5

32 6 4
                                    


Changkyun dersin bitmesiyle derince bir nefes almış, çantasını toplamaya başlamıştı. Sabah hyungwon ile dalga geçmeyi umarken uyandığında yatağının boş olması ve telefonlarına cevap vermemesi endişelenmesine sebep olmuştu. Çantasını sırtına alıp kapıya ilerlerken jooheon'ın kapıya yaslanmış gülümserek kendisine baktığını görmüştü. Ağır adımlarla gamzeli gencin yanına gelmiş ve sorusunu yöneltmişti.

-Neden burdasın?

Heon gülümsemesini daha da genişletmişti.

-Sana da selam changkyun.

Kyun göz devirmiş sessizce sorusunun cevabını bekliyordu.

-Neyse kihyun'a bakmak için gelmiştim. Ancak o çoktan gitmiş. Sonra senin de dersinin bittiğini görünce belki eğer istersen tabi ve kahvaltı yapmadıysan beraber yapabiliriz diye düşündüm.

Jooheon kelimeleri karıştırmasına içten içe sinir olurken bu olay kyun'un hoşuna gitmişti. Ellerini cebine atıp kafasını olumlu anlamda salladı.

-Çoktan kahvaltı yaptı-

-A-ah o zaman sormadım say.

Heon omuzlarını düşürmüş arkasını dönmüş gidecekken kyun'un sesiyle keyfi tekrar yerine gelmişti.

-Bu tekrar yapmayacağım anlamına gelmez.

-Yani geliyorsun?

Kyun tekrar olumlu anlamda başını sallayınca heon keyifle elini kyun'un koluna koyup peşinden sürüklemeye başladı.

******

Minhyuk keyifle kafeteryada oturan kihyun ve Hyun-woo'nun yanına ilerlemeye başlamıştı. Yanlarına geldiğinde gürültüyle sandalyesini çekip oturdu. Kihyun okuduğu kitabından gürültüyle gelen arkadaşına bakıp göz devirdi.

-Daha sessiz çekemez misin şu zımbırtıyı.

Minhyuk kihyun'un taklidini yapıp kahkaha atmıştı. Hyun-woo da en başta ciddi durmaya çalışsa da kihyun'un sinirli ve sevimli yüzü sayesinde gülmeden duramadı. Kihyun tekrar kitabına dönmüş sayfaları çevirirken minhyuk'un sesiyle dikkatini karşısındaki sarışına yöneltti.

-Jooheon changkyun'la işi pişirmiş gibi

Hyun-woo kafa sallayıp kıkırdayınca kihyun tekrardan konuşmaya başladı.

-Dalga geçmeyin çocukla. Sadece yemek yiyorlar ayrıca işi pişirseler ne olucak gayette de yakışıyorlar.

Minhyuk yüzünü buruşturup cevap vermeye yeltendi.

-Aman kötü bir şey demedik çocuğunun hakkında hem bence de yakışıyorlar.

Hyun-woo ikiliyi dinlerken aklındakileri söyleyip söylememek arasında kendisiyle bir iç savaş vermiş, en sonunda söyleme kararı almıştı.

-Wonho ile hyungwon'un arasında da bir şeyler olmaya başladı gibi arabana veda etsen iyi olur minhyuk.

Minhyuk duyduklarıyla genişçe sırıtıp Hyun-woo ya dönmüştü.

-Hadi ama iddiamız aşık etmesiydi çocuğa kafa buldurup baştan çıkartıp öpmesi değil.

Kihyun sinirle etrafına bakınıp onların kimseyi dinlemediğinden emin olup minhyuk'a döndü.

-Bakın şu işi kısa sürede bitirin.

-Hadi ama kihyun ne var bunda aramızda olan bir idda sadece kime ne zararı olabilir ki?

Hyun-woo da minhyuk'a hak verircesine kafasını sallamış ardından kafeterya un girişinde ona el sallayan sevgilisi ile arkadaşlarına veda edip yanlarından ayrılmıştı. Kihyun tekrardan derin nefes almış karşısında umursamaz şekilde oturan minhyuk'a dönmüştü.

İf Only [Monsta X]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin