Serseri

12.BÖLÜM

BURAYA BIR SÖZ BIRAK..

'Kalpler birkez sıkı sıkıya bağlandı mı ayakları onları ayıramaz..'

🗝🗝🗝
"O zaman artık benim sevgilimsin" hafif gülümser vaziyette söylediği şeyle ellerimi bacaklarıma bastırdım

"Sana karşı hislerimden emin değilim Bora..biliyosun annemi kaybettim ve buna hâlâ alışmış değilim.Ne istediğimi, ne hissettiğimi bilmiyorum" dudakları düz bir çizgi alarak kaşlarını çattı ve sinirle gülerek ayağa kalktı

"Bilmiyorsun öyle mi? Bana neden o zaman istiyormuş gibi mesaj veriyosun o zaman? Oyun mu oynuyosun lan sen benimle!" Sinirle bağırmasıyla yerimden sıçrarken bende sinirlenerek ayağa kalktım

"Seninle oyun oynadığım falan yok Bora! Ne istediğimi bilmiyorum anlıyor musun? Tuhaf bir durum içindeyim ben. Gülüncek şeylere ağlayıp gülünmicek şeylere kahkaha atıyorum. Annemin ilgisini başka biryerde.. birisinde arıyorum ve bu beni kötü bir duruma sokuyor..şu anki gibi"

"Bu kötü bir durumdu yani? Pekâlâ" kapıya doğru ilerlemesiyle kaşlarım çatıldı

"Nereye gidiyosun?" Eli kapı kolunda durarak omzunun üstünden bana baktı

"Eve gidiyorum"

"Beni burda mı bırakıcaksın"

"Burayı biliyosun nede olsa kendi başının çağresine bakabilirsin" ağzım şaşkınlıkla açılmış bir şekilde bakmaya devam ederken beni bu ıssız yerde arkasına dahi bakmadan bırakıp karanlıkta yavaşça kayboldu..

Koltuğa sinir ve şaşkınlıkla kendimi atarak başımı ellerim arasına alıp saçlarımı karıştırdım. Oflayarak sinirle sehbaya tekme attım ve sandalyeyi alarak duvara fırlattım. Sandalye kırılarak parçalarının etrafa saçılmasıyla gözlerimi kapayarak sırtımı duvara yasladım.Bir süre o şekilde kaldıktan sonra kapının açılma sesiyle hızla gözlerimi açtım.Bir umut geri döndüğünü düşünürken kapıda onu görmemle gözlerim kocaman açıldı

"Vay be..birisi sinirli gözüküyor" eliyle etrafı göstermesiyle kaşlarımı çattım

"Nasıl buldun beni?" Gülümseyerek yanıma geldi

"Çok safsın bebeğim..unuttun sanırım benden ilk kaçtığında da buraya gelmiştin" hatırlattığı şeyle küfür ederek başımı duvara vurdum

"Hassiktir" kahkaha atarak ellerini cebine koydu

"Ee arkadaşın nerde? Ah doğru ufak bir ön sevişmeden sonra sen postalamıştın pardon" gözlerimi kısarak suratının ortasına yumruk attım

"Benimle düzgün konuş" dudağındaki kanı silerek yan bir şekilde güldü ve hızla boğazımı tutarak sırtımı duvara vurdu

"Sana fazla cesaret gelmiş be güzelim. Bu anı uzun zamandır bekliyordum biliyo musun?"

"Pislik..." zar zor konuşmamla boğazımdaki ellerini sıklaştırdı

"Yerinde olsam sözlerime dikkat ederdim" ellerini çekmeye çalışırken bırakarak bir adım geri çekildi.Geri çekilmesiyle ona fark ettirmeden cebimdeki çakıyı çıkardım ve hızla ona atıldım. Beklemediği darbeyle ikimiz de yere düşerken bıçakla kolunu kesmeyi başarmıştım.Hızla beni üstünden atarak ayağa kalktı ve boşluğuma tekme attı.Acı içinde inlerken elindeki parlayan şeyi görmemle korkuyla gözlerim açıldı.Eğilerek bir elini koluma koyduktan sonra karnımdaki keskin sızıyla nefesim kesilirken inleyerek kolunu sıktım. Bıçağı içimde biraz daha oynatırken acıdan çırpınmaya başladım. Hızla bıçağı çekip dudaklarını kulağıma yaklaştırıp beni korkutan o sözleri söyledikten sonra ayağa kalktı