Okul servisinden indi. Çantası çok ağırdı. Zorlana zorlana merdivenleri çıktı. Çantasında ki anahtarı çıkardı. Eve girdi. Ayakkabılarını içeri aldı. Nazikçe kapıyı örttü.
Annesini, babasını ve küçük kardeşini gördü. Hazırlanıyorlardı.
Açelya : Nereye gidiyorsunuz ?
A. annesi (Ahsen) : Markete alış veriş yapmaya gidiyoruz. Sende gelmek ister misin ?
Açelya : Hayır. Yapacak ödevlerim var.
Ahsen hanım elini kızının omzuna koyarak.
A. annesi (Ahsen) : Emin misin ? Oradan da babaannenlere uğrayacağız.
Açelya : Evet eminim siz gidin.
El salladı. Annesi küçük kardeşine ayakkabısını giydirdi. Ailesi yavaşça merdivenlerden indi...
Akşam olmuştu, daha gelmemişlerdi. Acaba başlarına bir şey mi gelmişti ? Kapı çaldı.
Ali abi...
Ali : Hemen benimle gel.
Açelya : Neden ?
Ali : Yolda açıklarım.
Aceleyle arabaya bindiler. Kimse konuşmadı.
Hastaneye doğru gidiyorlardı...
Hayır !
HAYIR !
Bu olamazdı !
Olamazdı !
Ölmüş olamazlardı !
Olamazdı !
Hastanenin koridordun da babaannem duruyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlama sesleri... Onu da Ali abi getirmişti.
Yere oturdum. Başımı dizlerimin arasın aldım. O kadar çok ağladım ki...
Defnedildiler.
Günler geçti.
Aylar geçti.
Artık babaannemle yaşıyordum. Onun evine taşındım. Okulumdan ayrıldım. Artık hiç bir şey beni mutlu etmiyordu. Kafam her zaman çok karışıktı. Sanki her an kapıdan gelecek gibiydiler. Babaannemden gizli ağlıyordum. Onu daha fazla üzmemek için elimden gelini yaptım. Onu teselli ettim. Boşlukta gibiydim sonsuzluğa düşüyordum.
Beni dinleyecek birini buldum. Selim...
Ona sımsıkı sarıldım.
Onu asla bırakmayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olasılık Dünyası {GxG}
Ficción GeneralBeyaz bir bankın üstünde oturuyordu. Ama bir şeyler eksikti... Arkadaş gibi, sohbet edeceği biri... Sonsuza kadar sevdikleriyle mutlu yaşayacağını zannediyordu ya da o aptal filimler gibi olacağını. Kimi kandırıyordu ? Asla öyle o...