Bonjourr! Je suis venu :)
Sınav haftası olsun sonrasında da üşengeçlikten dolayı olsun bölüm geç geldi.
bol bol yorum vote (:
🌊
Siyah hareleri derin bir kuyu gibiydi. Uzun boylu fit bir vücudu vardı, kıvırcık saçlı oldukca iyi bir dış görünüşe sahipti. Üzerinde tam anlamıyla jilet gibi olan takım elbise vardı. Ayakkabı olarakta beyaz spor ayakkabı tercih etmişti, bana bakışlarını sürdürürken arkasındaki adamlarla ilerledi. Bakışlarımı ondan çektiğimde "demek beni kâle almıyorsun güzel kız" karşımdaki sarışın çocuk çapkınlıkla göz kırparken yine tepkisiz kaldım. Ve işime devam ettim "seninle mi uğraşacağım!" diyerek hiddetle kadeh bardağını çarpıp gitmişti.
Sanki zorla çağırdık adama bak.
"Bir sorun mu var bebeğim?" batunun koruyucu tavrına "hayır, kendini bilmezin teki" dedim. Bana öpücük atıp işine döndü, güldüm. Dış görünüşünün aksine eğlenceli bir kişiliğe sahipti."Black russian, blood mary, martini şu masaya" işaret edilen masaya baktığımda yine aynı bakışlara rastladım ilk sefere karşın hızla bakışlarımı çekerek ahuse'yi onayladım.
Alkolleri bardaklarına doğru şekilde servis edip ahuse'ye verdim. Kendisi bir diğer barmenimizdı biz hazırlama kısmıyken o takdim edendi. Oldukça heyecanlı bir kızdı alkollere göz attım tekrardan beni zorlayacak kadar kafa karıştırıcıydılar.
Fazlasıyla yorulmuştum. Daha önce kendi restorantımızda da çalışıyordum. Ama burada hem bedenim hemde zihnim yorulmuştu. Zaten zihnimde benden izinsiz cirit atan düşünceler varken hayliyle zordu.
"Yoruldun dinlen biraz" batuyu onaylayarak iç tarafta ki tabureye oturmuştum. Önüme koyulan sodayla batu'ya gülümsemiş sodamı yudumlamaya başlamıştım. Ani gümbürtüyle iki kız birbirine girmişti. Tam olarak korkunç bakışlara sahip olan kişinin masasının hemen yanında "sen ne dediğini zannediyorsun" diyen kız fazlasıyla sert yumruklar atıyordu.
Kaslı marjinal bir tipti. Diğer kızsa karşısındakine yetişememiş sadece kendini korumayı amaçlıyordu. Herzaman böylesine kavgalar saçma gelmiştir. Bu bir insanın kendisine yapabilecegi en küçük düşürücü hareketti. Tabi bazı durumlar istisna kişiler kendi aralarında muhabbet ediyorlardı.
Onlarda hoşuma gitmeyen bir şeyler vardı. O yüzden bakışlarımla bile değinmeden geri kalan sürede işime odaklandım.
🌿
Ay; birçok kişi yıldızın görünüşüne kansa da oldum olası benim için hep en dikkat çekici olan ay olmuştur. Yıldız kaymasına değilde dolunay'a bakardım hep. Yine dolunay'a bakışlarımı sabitlemişken aynı hisleri hissetmiyordum. Ne hissettiğimi bile bilmiyorum. En son agah beni bar'dan almış odaya bırakmış ve tembihleyip gitmişti. Şuan bende camdan gökyüzünü seyre dalmıştım.
Böyle bir durumda olsaydınız ne yapardınız?
Ben artık ne yapmam gerektiğini kestiremiyordum.Gözlerim gökyüzünü talan ederken aşağıdan sesler gelmeye başladı. kapıyı açıp aşağı indim. Tam merdivenin sonundayken "Bu kız bunları kaldıramaz onu kimseye teslim edemem" diyen agah'ı duydum. Beni kime, neden teslim ediyordu? "sen tehlikedesin bu durumda da" dedi tanımadığım bir ses, "bu benim meselem kimse kafa yormasın" agah'ın son sözüyle beraber gelen adım sesleriyle hızla odama gelip yatağa girdim.
