"Nereye gidiyorsun prenses?"
Başımı yavaşça kolumu tutan kişiye çevirdim. Jungkook'tu.
"Bırak beni Jungkook. Bırak. Artık burada kalamam."
"Ama böyle yapma kan bankası. Senle daha işimiz bitmedi."
Hızlıca kolumu ondan kurtardım. Artık bu kadarı fazlaydı.
"SENİN BENLE OLAYIN NE HE! BENDEN NE İSTİYORSUN? TAMAM BEN İNSANIM SEN DE BİR VAMPİR. KANIMI İSTEMEN NORMAL AMA SEN BİLDİĞİN BENİ AŞAĞILIYORSUN! YETER ARTIK!
Tüm hıçkırıklarım artmıştı. Göz yaşlarım artık iznim dışı akıyordu. Ellerimle kulaklarımı kapatıp yere çöktüm. Çocukluğumda da yaptığım gibi. Annem ve babam her kavga ettiğinde ellerimle kulaklarımı kapatır, yere çöker ve kavganın bitmesini beklerdim. Biraz daha bekledim. Kendime gelmeyi bekledim. Ayağa kalktığımda uzun siyah saçlı bir kız vardı yanımda.
"Aaa şey seninle çok konuşmadık ama ben Jisoo."
Sadece başımı salladım.
"İyi misin?"
"İyi gibi mi görünüyorum?"
"Haklısın. RM, seninle konuşmam için beni gönderdi.
Yine vucüdum gerildi. Ellerim buz kesti. Korku dolu gözlerle daha yeni tanıştığım güzel kıza baktım.
" Başka dünyaya gönderilen bebeklerde, kendi dünyalarına döndükleri zaman bazı gariplikler görülüyor. Yani asıl dünyanda görülmeyen garipliklere sahip olursun."
Gözlerimi, gözlerine çevirdim.
"Ama bu çok nadir bir olay. Yani belki sende olmayabilir. Ama olma olasılığı da var."
"Peki bu gariplikler nasıl belli ediyorlar kendilerini?"
"Bunun da yine kesin bir sonucu yok ama genellikle ani duygu değişimlerinde, ya da tek bir duyguyu çok yüksek bir seviyede yaşarsan ortaya çıkıyor."
"Peki bu gariplikler nasıl şeyler?"
Jisoo hafifçe gülümsedi.
"Bu gariplikler biz vampirlerden bile daha güçlü özelliklere sahip. 3'e ayrılıyor
İlk olarak Doğa'nın Efendisi, Ateşin Kılıcı ve Suyun Tanrıçası
" İsimler saçma olabilir çünkü biz bulduk"
Hafifçe gülümsedim.
"Adları komik olsada bu garipliklere sahip kişiler tüm dünyayı yok edebilirler."
"Yani bu güçlerden birine sahip olabilirim."
"Evet ama kesin değil."
"Peki bunun nedeni ne?"
"Tek vampirlere ait bir dünya yok. Daha birçok dünya var. Ve bir bebek başka bir dünyaya gönderilmeden önce tüm dünyalardaki yaşam yüzdesine bakılıyor. Bu yaşam yüzdesi herkesde var ama... Şöyle düşün oyunda satın alıp kilidini açtığın güçler gibi. Dünya değiştirirken bu kilit açılıyor ve güçler aktifleşiyor. Ama dediğim gibi nadir bir şey. "
Kafam çok karışıktı. Şimdi bu güçlere sahip miydim değil miydim? Beni kurban edecek miydiler yoksa etmeyecekler miydi? Jisoo yavaşça kalktı yanımdan.
" Sadece dinlenmene bak. Görüşürüz"
Odadan çıkan Jisoo'nun arkasından bakakalmıştım. Göz yaşlarımla beraber odamda olan küçük cama yöneldim. Oturdum önüne ve gökyüzünü izlemeye başladım. Arkamda hissettiğim nefesle irkildim.
"Selam kan bankası.
Hiç sesimi çıkarmadan pencereden dışarıya bakmaya devam ettim.
" Oo demek benimle konuşmuyorsun."
"Hayır sadece düşünüyorum Jungkook."
"Ben de düşünüyorum Lisa"
İlk defa adımı söylemişti. Ona döndüm ve gözlerinin içine baktım.
"Neyi düşünüyorsun Jungkook?"
"Sence de senin tadına bakma zamanım gelmedi mi?"Öncelikle tekrardan herkse selam🙋🏻♀️
Size sormadan Lisa'ya bir özellik eklemek istemedim. Sizce ekliyim mi? Lütfen yorum yamayı unutmayın. Sizi seviyorum kendinize iyi bakın 🙋🏻♀️💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire House/Liskook
Fanfiction"Artık yeter." Ağlayan gözlerle ona bakıyordum. O ise gülerek "Daha yeni başlıyoruz"