2.1 -Final Part 4 SON-

704 40 71
                                    


'Pardon, belki biraz erken ama

Sen ve ben biz olalım mı?'

Günaydın sevgilim, umarım iyi uyumuşsundur. Farkettiysen bu günlüğün son sayfası. Bu sayfada sana günlüğün nedenini açıklayacağım.

İlk olarak farkettin mi bilmiyorum ama evde ağlama sesi yok, Scorpy ve Teddy annemlerde. Rahat olabilirsin yani.

İkinci olaraksa, uyandığın gibi komodinin üstünde, kapağında 'Oku' yazan bu günlüğü neden bulduğun hakkında.

Uyku sersemi farketmediğini biliyorum ama bugün doğum günün. 30 Temmuz. Bugün tam 30 yaşına girdin. Doğum günün kutlu olsun sevgilim.

Bu sana hediyemin minik bir bölümü. 30 yaşına girdiğin bu günde sana anılarımızı hediye etmek ve bunu yeni bir anıya dönüştürmek istedim.

Sevgilim, ruhum, hayatım, canım. Seni nasıl sevdiğimi anlatmaya kelimeler yetmez. Ruhum ruhuna aşık oldu senin. Yıllar sonra yüzün buruşsada, saçların beyazlasada seni gördüğümde hala on sekizinde olan bir çocuk gibi mutlu olacağım. Aşk bu işte.

Seninle ve çocuklarımızla geçirdiğimiz bu yıllar hayatımın en güzel yıllarıydı. Tüm acılara değdin.

Hey hey, sil hadi gözlerini. Ve umarım minik seks kaçamaklarımızı yazdığımda kendine dokunmamışsındır. O iş benim çünkü biliyorsun.

Bu günlük, yani anılarımız senin hediyenin küçük bir bölümüydü. Asıl hediyen seni zemin kattaki misafir odasında bekliyor.

3. Kişi ağzından

Harry günlüğün son sayfasını da çevirdiği gibi yataktan kalkarak acıyan erkekliğine rağmen hızla aşağı kata inmemiş, adeta uçmuştu.

Karnında minik heyecanlı kıpırtılarla misafir odasının kapısının önüne gelmişti. Bu sırada da günlük hediyesini düşünüyordu.

Anılar... Draco ona anılarını hediye etmişti. İlişkilerine Draco'nun gözünden bakarak hem onu ve hareketlerini daha iyi anlamıştı hemde eski günleri hatırlayarak saçma sapan sırıtmıştı. Şimdi ise yeni hediyesini merak ediyordu ve içinde bunu yaramazca şeyler olacağına dair bir his vardı.

Duraklamadan kapıyı açtığında içeri girdi ve yutkunarak durdu. Karşısındaki çocuğu süzüyordu ve bu süzme sabaha kadar bitmeyecek gibiydi.

Draco tamamen çıplak bir şekilde yatakta yatıyordu. Vücudunun üstünde hediye pakedi şeritleri vardı. Elleri kurdeleler ile yatak başlığına sabitlenmişti- Harry bunu nasıl yaptığını merak ediyordu. Gözleri de kırmızı bir kumaşla bağlıydı. O an farkettiği şeyse ayaklarının da bağlı olduğu ve penisine bir kurdelenin bağlandığıydı.

Draco kapının sesini duyduğunda keyifle kıkırdamış ve bağlı ayaklarını kaldırmıştı. "Günaydın, ve hoş geldin sevgilim. Hediyeni beğendin mi?" Dedi cilveli bir şekilde. Harry ise ayaklarını kaldırdığında gözüken deliğindeki vibratöre bakıyordu.

"Sen..." Dedi Harry ve yine yutkundu. Sanki bacak arasında sertlik daha da acıyordu.

Draco keyifle kahkaha attı. "Doğum günü hediyen benim. Ne bekliyorsun? Gel ve hediyeni al." O sırada yine Harry'nin nereden geldiğini bilmediği bir kumanda Draco'nun elinde belirdi. Büyük ihtimalle elinde tutuyordu.

Draco tuşa bastı ve yüksek bir vızıltıyla vibratör çalışmaya başladı. Sarışın çocuğun süt beyazı teni titremeye başlarken inlemelerini durdurmaya çalışmıyordu bile. Tüm vücudu hazdan titrerken kuzgun çocuğun gözlerine harika bir ziyafet çektiriyordu.

Harry donakalmış bir şekilde çocuğu izliyordu. Böyle birşeyi daha önce hiç yapmamışlardı ve Harry saniyesinde yapmadıkları için pişman olmuştu.

Harry sonunda hareket edebileceğini hissettiğinde gözlerinde yaramaz pırıltılarla yatağa yaklaştı. Gece uzun olmayacaktı, gece hiç bitmeyecekti.

Pardon, Tanışalım Mı? /DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin