19. Bölüm - Ya bittiyse?

298 56 172
                                    

**Bölümün başı ve sonu arasında yaşayacağınız duygu tutarsızlığından müessesemiz sorumlu değildir.

Bu arada oppanız NCTzen olmaya çok yakın olduğundan her yerde NCT görüyorsunuz medya da buna dahil dnfdfn

Dinlerseniz hoş olur, iyi okumalar dilerim *-*

****

Bir mekanda oturmuş Sehun ile benim dünyamda kahvaltı ederken yüzümdeki gülümsemeyi bir türlü silemiyordum.

"Hala inanamıyorum." Etrafıma bir kez daha bakındım. Her şey aşina olduğun, ait olduğun o dünyandasın diye bas bas bağırıyordu. "Resmen bir aydan sonra yeniden dünyadayım."

"Keyfini çıkar." Sehun tebessümlü ifadesiyle yumurtasından yerken çatalımı tabağın kenarına bıraktım.

"Çıkaracağım ama hala bana bir açıklama yapmadın." Gözlerimi üzerine diktim. Neden gelmiştik, sebebi neydi merak ediyordum. Deneyin bittiğini düşünmüyordum ama... Ya bittiyse? Buna kesinlikle hazırlıklı değildim. Evet, dünyamı özlemiştim ama yanlarından pat diye ayrılmayı da tercih etmezdim. Eğer öyleyse içten içe epey bir üzülürdüm. "Deney... Bitti mi?" bu yüzden de korkarak sormuştum.

"Hayır." aldığım cevap ne ara tuttuğumu bilmediğim nefesimi seslice vermeme neden oldu.

"Öyleyse?" yine de tam olarak rahatlamış değildim. Beni buraya bırakmak için geldiğini söylemesinden endişeleniyordum.

"Dün seni o halde gördükten sonra burayı ne kadar özlediğini bir kez daha fark ettim."

"Ve?" onun duraksaması beni daha da endişelendirirken seslice yutkundum.

"Ve bir günlüğüne-"

"Oh." Gözlerimi kapatıp elimi kalbime koyarken onu farkında olmadan bölmüştüm. Ama 'bir günlüğüne' cümlesi beni rahatlatmıştı işte. Tepkim de bilinçsizdi.

"Ne oldu?" Sehun da bu tepkiyi beklemiyor olmalı ki biraz şaşırmış duruyordu.

"Ağh, hiç." Başımı sağa sola sallayıp elimle devam etmesi için işaret ettim. "Sen ne diyordun? Ve bir günlüğüne..."

"Ve bir günlüğüne dünyanda vakit geçirirsen iyi hissedersin diye düşündüm." Yüzümdeki gülümseme büyürken arkama yaslandım. Sehun yine düşünceli yanını gösteriyordu. "İyi hissediyor musun?"

"Çok." O kadar heyecanlı ve mutluydum ki yerimde duramıyordum. Bir arkama yaslanıyor bir öne doğru gidip elimi çeneme yaslıyordum. "Beni nasıl mutlu ettiğini tahmin bile edemezsin."

"Güzel." Arkasına yaslandığında dudağımı ısırarak onu inceledim. Gözüme bu dünyada daha da bir kusursuz geliyordu. Her şeyiyle. "Ee, beni bugün nereye götüreceksin? Burada yetkilisi sensin." Söylediğine kıkırdayıp tek başımı havalandım.

"O işi bana bırak."

****

"Ee, nasıl buldun tur rehberliğimi?" Sehun ile rehberliğim eşliğinde şehrin bazı yerlerini turlamıştık. Şu anda ise Namsan kulesinden çıkmış yürüyerek bir sonraki hedefimize ilerliyorduk.

"Yeterli bilgiyi verdiğini düşünmüyorum." Sehun, sütlü kahve tonundaki kaşe montunun cebine ellerini sokarken bana bakmadan söylemişti. Ben şaşkınlıktan olduğum yerde kalmıştım.

"Pardon ama ne bekliyordun?" ona yetişip tek kaşım havada sorsam da bana bakmadığı için ifademi göremiyordu.

"Daha fazlasını." Bakışları karşıda omuzları ve vücudu dimdik yürüyordu. Her zamanki gibi.

THEMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin