§Thank You My Love

2.2K 252 141
                                    

İstediğim düzeyde yorum sayısı gelmezse... Bir sonraki bölüm final.

~~~~~~~~

"Buna gerek var mıydı cidden?" Minho gözlerini masadaki yemeklerde ve arkadaşlarının üzerinde gezdirirken yanındaki bedene seslendi. "Elbette vardı."

Jisung memnun olmuş bir surat takınarak hemen yanında oturan bedenin elini kavrayıp iki eli ile avuçları arasında ısıtmak adına ovdu birazcık. "Üşümüşsün?"

"Buraya geleceğimden ve böyle bir şey olacağından haberim yoktu çünkü." Minho bir sitemle söylendiği zaman Jisung güldü.

¬Sabah saatleri sırası

"Tamam ama ben onlar ile konuştum şuana dek bitmesi gerekiyor." Jisung önünde bulunan sarışın arkadaşına bakarken elinde tuttuğu telefonu masanın üzerine attı. Morali, demin aldığı bir haber yüzünden bozulmuştu. "Bir aksilik olmuş."

Hyunjin arkadaşına dudaklarını birbirine bastırarak bakıp omuzlarını salladı. "Başka bir şey bulabiliriz?"

"Kısa bir süre içerisinde nereden bulacağız ki bunları?" Jisung elleri ile oynamayı bırakarak iç çekti.

(Y/N:Minho'nun doğum günü ekim(?) olduğu için direkt fic finaline gidiyor o nedenle Mart-Nisan ayına aldım. Fic olduğu için pek surıtacağını düşünmüyorum.)

"Jisung... Tamam somurtma gel avmye gidelim oradan bir şeyler alalım." Hyunjin'de gelen fikir güzel olsa da özel olarak yaptırdığı şeylerin yerini tutmayacaktı. "Babamın bana verdiği bütçeyi çoktan aştım, elimde para yok."

Jisung'un babası ona verdiği izne ek olarak kendi belirlediği bütçeyi kullanabileceğini söylediği zaman Jisung bunu umursamamıştı, özgür olması her şeye bedeldi lakin şuan çok ihtiyacı vardı.

"Paranın lafını ettiğini duydum?" Masaya oturarak ensesine vuran arkadaşına şaşkınca baktı Jisung. Jeno sırıtarak kendisine bakıyordu, yanında Jaemin, Chenle ve Park vardı. Hyunjin'in yanına ise HongJoong ve Seonghwa oturmuştu. "Biz arkadaşız unuttun mu? Elbette sana yardım edeceğiz. Nedir durum?"

"Çocuklar-" Jisung itiraz etmek istese de bu sefer Jaemin tarafından ensesine vurulmuştu. "Sus be amma konuştun sen. Hyunjin dökül bakalım plan ne?" Jisung gülümseyerek hepsine minnetle bakarken arkadaşları çoktan Hyunjin'i dinlemeye başlamıştı.

"O zaman siz konuşun ben Minho'ya arayacağım." masadan eline aldığı telefonu ile kalkarak arkadaşlarına seslenince hepsi kendisine bakmadan tamam demişti. Jisung gülerek kendilerinden biraz uzağa doğru gitmişti. Saat öğlen 12'yi gösteriyordu. Erken saatte toplanmışlardı akşam olacak şey için.

Arama rehberinde en üstte olan isme tıklayarak kulağına götürdü. Hemen açılmıştı. "Tünaydın Jisungie." kulağına dolan ses ve lakap ile dudağını ısırarak gülümsemesini bastırdı. "Tünaydın sevgilim, ne yapıyorsun?"

"Jeongin beni zorla yataktan kaldırdı. Bangchan Hyung için bir hediye almak istiyormuş, zorla onunla Avm'ye gideceğim." onun bıkkın çıkan sesini duyunca güldü. "Seninle gelmemi ister misin?"

"Gerek yok Jisung, biliyorsun Jeongin ile uzun zamandır vakit geçiremiyorum. Bana bugün Jisung'u benden çok seviyorsun dedi şaştım kaldım." Bu sefer daha yüksek bir sesle güldü. "Sen nededin peki sonra?"

"Hayır en çok seni seviyorum dedim." duyduğu şeyle yüzü düşerken Minho'nun gülüşünü duyduğu zaman yüzünde tebessüm belirmişti. "Şaka yapıyorum. Benim kapatmam lazım Jisung, Jeongin bağırıyor." arka taraftan gelen Jeongin'in sesini duyuyordu.

𝐒𝐜𝐡𝐨𝐨𝐥 𝐄𝐱𝐜𝐡𝐚𝐧𝐠𝐞 § 𝐌𝐢𝐧𝐒𝐮𝐧𝐠 ✔︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin