9. bölüm| takip zorluğu

1.1K 145 288
                                    

keyifli okumalar,

♟️

Bazen insan, bir anda çok şey yaşayınca artık olanları takip edemiyor.

Son günlerde tam olarak böyleydim. Zaman akıyor, etrafımdaki insanlar ona ayak uydurup devam ediyordu, bense tam dışında durmuş onları izliyordum.

Günümün tamamı, oturduğum yerin birkaç metre ilerisinde yatan kadının yanında bekleyerek geçiyordu. Khloe o akşam, biz oradan çıktıktan sonra, ardında tutulan korumalarla birlikte vurulmuştu. Adamlar aldıkları hayati yaralar yüzünden oracıkta hayatlarını kaybederken kızıl ağır yaralanarak yoğun bakıma alınmıştı.

Sanki hiç uyanmak istemediği bir rüyaya dalmış gibi haftalardır gözlerini açmıyordu.

Doktorlar artık yapacakları bir şey kalmadığı gerekçesiyle onu eve göndermişlerdi. Nakilden önce Jihoon malikanedeki bir bölümü onun için ayırmış, gerekli cihazları temin ettikten sonra her zaman yanında bulunacak bir hemşireyi işe almıştı. Jihoon, Khloe'ye gerçekten değer veriyordu. Onu bu şekilde her gördüğünde gözlerine yansıyan hüzün çok net seçiliyordu. Öte yandan benim için böylesi daha iyiydi, her gün hastaneye gidemiyordum evdeyken onun yanında durmak daha kolaydı.

İç çekip beyaz çarşafta dağılan kızıl saçlarını düzelttim. Ona dair olan anılarım çok azdı. Bir zamanlar birlikte yaşadığımız bu evde hâlâ nefes alabiliyorsam bir nevi onun sayesindeydi.

Ben her şeye geç kalırdım, ona değer verdiğimi de kaybetmek üzereyken anlamıştım. Jaehyuk neyse o da benim için oydu. Eğer olur da uyanmazsa ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum.

"Bir kere de geldiğimde burada olma."

Duyduğum sesle düşüncelerimden sıyrılıp, uzunca boyuyla, odaya giren adama ters ters baktım.

"Bak, kalktım şimdi." alay ettiğimde gözlerini devirdi.

"Biraz daha zorlarsan dışarı atacağım seni."

"Kaldırmayı dene." oturduğum koltuğa iyice yayılıp sırıttığımda, bana katlanamayarak Khloe'ye doğru ilerledi.

Bu süreçte en olmadık gelişme Arke'yle anlaşmaya başlamamızdı. Bazen özüne dönüyordu ya da ufak çaplı tartışmalarımız oluyordu ama adam akıllı diyalog kurmaya başlamamız bile bizim için önemli bir adımdı.

En azından artık birbirimizi öldürecekmiş gibi bakmıyorduk.

Benim olmadığım zamanlarda Khloe'nin yanında o kalıyordu. Eve getirildiği günden beri yeni yaşam alanım kızılın yanı olduğu için -haliyle- buradan ayrılmıyordum ve bu onu delirtiyordu.

"Kalsın." Elindeki çiçekleri vazoya bıraktıktan sonra benim için getirdiği kahveyi önümdeki sehpaya bıraktı. "Hayatımı seviyorum." göz kırpıp yanıma kurulduğunda ona gülümseyip kısaca teşekkür ettim.

Jihoon evdeki tüm çalışanları tek tek uyardığı için yakın zamanda kalkan dokunulmazlığım tekrar devreye girmişti. O gece eve gelmeden önce hastaneye uğramıştık, doktor ultrasyon çektikten sonra aldığım darbeler yüzünden her renge bürünen karnıma birkaç krem vermiş, ardından da bebeğin kalp atışlarının normal olduğunu yalnızca dinlenmem gerektiğini söylemişti.

Dolayısıyla günlerdir yaptığım tek şey yatmaktı, ancak khloe geldikten sonra odamdan çıkıp nefes alabilmiştim.

Arke'nin yatakta yatan kadına attığı özlem dolu bakışları fark ettiğimde derin bir nefes verip oturduğum yerden yavaşça kalktım. Gözlerini sorgularcasına bana diktiğinde, "Biraz dışarı çıkıp hava alacağım." dedim.

YANLIŞ KARAR,, hoonsukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin