌪
Sabahın erken saatlerinde gözlerimi açarak yatakta bir süre tavana baktım. Önceden de yaptığım gibi yarım saat tavanla bakışmak yerine anında kalkarak elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim. Beklediğimin aksine Caneri koltukta otururken görmemle şaşkınlıkla yanına gittim

"Sen bu saatte uyanır mıydın ya?"

"Uyumadım"

"Neden?" Soğuk bir şekilde verdiği cevaplar şüphelenmeme neden olurken elinde tuttuğu kağıdı bana gösterdi

"Dün lunaparktayken yanına geldi birşey demedin. Eve kadar girip odana bu notu bıraktı ve yine söylemedin"

"Umrumda değil çünkü"

"Sana ne oldu böyle? Ne kadar değiştiğinin farkındasın değil mi?"

"Farkındayım ve bunu isteyerek yapıyorum zaten. Önceden çok yara aldım Caner bunu sende biliyorsun ve artık yeniden sil baştan yaşamak istiyorum. Buna ihtiyacım var" derin bir nefes alarak elimi tuttu

"Sil baştan yaşayım derken herkesi kendinden uzaklaştırma" böyle mi yapıyordum ben? Hayır gayette Canere ve Ceydaya karşı aynı davranıyorum. Öyle değil mi?

Yanımdan kalkıp gittiğinde arkasından meraklı gözlerle baksam da en sonunda mutfağa yanına giderek sessizce yemeğimizi yedik.
Kapının çalma sesini duyduğumda mutfaktan çıkarak kapıyı açtım. Karşımda Adayla Ceydayı gördüğüme sevinirken, arkada duran Borayla yüzümdeki gülümseme soldu. Kaşlarımı çatarak öylece yüzüne bakarken Ceyda bana sarılarak yoldan çekti

"Selam bebek" yanağımdan öpüp mutfağa gittiğinde Adayla sarıldık bu sefer

"Nasılsın canım?"

"İyiyim sen"

"Toparlıyorum artık yavaştan" başımı sallayarak omzunu sıvazladığımda Boranın sesini duymamla başımı ona çevirdim

"Geliceğin zaman söyle alırım seni" bir insanın sesi bile kalbinizi nasıl bu kadar hızlı tekliyor? Unutmaya çalışsan bile birden karşına çıkması...işte o zaman için yana yana unutmaya çalışıyorsun. Ama birşeyler engel oluyor tabi...

"Nereye gidiyorsun?"

"Dışarı" Ada gözlerini devirirken bende kapıya yaslandım

"Gel içeri işte 'dışarıya' da çıkarsın. Sorun olmaz değil mi Ecem?" Ikisi de bana baktığında kaşlarımı kaldırarak Boraya baktım. Hiçbir duygu barındırmadan, sanki hiçbirşey yaşanmamış gibi öylece yüzüme bakarken umursamazca omzumu silktim. Ben nasıl onun umrunda değilsem o da benim umrumda değil

"Fark etmez bana" Bora da içeriye girdiğinde kapıyı kapatarak arkalarından salona girdim. Canerle Ceyda birşeyler konuşurken benim geldiğimi görmeleriyle sustular

"Ne konuşuyorsunuz siz?"

"Hiç" kaşlarımı çatarak Canere bakmaya devam ettiğimde gözlerini devirdi

"Semihle ilgili" kaşlarım daha çok çatılırken anlamsızca bakmaya devam ettim

"Semih ne alaka şimdi?"

"Dün gece kaza geçirmiş Ecem. Hastanede şu an"

"Nasıl?"

"Alkol" Adanın söylediği şeyle bir an içimde birşeylerin kırıldığını hissetsemde görmezden gelmeye çalıştım.

SerseriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin