27

97 14 7
                                    

Doktor işini bitirdiğinde teşekkür ettim. O da geçmiş olsun diyerek odadan çıktı. Daha sonra odaya annemlerin girmesiyle neye uğradığımı şaşırmıştım.

'Anne? Baba? Abi?'
Bakugou'ya döndüm.
'Katsuki hayal mi görüyorum ben karşımda annemler var'

Bakugou hafifçe güldü.

'Hayal görmüyorsun.'

Ben tekrar annemlere döndüm onlar da gülüyordu.
Abim hızlıca yanıma geldi.
'Bir yerin acıyor mu? Ağrın var mı?'

'İyiyim ben. Ben, özür dilerim abi. Sözümü tutamadım'
Yüzüm asılırken o hala gülümsüyordu.
'Senin iyi olman her şeyden önemli. Üzülme.'

Abime sarıldım. Daha sonra sırayla annem ve babama da sarıldım.

Bakugou bizi yalnız bırakmak için odadan çıkmıştı.
Bakugou'nun oturduğu koltuğa ve yanındakilere oturmuşlardı.

'Anne bir şey sormak istiyorum.'

Annem sormamı beklerken merakla yüzüme bakıyordu.

'O adamlara noldu? Yani beni kaçıranlar öldü. Gözümün önünde. Fakat diğerleri?'

Annem önce babama baktı. Daha sonra da bana döndü ve konuşmaya başladı.

'Hawks'ın öldürdüğü adamlar bu çetenin liderine yakın birileri değilmiş. O yüzden pek bir şey bulamadılar. Tabi öldükleri için sorgu da yapamadılar fakat biraz bilgiye sahiplermiş. Onları aramaya başladılar.'

Rahat bir nefes verdim. Artık bizi rahatsız edebileceklerini düşünmüyordum.
Onları eğer kahramanlar bulamazsa ben bulacaktım. Liderleri eğer kim ise ölümünün benim elimden olmasını istiyordum. Biraz caniceydi ama onu en acı şekilde ölmesini istiyordum. Bu kadar kötü biri bu dünyada bulunmamalıydı. Dünyayı kirletiyordu, kötülük saçıyordu. Bunun durdurulması gerekiyordu. Biz zaten tam da bunun için kahraman olmaya çalışmıyor muyduk zaten? Kahramanların hedefleri olmalıydı. Benim de bundan sonra en büyük hedeflerimden biri onlara rahat nefes aldırmamaktı. Böyle insanlara gözünün yaşına bakmadan cezalarını vermeliydim. Ancak bu şekilde rahat olabilirdim. İnsanlar çocuklar herkes daha rahat olabilirdi.
Benim yaşadığımı kimsenin yaşamasını istemiyordum. Elimden geleni de yapacaktım bunda kararlıydım.

İlk yapmam gereken iyice iyileşip buradan çıkmaktı. Hastane havasını küçüklükten beri hiç sevmezdim. Mümkün olsa hayatım boyunca hiç hastaneye girmezdim.
Huzursuzluk veriyordu burası bana. Ki çoğu kişide aynı etkiyi verdiğine emindim.

Şu an Hawks'ı görmek istiyordum. Ona teşekkür etmek istiyordum. Beni kurtarmıştı o pisliklerin elinden.
Hayranı olduğun kişinin seni kurtarması da güzel hissettiriyormuş. Bunun için de teşekkür etmeliydim belki de. Böyle hissettirdiği için. Fakat koskoca kahramanı da ayağıma kadar çağıramazdım. Yanına gitmek istedim fakat ayağa kalkabileceğimden şüpheliydim. Küçük bir hareketimde bile karnıma acı saplanıyordu.

'Ayağa kalkabilir miyim?'

'Bir kaç hafta mümkün olduğunu düşünmüyorum canım'

Abimin söylediğiyle oflamıştım.

'Offlama hiç o kadar. Valla şu dalgalı saçlı çocuk olmasa şuan burada bile olamayabilirdin.'

'Ne biçim konuşuyorsun oğlum öyle? Ağzından yel alsın'

'Dalgalı saçlı çocuk?'

'Sana kan veren. Kim olduğunu bilmiyorum Ekire mi Akira mi her neyse öyle çağırıyorlardı.'

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 10, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Saçlarını taramamı ister misin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin