Son çatalı da yerleştirdikten sonra tekrar mutfağa gittim.
''Anne, hazırladım masayı.''
''Tamam kızım sağ ol, otur biraz dinlen.''
Dediğini yapıp bir sandalyeye oturdum. Annem hep mantıklı düşünen ve mantıklı kararlar alan bir kadındır ama neden böyle bir karar verdiğini hâlâ anlayamamıştım.
Olay şuydu ; bu sene nihayet liseyi bitirmiştim ve Fransa'da ki istediğim üniversiteyi kazanmıştım. Haftalar önce bugüne uçak bileti almıştık. Birkaç saat sonra uçağa binip Fransa'ya gitmem gerekiyordu ama annem ısrarla yan komşumuzun torunlarıyla birlikte gitmemi istiyordu. Arabayla Almanya'ya kadar gidip ordan da uçakla Fransa'ya gideceklerdi.
Neden direkt uçakla gitmediklerini bilmiyorum ama önemli olan annemin neden onlarla gitmemi istediği. Uçak biletimi iptal etmemiştik. Birazdan Buse ve abisi burada bizimle akşam yemeği yiyecekti sonra da kararımı ben verecektim.
Buse'nin annesi ve babası yani asıl komşularımız 4 yıl önce trafik kazasında hayatlarını kaybetmişlerdi ve bende o günden beri Buse'yi tanıyordum. Henüz 8 yaşında, çok güzel, melek gibi bir kız. Tek kardeşim ama Buse hep benim kız kardeşim gibi olmuştu. 4 yılı hep birlikte geçirmiştik. Neredeyse her gün bize geliyordu ve birlikte oyunlar oynuyor, resimler çiziyor, şarkılar söylüyorduk.
Evet, ben 18 yaşındayım ve 8 yaşındaki bir kızla oyun oynuyorum. Ama bunu sadece Buse için yapmıyorum. Buse'yle vakit geçirmek gerçekten çok güzel. Ayrıca siz de Buse'yi görseniz sevimliliğine dayanamaz ve onunla oyunlar oynamayı kabul edersiniz.
Buse'nin abisi Ateş'i pek tanımıyorum. Tek bildiğim benimle aynı yaşta olduğu ve İstanbul'da çok iyi bir üniversite kazandığı. Ara sıra asansör de karşılaşıyorduk, havadan sudan konuşmuştuk ama yine de tam olarak tanışmamıştık. Acaba o da benim ismimi biliyor mu diye düşünürken annem elindeki kaşığı kenara koyup karşımdaki sandalyeye oturdu.
''Daha dün istediğin üniversiteyi kazanmak için çabalıyordun şimdi de Fransa'ya gidiyorsun , zaman çok çabuk geçiyor.''dedi içini çekerek.
Başımı sallayarak sabırsız gözlerle anneme bakmayı sürdürdüm. Herhâlde bana bir açıklama yapacaktı.
''Şimdi sen neden ısrarla Ateş'lerle birlikte gitmeni istediğimi merak ediyorsundur.''
'' Eh yani, biz Ateş'le tanışmıyoruz bile. Sadece Buse'yi tanıyorum.''
''Anladım kızım. Her şeyi baştan anlatacağım.''dedi annem.
İç çektikten sonra gözlerini ellerine çevirerek konuşmaya başladı.
''Biz Ateş'in annesi Gamze'yle lise arkadaşıydık.''diyince şaşırıp kaldım. Buse yıllardır bizimleydi ama annem bana hiç böyle bir şeyden bahsetmemişti.
''Daha doğrusu en yakın arkadaştık. Birikte yerdik, gezerdik. Her zaman yanımdaydı.''dedi gülümseyerek. Sonra başını kaldırıp bana baktı.
''Güzel kızım neden senin adını Güneş koyduğumuzu biliyor musun?''dedi.
Konuyla ne alakası olabileceğini düşünürken bunu hiç annemle babama sormadığımı fark ettim. Başımı iki yana salladım.
''Gamze'yle bir gün okulun bahçesinde otururken bana çocuğun olursa adını ne koymak istersin diye sormuştu. Daha önceden hiç düşünmediğimi itiraf edip bende aynı soruyu ona sormuştum. Oğlum olursa adını Ateş koyacağıım, demişti. Sonra sanki hiç işimiz yokmuş gibi benim çocuğuma hangi ismi koyacağımızı düşünmeye başlamıştık.''dedi gülerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızlar Arasında
Teen FictionYeni tanıştığınız biriyle yolculuğa çıkar mıydınız? Üstelik tehlikeli bir yolculuk! Güneş, uzun yıllar çalıştıktan sonra kazanmayı başardığı üniversiteyi okumak için Ateş'le birlikte Fransa'ya gidecektir. Fakat onları takip eden birilerinin olduğund...