Bilgilendirme🌌

485 46 33
                                    

Selamlar, selamlar!

-Bu bölüm psikolojik rahatsızlıklar içerir. Hassas olanlar okumamalıdır.-

İlk bölümümüz gelmeden önce kitabı daha iyi anlamanız için bir bilgilendirme bölümü yazmak istedim çünkü bu konuyu herkes bilmeyebilir. Aslında kitabı daha iyi anlamanız için bilgilendirme yaparken size katil hakkında ipucu da vermek istemiyorum. Sanırım katili bilen tek kişi olarak üzerimde büyük bir yük var :)

(Kafanız karışmasın diye tekil kişi olarak katil yazacağım ama oyunda olduğu gibi 2 tane ya da 3 tane katil olabilir. )

Bilgilendirme yapmak istediğim konu psikolojik rahatsızlıklar hakkında. Wattpad içinde güzel hikayelerin barındığı geniş bir platform olsa da bilgi çöplüğü olarak da aşırı derecede büyük. Bazı kişiler araştırma yapmadan, bilgisi olmadıkları konularda yazılar yazıyor ve okuyucuları da yanlış bilgilendiriyor. Hatta bazı bilgi yanlışı bulunan kitaplar popüler olduktan sonra basıldı bile...

Bu kitapta yer alan katil - ya da katillerden biri- bir sosyopat. Ben de size sosyopatlar hakkında bilgi vermek istedim kitabı ve katili daha iyi anlamanız için.

Wattpad'de yer alan psikopatlar ve sosyopatlar genelde bad boy tarzı kişiler oluyor ve okuyucular bunlara bayılıyor. Bir ara psikopatlar popüler olduğu için o kitaplar çok okunuyordu, herkes bad boy psikopat bir sevgili hayali kuruyordu fakat gerçek böyle değil.

Sosyopat ve psikopat çok tehlikeli olabilecek psikolojik rahatsızlıktır. Aslında ikisi benzer görünse de bir o kadar da farklıdır. Psikopatlar planlı hareket eder, birini öldürmek için uzun yıllar planlar yapabilirler ama sosyopatlar daha dürtüsel hareket ederler. Psikopatlar planlı hareket ettikleri için kendilerini ana kaptırmazlar ve hata yapma oranları da düşüktür ama sosyopatlar planlı ve aşırı detaycı hareket etmedikleri için kendilerini daha çok belli ederler.

Kitabımda bulunan katil sosyopat olduğu için uzun uzun psikopatlar hakkında bilgi vermeyeceğim. Sosyopatları kısaca anlatacağım.

Sosyopatlar yaşadıkları bir travmadan dolayı beyinlerinde oluşan hasar sonucu bu rahatsızlığa sahip olurlar. Sosyopatlar tedavi için başvurmazlar ama tedaviye yönelen sosyopatta az da olsa iyileşme olabilir, bazılarında ise hiç olmaz. Bu kişiye bağlıdır.

Bu kişiler yalan söyleme konusunda başarılıdırlar ama psikopatlardan farklı olarak bazen olaya kendilerini çok kaptırdıkları için aşırı derecede yalana başvurabilirler. Bir kişi ile kavga eden bir sosyopat bunu 'Bugün 10 kişiyi dövdüm.' şeklinde abartılı bir şekilde anlatabilir.

Ayrıca sosyopatlar insanlara nasıl etki edeceklerini bildikleri için insanlar tarafından ilgi görürler, genellikle karizmatiklerdir ve hayran kitleleri geniştir. İnsanlara hükmetmeye bayılırlar. Durduk yere tartışma çıkartabilirler ama insanlar üzerinde baskın olmayı sevdikleri için hep tartışmayı kazanmak isterler.

En kötü özellikleri ise empati yoksunu olmalarıdır. Empatiden yoksun oldukları için insanları kolayca incitebilir, bazı kişileri öldürebilirler. Birilerini öldürdükten sonra pişmanlık duymaz ya da acı çekmezler çünkü duyguları yoktur. 

13 yaşındayken 9 yaşındaki kız kardeşini öldüren sosyopat bir erkek olay sonrası duyguları sorulduğunda 'Duygularımın olması gereken çekmece bomboş.' ifadelerini kullanmıştır. Kardeşini öldürdükten sonra onu yatakta bırakıp telefonda birileri ile sohbet etmiş, daha sonra ambulansı aramıştır. Ayrıca annesi oğluna neden onu da öldürmediğini sorunca annesine onun uzun yıllar acı çekmesi için öldürmediğini söylemiştir. Kardeşinden sonra annesini de öldürürse annesinin sadece bir kaç dakika acı çekip öleceğini, şimdi ise kızı mezarda oğlu hapiste olduğu için uzun yıllar acı çekeceğini söylemiştir. Annesinin daha uzun acı çekmesi ona daha cazip gelmiştir.

