Lights, Camera, Action!

-28-

İyi gecelerrr güneş daha yeni doğdu nasılsınız? -zeze

Nar'a yavşayana uçan tekme atıyorum ona göre, uke falan değilim bu arada döverim hepinizi🔪🔪🔪 -yine zeze

Sınırı biliyorsunuz artık 💜✨

_______________________

-Namjoon-

"Namu! Ne yapıyorsun sen?! Bak sakin ol bırak o elindeki hapları, ölmek için çok gençsin nolur dur! HYUNG KIYMA KENDİNE ÖLÜM BİR KURTULUŞ DEĞİL!"

Jimin'in çığırmasıyla zaten ağrıyan başım iyice patlama raddesini geçince yüzümü buruşturdum. Korkuyla avcumdaki haplara bakarken bana doğru tedirgince yaklaşıyordu.

Ne ölmesinden bahsediyordu o?

"Ne ölmesi Jimin ne saçmalıyorsun? Ağrı kesici alıyorum sadece.." Ağrı kesici haplar ile dolu avucumu tekrardan ağzıma yaklaştırınca yine çığırmıştı.

"Elinde neredeyse 10 tane hap var! Ölmeye mi çalışıyorsun aptal?!" Hızla yanıma yaklaşıp elimdeki ağrı kesicileri alınca yüzümü buruşturdum tekrardan. Sessiz olsa olmaz mıydı sanki?

Beynim patlıyordu şu an, ilk defa bu kadar şiddetli bir baş ağrısı çekiyordum. Elimde sadece birkaç tane ağrı kesici var diye düşünmüştüm ama anlaşılan başım döndüğü için pek doğru sayamamıştım. Jimin'in yüzüme endişeyle bakması da bunu doğruluyordu.

"Başın ağrıyorsa bir tane içsene, niye böyle değişik hareketler yapıyorsun Namu? Ya yetişemeseydim ve kendini zehirleseydin?" Hâlâ endişeli bir hâlde bana bakarak yüzümü elleri arasına alınca başıma tekrar saplanan keskin acıyla ufak bir çığlık atmıştım. Bakışları daha da endişeli bir hâl alınca tekrar çığırmasına izin vermeden konuştum. Bu keskin acımın üzerine bir de bağırmalarını dinlesem beynim eriyebilirdi.

"Bir tane içtim zaten, işe yaramadı başım hâlâ ağrıyor. Sete gideceğim şimdi daha fazla ağrı kesiciye ihtiyacım var, geri ver lütfen." Yüzündeki endişe iyice dehşet dolu bir ifade alırken hayretle konuştu. Neye bu kadar şaşırıyordu ki? Alt tarafı ağrı kesici alıyordum.

"Namjoon bu en ağır ağrı kesicilerden, yarısını bile yutsan iyi gelmeliydi. Nasıl ayakta duruyorsun sen?"

Duramıyordum, baş ağrım beni öldürecekti neredeyse. Önümü bile doğru düzgün göremiyordum, her yer dönüyordu.

"İyiyim, sadece birkaç tane daha içersem iyi gelir bence-"

"Ağrı kesiciler böyle çalışmıyor aptal, bir tane içmişsen otur etki etmesini bekle. Ben kahvaltı hazırlayana kadar otur gözlerini dinlendir biraz, bütün gece uyumamış gibi bir halin var."

"Uyumadım zaten.." Kısıkça mırıldanarak masaya oturup az önce doldururken neredeyse kendimi yaktığım kahveyi elime alıp büyük bir yudum aldım. Ellerim titriyordu, basit bir kahveyi bile dolduramamıştım.