20.01.2112
01.17
Rusya - Kaetropav (Petropavlovsk Kamchatskiy)
"De-Dean!..." Nora'nın ağzından kekeleyerek dökülen isimle karşısında duran yaratığın bidaha öne atılması bir oldu. Walker elindeki silahı doğrultup birkaç el ateş etti.
"Bay Brian! Acil geri dönmemiz lazım! Bir yaralımız var! Ağır bir şekilde!" Bay Brian Walker'ın zorlukla gelen sesinden tek anladığı 'yaralımız var!' Bay Brian daha yaralının kim olduğunu sormadan koşarak odadan çıktı. Etrafa bağırdığını farkında olmadan emirler yağdırıyor bir taraftan da elindeki cihazla Bay Nunes'e olan durumu anlatmaya çalışıyordu.
02.03
Panmujon Köyü - K.K Ve G.K Sınırları
"Sheila! Jones! Bay Brian ve Bay Nunes konuşurken duydum. Sanırım Aüst öğrencilerinden biri yaralanmış ve bir helikopter kalkıcakmış." Sheila oynadığı kalemi bırakıp Mira'ya odaklandı. "Peki ne olduğunu duydun mu? Yaralı kimmiş?" Sheila merakla sorarken Mira başını olumsuz anlamda salladı. Jones Sheila'nin düşen yüzüne bakıp elini koluna koydu. "Sheila bir sorun mu var? Yüzün düştü bir anda?" Sheila yüzündeki somurtkanlığı bırakmadan kafasını salladı.
02.27
Rusya - Kaetropav (Petropavlovsk Kamchatskiy)
Walker önünde yatan çocuğa bakıp derin bir nefes aldı. İçinden Dean'ın iyi olması ve dayanabilmesi için Tanrıya yalvarıyordu. Her ne kadar Dean'ı sevmese de bu işin böyle bitmesini istemezdi. "Walker! Wal..k-ker beni duyuyormusunuz?! Lanet olası telsize cevap verin!" Walker telsizden gelen cızırtılı sese odaklandı. "Evet Bay Brian duyuyoruz." herkes pür dikkat telsizi dinliyordu.
"Tamam şimdi bana birkaç bilgi vermen lazım ilk önce bölgenin tam olarak neresindesiniz? Ve bölge de daha hayvan kaldı mı?" Walker telsizden gelen soruları cevaplayıp yerlerini bildirirken Dean'ın öksürüğü ile gözler ona döndü. "D-Dean iyi misin?" Dean tepesinde duran ve gördüğü kadarıyla iyi olan kıza gülümsedi. Biraz canı yansada konuşmayı denedi. "Sen sen iyi-sin? Nora?" Nora başını hafifçe sallayıp teşekkür etti. Dean gülümsemeyle yetindi.Dean'ın bilince kapanmaya başladığında tepelerinde helikopterin alana inmesi arasında birkaç dakika vardı. Bay Brian yerde, Nora'nın kucağında yatan Dean'ın gördüğünde donmuştu...
Bay Brian önünde yatan ve görevlilerin müdahale ettiği bedene baktı. Dean'ın ağzından tek kelime duydu 'söz verdiğim gibi Bay...' sonrası, daha gözlerini açmamıştı. Görevliler acilen kana ihtiyaçları olduğunu, ellerinden başka birşey gelmediğini söylüyordu. Bay Brian ellerini başına koyup sakinleşmeye çalıştı. Görevlilerin birşey yapamayacağını bile bile bağırmamalıydı ama şuan ellerinden hiçbir şey gelmemesi kendisinin öfkelenmesine yol açıyordu. Şuanlık çaresizlerdi...
"Herkes çantasını toplasın birazdan helikopter burada olucak. Tess Dean'ın eşyalarını da al." Gael önünde duran ve emirler veren çocuğun omzuna vurup önüne geçti. "Ne o, Dean yok diye sen mi Aüst'ün kaptanı oldun Walker!?" Walker kendisine sinirle bakan çocuğa bu durumdayken ters bir cevap vermeyi düşünmüyordu. Gael sinirli olduğunda başkalarına sallamayı sevdiğini bile bile ortamı daha da alevlendirmicekti. "Bak Gael burada kavga etmek istemiyorum. Kendimi kaptan olarak da göstermeye çalışmıyorum. Şuan son düşündüğüm bu. İster inan ister inanma ama çok istiyorsan şuan şurada kaptanlık sende yapabilirsin. Tamam." Gael önünde ki çocuğa şaşkınlıkla bakarken derin bir nefes verdi. Haklıydı ama Gael şuan Dean'ın ne durumda olduğunu düşündükçe birisine geçiresi geliyordu. Ama şuan yapmicaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Değişim
Ficção CientíficaKuzey Kore ve Güney Kore'nin sınırları arasında kalan Panmujon Köyü Tamamen 𝙎𝙥𝙚𝙨 𝘾𝙡𝙤𝙮 (War training) 𝙊𝙠𝙪𝙡𝙪'nun Eğitim yeri olarak geçer. Panmujon Köyü sadece eğitilen çocukları kendi bölgesine alır. 𝙎𝙥𝙚𝙨 𝘾𝙡𝙤𝙮 (War training) 𝙊�...