Kısa bir süre sonra kapı açıldı ardından adım sesleri ram yatağın yanında durdu. "aç gözlerini" dedi sert bir sesle acaba onları dinlerken beni mi gördü? "sen bizi mi dinledin?" gürlemesiyle aniden doğruldum. " ne saçmalıyorsun" dedim. "Sana bir soru sordum alya" ilk defa adımla seslenmişti " yani sadece kulak misafiri oldum" verdiğim cevap doğruydu. Ve hala benim düşüncelerimi okumasına anlam veremiyorum. "Uyu hadi" dedi daha yumuşak bir sesle bende ilk defa talimatına uyup gözlerimi kapadım.
🌿
Aceleci tavrımla agah'ı bekletmemek için arabaya doğru neredeyse koşarak gittim. Arabaya biner binmez agah gaza bastı. Sabah önceki günün verdiği uykusuzlukla artı olarak gece düşünmekten uyuyamamıştım 12.00' e kadar uyumuş. Uyanır uyanmaz yanı başımdaki kahvaltıyı mideme göndermiştim. Ve odadan çıkmamıştım.
16.00 gibi hazırlanmaya başlamıştım. Şuan saat beş buçuğu geçiyordu bu sefer daha erken gidecektik. Ben bugün buradan kurtulmak için elimden geleni yapacağım. "Yanlış hareketlerde bulunma" aniden duyduğum sesle irkildim. Agah'a döndüğümde üzerine tam oturan lacivert bir takım giymişti.
Ben ise bugün siyah karın kısmında dekoltesi olan saten bir elbise tercih etmiştim.
Agah ters ters baksada ses etmemişti. O neydi ki ses edecekti? "bazen aklımı okuduğunu düşünüyorum" dedim son söylediklerine karşın dürüstlükle, sadece güldü.
🌿
Agah beni bırakmış sık sık tembihlemiş batuya emanet edip gitmişti. Daha sonrasında temizlik yapmıştık. Şuanda saat dokuza gelmek üzereydi. "Bebeğim nereye daldın?" batu'nun hitap şekline alışmıştım iki günde. "Bilmem öyle bakakalmışım" dedim gülerek "millette sana bakakaldı bebeğim, bugün ayrı güzelsin" batunun söylediğiyle utanıp, çekinsemde böyle konuşmalarda rahat olduğu için yadırgamadım. "iki şişe şarap servisiyle verir misin?" ahuse'ye istediklerini verip harekete geçtim. "Batu lavaboya gidiyorum" dedim. "bende geleyim mi?" masum bakışlarına rağmen batu'nun saçma sorusuna "saçmalama" diyerek göz devirdim. Lavaboya geldiğimde çok şükür ki bu sefer cam vardı ama içeride fazlasıyla yakın mesafede bir çifte denk gelmiştim.
Gelişimi kâle almazlarken sertçe öksürdüm. Ayrıldıklarında erkeğin kıvırcık saçlı adamın yanındakilerden biri olduğunu gördüm bana bir süre baktı sonra kızın belinden tutarak lavabodan çıktılar. Takılmadan diğer kabinleri kontröl edip cama çıkmaya çalıştım. Sadece çalıştım giydiğim elbiseye lanet ettim.
"gerzek cam" dedim hiddetle "hayır belki birisi kaçacak yani bu nasıl cam" diye tekrardan söylendim. Sonuncuda cama çıktığımda gülümsedim. İşte bu! Aşağıya baktığımda görünürde kimse yoktu tam bir bacağımı öbür tarafa atıp kendimi bırakacağım an belimdeki kollarla havalandım ve belim duvara çarptı.
Şey mi dostum? yine yangınlar yine ben
🌊
Yine kısa bir bölüm biliyorum ama bölümleri gerçekten uzatacağım başröl erkeğimizde hikayeye dahil oldu.
Buraya hikayenin okunması için arkadaşlarınızı etiketleyin👉🏻
Bir diğer bölüm için
10 vote 20 yorum
À bientôt
DY'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANDAÇ
FantasiaTam ara sokaktan çıkacakken önümden kalabalık bir grup koşturarak geçtiler. Hepsi siyah giyinmişlerdi. Anlam veremedim akşam akşam onlarla denk düşmek istemezdim ama evime gitmek için onların olduğu düzargâhta ilerlemem gerekiyordu. Dua ederek o yö...