5.BÖLÜM [DÜZENLENDİ]

3.5K 178 28
                                    

Yol boyunca Asya'nın bana attığı bakışlarla uğraşmıştım. Ondan korkmuyordum ama abimlerden korkuyordum. Asya'da bunu çok iyi biliyordu.

Eve vardığımızda son derece sakindi. Garip bir şekilde. Abimle konuşmamıştı bile. Salona doğru geçerken Miraç abim buradaydı.


İşten erken dönmüşlerdi galiba. Hatta herkes evdeydi.

Tekli koltuklara kendimi atarken başım arkaya düşmüştü. Bedensel olarak okul beni yoruyor olabilirdi ama ruhumu resmen emiyordu.

"Elini yüzünü yıka. Üstünü değiştir Adel."

Meriç abimin dediklerine kulak asmazken ne ara gidip geldiğini anlamadığım Asya yanımdaki koltuğa oturdu.

Sırtını dikçe yaslarken koltuğa, benim aksime gayet toparlıydı. Birazdan eriyip gidecek bedenime bakılacak olursa eğer.

"Çok yorgunum." Surat asarak söylediğim şeyler onu pek de etkilememişti anlaşılan. Dediği yapılacaktı. Hasta olmam veya yorgun olmam onu pekde ilgilendirmiyordu galiba.

Meriç abim memnun olmuş gözlerle Asya'ya bakarken bana döndü. Hala ayağa kalkmamı bekliyordu. Okuldan gelmesine rağmen uykusunu almış ve güne enerjik başlamış gibi görünüyordu.

"Hadi Adel yorma bizi abiciğim.Üzerini değiştir, gel."

Tam yanımdan gelen Miraç abimin sesi beni uyutacaktı neredeyse. Kısık sesle konuşurdu genelde. Sırtımı sıvazlayarak beni ayağa kaldırdı.

"Neden yorgunsun acaba?" Sesinde acayip derece fazla bir abartı varken dedikleri Meriç abimin gözlerinin bende oyalanmasına yol açmıştı. Ne ima ediyordu o?

"Ne diyorsun ya sen?" Üzerine doğru attığım bir iki adımla koltuktaki dik halini bozmazken Meriç abimin sesi ile durdum.

"Adel! Akşam yemekte konuşacağız zaten. Yukarı çık."

Konuşacağız kelimesinde anında yüzü gülen Asya'ya son bir kere bakıp merdivenleri çıktım. Ona söz söyletmezdi zaten. Ne varsa Adel'deydi.

Merdivenlerin başında Toygu'yu gördüğümde biraz bekledim. Telefona kaşları çatık bakarken üzerinde gözler hissetmiş olmalı ki benim olduğum tarafa döndü.

Sert adımlarla yanıma gelirken imalı sesiyle konuştu. Bu evde de herkesin ima ettiği bir şey vardı. Biride ne olduğunu tam olarak söylemiyordu.

"Okulun yeni kızı Adel Yalçın dikkatleri üzerine çekmiş." Elindeki telefonu bana uzatırken soluk bakan gözlerimi ona diktim. Niye ne olmuştu?

12/D Sınıf Grubu

+9053: Yeni kız kim lan? Bugün okulda yoktum.

+Ali: Adel Yalçın mı adı öyle hatırlıyorum. Bizim Toygu'nun ikizi.

+9053: Kız güzel mi lan? Ona göre.

+Ali: Olum kapa lan çeneni. Toygu grupta.

+Neslihan: Yeni kızda yeni kız. Valla kafam şişti. Tüm gün o konuşuldu zaten okulda.

+Ali:Sessize al grubu o zaman. Zorla mı okutuyoruz.

+Kaleci: Kanka kız güzel de sana bakmaz.

+0953: Siktir lan ordan. Beni ne mimarlar istedi de ben gitmedim.

+Yusuf: Yeni gelen arkadaşımızın telefon numarası yok mu? Onu gruba alalım.

+0953:La inek sen bakar mıydın karı kıza Hayırdır.

+Yusuf:Benimle düzgün konuşun lütfen. Ödevlerden haberi olsun diyerek söyledim.

+0953: Tm krdşm

+Ali: Kızın instagramını buldum lan.

+0953:"Ilım kıpıyın çınınızı kızın ıkızı grıptı"

+Ali: Özele gel.

+Seçil: Şu yeni kız tek sizin dikkatinizi çekmemiş anlaşılan.

+90551: ??

+Seçil: Bizim sınıftan birisi yeni kızı arka bahçede görmüş. Kiminle olduğunu tahmin edin.

+0953: Merak yaratma anasının fırlattığı. Söyle işte.

+Seçil: Sinanların grubuyla.

+0953: Omen tonrem.

+Ali:İlk günden tarafını seçmiş anlaşılan.

+Yusuf: Kimsenin tarafı sizi ilgilendirmez. Ayrıca kız yokken arkasından konuşmanızda sizin ona karşı ne konumda olduğunuzu daha ilk günden belli ediyor.

+Kaleci: Owww bak bu acıttı.

Ve daha fazlası. Bundan sonra bir sürü daha vardı ama okumadım. Herkese yapılıyordu bu değil mi?

Yeni geleni herkes konuşurdu. Bir süre sonra kimsenin umrunda olmam zaten. Telefonu geri ona uzatıp almasını bekledim.

"Arka bahçe ha? Hemde Sinan'la?" Herkes mi kötü düşünür ya.Kimseninde aklına acaba bana zarar verdiler mi diye gelmezken ima ettikleri şey iğrençti.

Toygu bu şekilde düşünür iken o bile böyleyse abimler napar diye düşünüyordum. Üzerime atlamak ve bana ceza vermek için yer arıyorlar gibiydi.

"Haberim yoktu. Tek başımaydım zaten bilerek gitmedim."

Kendime bile şaşırıyordum.Açıklama yapıp kendimi savunuyordum ama bu bile kendimi aciz hissetmeme yol açıyordu.

Kime neyi ispatlamaya çalışıyordum ki ben?

"Abim akşam konuşacak zaten." diyerek beni tek bırakırken odasına girdi.

Ellerimi saçlarımın arasından geçirirken arkamdan gelen ses neredeyse sinirden ağlayacak kıvama gelmemi sağlıyordu.

Kendimi bir savaşın içinde, bir de üstüne en güçsüz taraf gibi hissediyordum.

"Benim küçük kardeşim."

Asya tam karşımda dururken dik başlılığımı korumaya çalışıyordum.

"Biliyor musun o grupta ben de varım ve kanıt olması için gereken mesajlar geldi. Arka bahçeye tek senin gittiğini ve Sinan'ların sen gittikten sonra gelip seni rahatsız ettiklerini tek ben biliyorum. Ama..."

Üzerime doğru gelip saçlarımı geriye atıp bana doğru eğildi.

"Bunu neden abilerime söyleyeyim ki?"

Allah'ım cidden nereye düştüm ben?

Selam.

Nasılsınız?


ADELE (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin