"Hangisi daha zor? Bir cennetteki mutsuz olmak mı, bir cehennemdeki mutlu olmak mı?"
Çevikle, eve geldiğimizde hiç bir şey konuşmadık sadece koktuğa oturduk ve birbirimizle bakıştık. İşte o an aşkın veya sevginin illa iletişimle çözülmeyeceğini anladım. Çünkü sevgini ve aşkını gözlerinlede gösterebilirdin. Belkide saatlerce öylece oturduk ve benden hiç beklenmicek bir harekkettir bu çeviğin bacaklarınıbacaklarımın arasına alcak şekilde kucağına oturdum ve onun dudaklarına yapıştım. Çevik biraz affalamış gibi ellerini yukarda tutarak hiç bir şey yapmadı hatta karşılık bile vermedi. Biraz çekildim ve ona baktım. "Sen emin misin?" dedi bana ciddi şekilde bakarak. Sonra heyecanlanıp kekeleyerek "Yani, yani hemen şimdi hazır mısın?" dedi. Gülerek ona baktım "Sen neyden bahsediyorsun sadece sevişmek istemiştim" dedim Çevik "Haa.. Şey ben sanmıştım ki... Batıyorum değil mi?" dedi gülerek elini yanağıma koyup okşadı. "Evet" dedim sessiz bir şekilde ve hızlıca bu sefer o benim dudaklarıma yapıştı. Bir süre öpüştükten sonra beni havaya kaldırdı ve kendiside kalktı ama hala kucağındaydım, hala öpüşüyorduk. Beni odama götürüp yatağa yavaşça yatırdı ve üstümden biraz kalkıp üstünü çıkardı. Onun ensesinden yavaşça tutup elimi gezdirdi ve kadınların o anda birden çok erkekle olmayıp, yakışıklılığ veya paray önem vermeden sadece kendini güvende hissettikleri, güvenebilecekleri biriyle olmak istemelerine ilk defa hak verdim. Tişörtünü biraz üstüme attıktan sonra öpüşmeye devam ettik ve durdu yine biraz çekildi dirseğiyle kendine destek verdi üstüme çok baskı yapmamak için. "Ben bunu şuan yapmak istemiyorum." dedi. Ona kaşlarımı çatarak anlamsızca baktım. Ne yani erkekler hemen böyle şeylere atlamaz mıydı? "Şuan yani hiç istemediğimden değil çok istiyorum ama şuan yapmak ve burda yapmak yanlış geliyo" dedi. Gülümsiyerek "Tamam" dedim. Ellerimi kafasında dolaştırırken. Üstümden kalkıp yanıma yattı ve attığı tişörtünü alıp benim üzerime koydu. "Geçen sefer çok yakışmıştı" dedi. Ona bakıp gülümsesim ve yataktan kalkıp ilk onun tişörtünü giydim sonrada altımdakileri çıkardım ilkçamaşırım kalcak şekilde. Zaten tişötü dizlerime geliyordu. Geri yanına yatarken beni ellerimden tutup üstüne çekti ve sarıldı. Bende ellerimi onun yanlarına koyup kendimi bıraktım. Hiç konuşmadan öylece durduk o benim saçlarımı hafif hafif severken bende uyuyakldım...
Sabah olduğunda birinin üstüme atlamısıyla sıçrayarak uyandım. İnci gülerek çekilde ve "korkma benim" dedi. "Sabah sabah üstüme atladın..." dedim acıyla devam ederek " ve sanırım böbreğimi ezdin" dedim. Yüzüstü yatanlar anladı beni. İnci gülerek "Doğuşla barıştık o kadar güzeldi ir geceydi ki.." dedi gülerek boğazında elini gezdirirken udağını ısırarak. "Azgın teke" dedim gülümsiyerek. "Sen kesin yapamadın kıskanma" dedi gülerek ve devam etti "biliyırsun ki cinsel hayatımla ilgili ayrıntı vermeyi severim ve en merak ettiğin sorunun cevabı evet performans harikaydı!" dedi gülerek bende onun gülüşlerine katıldım. "Hala hatırlıyorum saniyesi saniyesini bu beni evine götürdü sonra işte haşin sert erkeğim" güldüm. "Beni omzundan indirip koktuğa yatırdı" dedi gülerek. "Koltukta mı?" dedim gülerek ağzımı kapadım. Kafasını evet anlamında sllayıp gülerek devam etti. "Sonra ben bun söyledim bakire olmadığımı bana umrumda değil seni seviyırum dedi.." dedi sesi incelerek. "sonra öpüşmeye başladık işte çıkarıyoruz üstümüzden kıyafetleri falan ben onu emcikliyorum ı beni sömürüyo" dedi ve kahkaha attım. "Olanlar sonra oldu zaten bir de koltuğun kolunu biraz kırdı. Dedi. "Oha" dedim ardından gülerek. "Hayatımda geçirdiğim enn güzel geceydii.." dedi üstüme uzanarak ve hemen kalktı üstümden "Asıl konuyu unuttum panayır hadi" dedi. "Çevik orda mı?" dedim gerinerek. "Evet seni kaldırmadığını söyledi bize sonra Özkan sana ihtiyacımız olduğunu söyleyip beni gönderdi." dedi. Elimi tuttu ve yataktan güç bela beni kaldırdı. Yatağın kenarına oturarak "Hadi güzel bir şeyler giyinde çocuğun gözüne güzel gözük, zevkin güzel kullan bari" dedi. "Saçımı düzleştirir misin?" dedim gözlerimi okşıyarak. "Tabiki" dedi gülümsiyerek ve düzleştiriciye fişe taktı bende o sıra kıyafetimi giymeye koyuldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kış Güneşi ve Ruhun Duyguları (TAMAMLANDI)
Teen Fiction" Aslında her insanın içinde yazda vardır kışta, hep mutlu olamazsın hep üzgünde" Arkadaşım İnciden çıkmıştım, hava kararmıştı. Metronun demir sandalyelerine oturdum ve çantamı kenarı koydum, treni bekliyordum. O anda bu aralar aklımdan çıkmayan tek...