Otuzdan fazla cinayet işleyen sosyopat seri katil Ted ise gerçek hayatında yakışıklı, eğitimli ve kibar biri olarak görülür. Ta ki cinayetleri açığa çıkana kadar. Yalan konusunda o kadar iyidir ki herkesi kibar biri olduğuna inandırmıştır. 

Bazen sosyopatlar o kadar ikna edici yalanlar söylerler ki kendileri bile yalanlarını gerçek sanar. Bazıları cinayet işlemelerine rağmen işlemedikleri yalanına o kadar inanır ki sonunda kendileri de işlemediklerini düşünür.

Sosyopatların ya da psikopatların aşık olma konusu hala araştırılsa da kesin bir bilgi yoktur. Bazı araştırmacılar bu kişilerin empati ve duygu yoksunu olduğu için aşık olamayacağını düşünür. Bazı araştırmacılar ise bu kişiler sevilmeyi hissedemese de sevebileceklerini düşünür. Hatta bazılarının sevgisi aşırıya kaçabilir, zarar verebilir.

İnsanlara güzel sözler söyleyebilir, iltifat edebilir ve hatta bazen aşık rolü yapabilirler. Bazen bunu eğlencesine yaparlar, bazen ise kandırmak için.

Kitabımdaki katil -ya da katillerden biri- küçükken gözleri önünde yaşanan bir cinayet sonrası sosyopat olmuştur. Yaşadığı travma onu psikolojik olarak etkilemiştir. Bu deneye katıldıktan sonra da gemide herkese yetecek kadar imkanın bulunmadığını düşünür, ilk cinayet bu yüzden işlenir. Kendince sofradan bir boğazın eksilmesi gerektiğini düşünür. Bize göre olmasa da kendine göre iyi bir şey yapmıştır bir kişiyi öldürerek.

Bakalım oksijen deposunun yer aldığı depoda bulunan ceset ekibe aralarında bir sosyopatın olduğu ipucusunu verebilecek mi? Ya da birbirleri hakkında isimleri de dahil hiçbir şey bilmeyen ekip aralarında bir sosyopat olduğunu bilmeden mi hayatlarına devam edecek?

Umarım size katil hakkında ipucu olmadan bilgi verebilmişimdir.

Ve umarım bir sosyopatı kitabımda iyi bir şekilde işleyebilirim. Duygusal ve aşırı empati yapan biri olduğum için bu karakteri yazarken çok zorlanacağımdan eminim ama size iyi aktarmak için elimden geleni yapacağım!

Ayrıca heyecanı daha da arttırmak için kitabın finalinden bir kesiti aşağıya bırakacağım! Umarım finale kadar benimle olursunuz. Ben çok heyecanlıyım ve o heyecanı final bölümünde sizinle beraber yaşamak için sabırsızlanıyorum.

Hatam olursa söylemekten çekinmeyin. Olumlu ve olumsuz görüşleriniz benim için önemli!

Diğer bölüme kadar

sağlıcakla kalın,

-

-

-

-

Yavaş hareketlerle yerde yatan bedenin yanına tıpkı onun gibi yüz üstü uzandı, eli yerde duran elin üstüne giderek sıkıca tuttu. Artık ikisi de aynı şekilde uzanıyordu yerde. Gözleri bir kez daha buluşmuştu, belki de son kez.

İki çift göz buluştuğunda ikisi de içinde duygu barındırmıyordu. Biri duygularına ölümün onu karşılayacak olması yüzünden veda ediyordu, diğeri o duygulara hiçbir zaman sahip olmamıştı.  Yanında uzanıyordu ama ona veda etmek için değildi bu.

Gözlerinin içinde bedenden ayrılan ruhu uğurlayan yaslı bir hava yoktu. Gözler sanki bir sergideki sanat eserini inceleyen kişinin kalbinde olan ışıltıyı barındırıyordu. Yarattığı şeylerin oluşturacağı geleceğe bakıyordu düşünceli bir tavırla. Bedenden ayrılan ruh bir sanat eseriydi, o ise bir sanatçı.

Aramızdalar ✔ #Wattys2023Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin