Olasılık Dünyası {GxG}

Pazartesi Sabahı

Okula herkesten erken gelmişti. Sınıfına doğru yürüyordu. Ayak sesleri duydu. Arkasındaydı. Hızlandı. Kolundan tuttu. 

Ahsen'di, fazla mutlu görünüyordu. 

Ahsen : Bana hâlâ bir cevap vermedin. 

Kolumu bıraktı. Göz teması kurmaya çalışıyordu ama ben her seferinde gözlerimi kaçırıyordum.  

Neden hiç bir şey söylemiyor ? Hayır bile demedi. Onu anlamıyorum. İçinde ne yaşıyor ? Hiç bir şey demeden sınıfın yolunu tuttu Açelya. En arka sıraya oturdu. Sende onu takip ettin. Yavaşça oturdun. Seni yok sayıyormuş gibi duruyordu. Sınıftan dışarı çıktı Ahsen. Sınıfın kapısını nazikçe kapattı. Diğer insanların konuşmalarını duydu.

" Az önce koridorda konuşan kızlardan küçük olanı çok güzel değil mi ? "

" Evet çok güzeldi. "

" Teneffüste tanışalım belki iyi anlaşırız. "

" Belki hoşlanır bizden. "

" Hatta şuan bile tanışa biliriz. "

" Hadi gidelim. "

" Bir dur lan tuvalete gidip saçımı falan yapayım. "

" Çabuk ol ! "

Komikti demek ölümü seçtiniz. Aptallar. Ahsen sınıfa döndü. Elinde iki kap kek ile döndü. Açelya kafasını sıra koymuş bir biçimde duruyordu. Koridoru yarılamıştı. O iki andavalda erkekler tuvaletinden çıkıyordu. Koridorda Ahsen onları durdurdu.

Ahsen : Şey...

Uzun olan sarışın olanı durdurdu.

Ahmet (Uzun olan) : Ne var ?

Ahsen : Şey ben ilk defa kek yapıyorum da ı-ıı-

Yağız (Sarışın olan ) : Ne söyleyeceksen çabuk söyle hadi.

Ahsen : Sizden sadece denemenizi isteyecektim.

Ahsen elinde ki iki kap keki uzattı. Kap keklerin boyutu normalden küçüktü ısırmadan yenilebilen boyutaydı. İkisi de itiraz etmeden yediler. Komik hatta çok komik.

Kap keklerde zehir vardı. Zamanla içten çürütecek bağırsaklarını kullanılmaz hale getirecekti. Bunların hepsi 7 gün içerisinde olacaktı. Asla şüphe çekemeyecektim. Panzehir de yoktu çünkü kendim yapmıştım. 

Hayır gülmemeliydi. Yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.

Yağız (Sarışın olan) : Pek becerememişsin.

Ahmet (Uzun olan) : Aynen tadı çok kötüydü.

Yağız : Başka sefere artık yapıp bize getir biz değerlendirelim.

Aptal yalancılar. Kap kekleri marketten almıştım. Amaçları tekrar yapıp onlara vermem çünkü çok beğendiler. Ahsen'in yanından geçtiler. O kadar aptaldılar ki fısıltılarını buradan bile duya biliyorum.

" Oğlum lan çok zekisin sen he. "

" Kafanı çalıştır biraz. "

" Kız da çok güzeldi uuff. "

" Düzgün konuş lan ! "

" Bu sayede onunla daha çok konuşa bileceğiz. "

Aptallar. Onları duya bildiğimi farkında bile değiller. Açelya'nın yanına gittiler. Ciddi ciddi onlarla konuşuyordu. Sinirleniyordum. Yavaş yavaş diğerleri geliyordu. Çoğu sınıf doluydu en azından bu kattaki 10. sınıflar. Açelya'nın yanındaki sıraya benim yerime oturdu uzun olan. Sarışın olan ise karşısında ki sıraya oturdu. 5 dakika olmadan çıktılar sınıftan. Nede olsa son günleriydi bunlar iyi geçirsinler. Ahsen sırasına oturdu. Açelya kafasını kaldırdı. Mavi gözleriyle ona baktı. Gözleri çok yorgun bakıyordu.

Ahsen : Gece fazla uyuyamadın galiba ?

Açelya : Sayılır.

Ahsen : Seni seviyorum.

Açelya şaşırmıştı. Söylemek de garipti, kulağımın fazla aşina olduğu bir kelime değildi.

Ahsen : Niye şaşırıyorsun ?

Açelya : Fazla duyduğum bir kelime değil.

Ahsen : Selim'le çıkıyorsunuz değil mi ? Aksini iddia etme biliyorum.

Açelya : Sen nerede-

Ahsen : Seni herkesten daha çok tanıyorum. Sen onu sevmiyorsun bile. Sadece onu kayıp etmemek için teklifini kabul ettin. Onu senin için neden önemli olduğunu da biliyorum. Çünkü sen kendini yalnız hissederken o senin yanındaydı.

Sessizlik oldu. Yaklaşık 10 dakikalık bir sessizlik. Açelya kafasını sırasına koymuştu. Sınıfta ikisinden başka kimse yoktu. 

Ahsen : Biliyorsun ki sana daha iyi davrana bilirim. Ondan daha iyi. 

Açelya kafasını kaldırdı. 

Açelya : Biliyorum ama onun yeri bende daha başka bir yerde.

Ahsen : O ölse ne yapardın ?

Açelya : Düşünmek bile çok kötü. Sen buraya gelen çocuklarla kap kek mi verdin ?

Ahsen : Evet.

Açelya : Sen mi yaptın ?

Ahsen : Aslında annem biraz yardım etti.

Açelya : Tatlarını merak ettim bir tane versene.

Ahsen : Hayır. Çünkü onları öldürmek istediğim insanlara veriyorum.

Açelya : Daha yaratıcı bir sebep duymadım ben.

Ahsen çantasına uzandı. İçinden mavi bir kutu çıkardı. Kutuyu açtı. Açelya'ya uzattı.