BÖLÜM 4: BAŞLANGIÇ

69 12 53
                                    

Selam arkadaşlar bugün hikayemiz dil değişikliğine gitti. Olayları daha iyi anlamanız için. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum benim için çok önemli :)

                           MURAT
2 Gündür gördüğüm kabuslar dan dolayı artık uyumak istemiyordum.
Her gün kulağıma   dediklerimize boyun eğmezsen onun olmazsan bizim olursun fısıldanıyordu. Kim di o ben kimin olacaktım.

Artık bunları aileme söylemem gerekiyordu. Ama benden çok uzaktaydılar. Ben de en yakın arkadaşım seline bahsettim olanları
Selin ilk başlarda şaşırsada sonra bunun rüya olduğunu çok takmamam gerektiğini söylemişti.

Selin i seviyordum. Her kötü anım da yanım da olmuştu. Desteğini hiç bir zaman esirgememişti. Telefon da aileme gördüğüm kabusları ve sesleri anlattığım da çok korktular ve yanlarına gelmemi istediler.

Bunlara bunun sadece bir rüyadan ibaret olduğunu ve gerçek dışı olduğu için korkmalarına gerek olmadığını söyledim. Ama dikkat etmem konusun da beni iyice tembihlediler. Bu gece yatakhane de arkadaşlarla konuştuktan sonra hepimiz uyumaya yöneldik.

Dağlık bir alanda kaybolmuştum. Nerede olduğu nasıl burada olduğumu hiç bilmiyordum 2 tane kara çarşaflı uzun boylu kadın ve 1 tane uzun boylu kirli sakallı pis suratlı adam bana doğru bakıyordu. Evet bunlar onlardı 2 gündür silüet şeklinde gördüklerimle aynıydı. Bana doğru geliyordular.

"Artık bize aitsin çamur!"
Bu da ne demek oluyordu böyle saçlarımdan sürükleyerek beni boş bir kulübeye soktular allahım bu nasıl iğrenç bir kokudur. Kokunun yoğunluğu başımı döndürüyordü. Onların kim olduğunu tahmin ediyordum. Ama korkmuyordum biliyordum ki Allah benimleydi.
Oda da kahkaha sesleri yükseldi.
"Rabbin seni buradan kurtaramaz."
"Benim Rabbim kulunu asla terk etmez."
"Siz toprak tan olanlar asla akıllanmazsanız. Hâlâ bizden üstün ve güçlü olduğunuzu sanıyorsunuz."
"Ben size bir şey yapmadım. Ben den ne istiyorsunuz."
"Seni"
Ve kimsenin hayatı boyunca duymak istemeyeceği kelimeyi duymak tüylerimi diken diken etmişti. Artık korkmaya başlıyordum. Bu da ne böyle tırnakları çok canımı acıtıyordu. Karnımda adeta bi yara açılmıştı. Onlar ise bundan haz alıyordu.

Beni buradan sadece Allah 'ın kelamı kurtarabilirdi. Ama bu mahlukatlar hakkında çok bilgim vardı. Onlara sûreyi okuyacağımı zihnim den geçirmemem güçlenmemeleri için de sakin kalmam gerekiyordu. Gerçekten soğuk kanlılığım herkesi şaşırıyordu. Ama böylesi beni de şaşırıyordu. Birden ayet el kürsi yı bağıra bağıra okumaya başladım. Evet tam da istediğim gibi bu ateşten mahlukatlar Allahın kelamına karşı dahi duramıyorlardı.

Oof bu ne böyle kafama çok ağır darbe yedim. Bu nasıl olabilirdi.
"Bize kibirli dersiniz ama siz piç çamurlar bizden daha kibirlisiniz. Bizi durdurmak bu kadar kolay değil seni mühürledik adem oğlu artık bizimsin."
Kanter için de yatak tan uyandım. Bunun rüya olmadığına adım kadar emindim. Ama nasıl olabilirdi normal şartlarda ayet el kürsi nın önüne geçemezlerdi. Bunlar kesinlikle normal cin olamaz dı. Kafamın acısı devam ediyordu. Allah kahretsin arkadaşlarım beni korkak gözlerle izliyor umarım anlamamışlar dır.

"Ne oldu niye öyle bakıyorsunuz. Kâbus göremezmiyiz."
"Kabus görsen gene iyi hepimize küfürler saydırdın arapça ya benzer kelimeler cıktı ağzından oğlum birbirimize  anlattığımız hikayeleri şimdi sen yaşıyorsun."
"Saçmalama oğlum ya hadi uyuyun yarın sınav var."
Mehmet Her şeyi anlamış gibiydi onunla aynı sınıfa gidiyorduk. Inşallah sınıftakilere bahsetmez hiçbirşey. Hepimiz tekrar uykuya daldık. Ben sabahı zor etmiştim. Hiç uyumamıştım. Gözlerim kızarmış sekil de mehmetle beraber okula gittik.

Yalnızlığın Ardında ki SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin