5.BÖLÜM /" GECENİN ASİLLİĞİ "

138 27 0
                                    

5. BÖLÜM " GECENİN ASİLLİĞİ"

Siz hiç rastladınız mı kendiniz gibisine ?

Ruhlarınızın aynı olduğu, bakış açılarınızın farklı olduğu bir adamla kirpiğinizin ucundan göz bebeğinize kadar huzuru hissettiniz mi... kendime geç kaldığımı ilk defa düşündüm mesela...

Ben ciddiyetimle, asla yıkılmam tavrımla, kendime yıkılırken; dışarıda akıp giden ruhlar varmış.Aşiyanını kaybetmiş bir köpek misali dönmüşüm etrafta. Kimse beni yenmesin derken, kendime yenilmişim.

Ruhum zihnimi hicran etse, ne de dert kalır ne sıkıntı...kim bilir?

Ama bilirim. Hilkatımda yok benim; ruhumu ÖZGÜR bırakmak. Kendimi bir bıraksam, su aksa mesela.Ruhum, kalbim, duygularım bir su olsa...ne güzel bir yol Allah'ım bu diyerek secdeye eğer başını. Ama bilirim ben kendi hilkatımı. Kendini gösterme, kimseye gerçek Firuze'yi gösterme... çünkü bilirim ki, bu dünyada bir tek salağa yatanlar huzurlu yaşar...

"Yanlış biliyorsun Özgür Bey. "

Meraklı gözlerle beni süzmeye başladı.Gözlerimi gökyüzüne doğrultup devam ettim.

"Çünkü günün en güzel saati gecenin. Düşünsene milyonlarca yıldız var ve biz o kadar yıldızın içinden ayı izleyerek huzur arıyoruz. Herkes kendi yatağına çekilmişken gökyüzü çok temiz. Sabahın koşuşturması, gürültüsü yok mesela. Herkes gitmiş şehirde bir tek siz ve sizin gibiler...ha bir de ışıklar...

Işığıyla ateşe bile ışıldamayı öğreten ay ! Bir tek "Gecenin asilliğine ait"insanlar kalmış. O yüzden Özgür Bey, günün en güzel saatleri bunlar değil."

Gözleri garip bir şekilde bakıyordu bana.Bir anda kahverenginin en güzel tonlarına ev sahipliği yapan,dalgalı saçları hafif rüzgarla dağılmıştı.Kahveye yakın ela gözlerini göğe çevirmişken gamzesi belirdi yüzünde.

"Firuze sen kilitli bir kapı gibisin !"

Gözlerim ile bir mana arar gibi baktım suratına.

" Kapı mıyım ben Özgür? "

Küçük bir kahkaha attıktan sonra devam etti,

"Evet, kilitli bir kapısın. Sadece senin açılabilmen için, anahtara ihtiyacın var. Sen dışarıya kilitli ama anahtarın varsa açılan, şayet açılırsa yüz gülümseten bir kapısın."

Usulca baktım gözlerinin içine.Sonra büyük bir tebessüm belirdi çehremde.

"Ben kilitli bir kapı gibiyim.Anahtar olmayı bilen girer! Bundan güzel kitap yazılır Özgür Bey. Kilitli Kapılar Açılsa...Bakın şuraya yazıyorum bundan çok güzel kitap ismi olur."

"Yazarı sizsiniz başka ihtimali göz önünde bulunulmayı günah sayarım."

Gözlerimi sakince kırpıyor,dediklerini sindirmeye çalışıyordum. Bıyık altından gülümsüyordum.

Özgür ile üşümemek için arabasında beklerken,Mehmet ön kapıyı açıp içeri girdi.

"Firuze'm servisi aradım on dakikaya buradalar. Arabanın başında bekleyip teslim eder sonra tamire göndeririz."

Fazladan kurduğu sahiplenme ekiyle gözlerimi devirdim. Teşekkür mahiyetinde usulca kafamı salladım.

Ne yazık ki hâla moralim bozuktu. Babam ve annem yüzünden bir kaza yapmış ve yaptığım dikkatsizlik yüzünden kendime kızıyordum...

Bu düşünceleri aklımdan yok etmeye çalışırken, Özgür'ün oldukça pahalı gözüken, siyah, tam bir hukukçu tarzında olan arabasını incelemeye karar vermiştim. Açık kahve tonlarında ki deri koltukları ve arkada duran bir sürü kitabı ve her kolda ki defterler gözümü almıyor değildi. Arabayı incelerken Özgür, Mehmet ile konuşuyordu. İkisi de nedense birbirleri ile pek anlaşıyor gibi gözükmüyorlardı. Lakin Özgür ve Yalın ile çok iyi anlaşmıştı. Ama Mehmet ile anlamadığım bir soğukluk vardı arasında.

KİLİTLİ KAPILAR AÇILSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin