11

118 28 19
                                    

'Deku'yla yarım piç ha'

'Hıhım'

'Sen ne zamandan beri biliyorsun'

'Herkesten önce hatta senden baya önce çünkü sen tavuk gibi erkenden uyuduğun için olaylar yaşandığında 3. Rüyanda falandın herhalde.'

'Uyuduğumu nereden çıkardın'

'Bakubrom uyuyorsun ya. Hatta uyurken rahatsız ettiğim için bir kaç kere patlatmaya çalışmıştın beni.'

'Sen sus boktan saçlı!'

Sadece güldüm. O da sinirle Kiri'ye bakıyordu. Kiricim bu vakte kadar nasıl ölmediğini çok merak ediyorum.

Öğlen yemeğinde yine her zamanki gibi Mina, Ai, Kiri, Bakugou ve Sero birlikte oturmuştuk. Bugün fazladan keyifliydim çünkü sonunda festivaller gelmişti ve staj yerim için büyük önem taşıyan turnuva sadece 1 hafta sonraydı.

Todoroki akşam açıkladıktan sonra ise pek bir şey olmamıştı. Herkes ilk başta şaşırmış, sonra da teker teker tebrik etmişti. Yani onların korkacağı bir durum oluşmamıştı. Sadece, Uraraka tebrik edip odasına çekilmişti. Bana kalırsa Momo da üzgündü. Büyük ihtimalle o da Todorokiden hoşlanıyordu. İkisinin adına üzülmüştüm ama elimden bir şey gelmezdi. İyi ki Mina daha önceden Uraraka konusunda bir şey yapmamıştı çünkü Mina fazla umutlandırıyordu. Yani normaldi çünkü şu ana kadar bütün uğraştığı ilişkiler mutlu olmuştu. Bize anlattığı buydu ve gözümüzle de görmüştük. Fakat eğer Uraraka ve Midoriya'nın arasını yapmaya çalışsaydı işler pek iyi ilerlemezdi.

Öğlen aramız güzel geçmiş ve sınıfa gitmiştik. Şanslıydık ki Aizawa sensei bizi gürültü yapmamamız şartıyla boş bırakmıştı.
İida herkesi sessiz olması için uyarırken biz de Ai'yle birlikte kendi aramızda sessizce konuşuyorduk. Gönlümü almayı başarmıştı, yaptığı çok güzeldi. Bana bisküvili pasta yapması yetmiş de artmıştı bile. Bisküvili pasta kırmızı çizgimdi.

1 hafta sonra

Bugün büyük gündü. Heyecandan yerimde duramıyordum çünkü bu günü iple çekiyordum. 1 hafta bana 1 yıl gibi gelmişti.
Sonunda bir sürü öğrenci arasında yarışa başlamayı bekliyordum.

Yarışın başladığını bildiren o kelime geldiğinde çoktan koşmaya başlamıştım. Geri kalan herkes gibi. Önümüze çıkan engeller zorluydu ama hepsini geçmeyi başarmıştım. Aslında şuan Mei'ye yaptırdığım aleti kullanmam fazlasıyla işime yarardı ama onu sona saklamıştım. Yarışın başında kullanmak işin heyecanını götürürdü.

Yarışlar birer ikişer biterken son tura gelmiştik bile.

İlk 3'ün belli olmasına az kalmıştı.

Bakugou ve Ai için başlama talimatı verildiği gibi Bakugou Ai'nin üzerine atlamıştı. Manyak dur durak bilmiyor ki.
Ai'nin talihi fazla kötüydü. Son turun daha başında Bakugou'yla kapışması, kötü şanstı.
Ai fazla şiddet göstermezdi rakibine ama Bakugou tam tersiydi. Umarım Ai fazla zarar almazdı.

Sonuç beklediğim gibi olmuştu. Alandan dışarı ilk çıkan Ai'ydi. Bakugou'nun saldırılarından kaçınmaya çalışırken farketmeden alanın dışına çıkmıştı.

Bakugou sabit yüz ifadesiyle bir sonraki maçı için bekleme odasına ilerlemişti. Ai ise tribünlere çıkmış ve Mina'nın yanına oturmuştu.

Sıradaki maç Todoroki ve benim maçımdı. Eğer bu maçı kazanırsam 1. Olmak için son maçıma yani Bakugou'nun karşısına çıkabilecektim.

Başladığımız gibi Todoroki buzlarını bana doğru oluşturmaya başlamıştı.
Az dur poponda kurt mu var kardeşim. Anlıyoruz kazanmak istiyorsun ama az bekle ya.
Todoroki'nin ateşini bile isteye kullanmaması benim açımdan kötüydü.
Açıkçası bu buzlar karşısında kazanıp kazanamayacağımdan pek emin olamamıştım ama şu anlık sadece maça odaklanmalıydım. Bu fazlalık düşünceler performansımı düşürebilirdi.

Saçlarını taramamı ister misin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin