◄ [MP:3] - BÖLÜM 16 ►

415 65 33
                                    

(Bilgilendirme: Demir filenin arasından gökyüzünü gösteren giftir.)

👁‍🗨: "Karanlık bir geceden sonra, güneşli bir gökyüzü gün yüzüne gelir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

👁‍🗨: "Karanlık bir geceden sonra, güneşli bir gökyüzü gün yüzüne gelir."

[x]

Üyeler uykuya dalmışken Jennie depodaki silahların kutusunu açarak bir bez alıp tozlanmış yerlerini temizlemeye başladı sessizce. Sırasıyla 40 tane silahı tek tek temizlerken kapının kapandığını fark etti.

"Uyumadın mı sen hala?" Diye sordu V bıkkınlıkla nefes verirken. Esneyerek Jennie'nin elindeki silaha ve beze baktı. "Onları bana bırak da ben hallederim sabah."

Jennie reddederek işine devam edince V kendisine bıraktı seçimi. Jennie kaçamak bakışlarla arada kendisine bakarken oluşan sessizliği bozdu. "Sen niye uyumadın?"

"Uyku tutmadı. Zaten arabada uyumuşum, daha uyuyamadım o yetti." Diye yanıtladı V çömelerek. Sırtını tuğladan duvara yasladı. Jennie elindeki silahı temizleyip kenara bıraktı. "Bir karar verdim."

"Ne kararı?" V başını hafifçe yana çevirerek kendisine baktı arkadan. Jennie başını ona çevirmeden dudaklarını araladı. "Gidebileceğim bir yerim olmadığı kararı."

"Nereden çıktı bu?"

"Çünkü gidebileceğim bir yer olmamasına rağmen hep size geliyorum. Ya da karşıma çıkıyorsunuz." Jennie kutuya uzanıp başka bir silah aldı ve temizlemeye başladı. V esnedikten sonra yanıtladı. "Tesadüf."

Jennie böyle bir cevabı beklediğini sanmıyordu. Bir şey demeden işine devam ederken cümlenin devamını işitti.

"Değildir zaten, bize aitsindir."

Jennie hafifçe başını yana doğru çevirdi, ardından arkasında duran sırtını duvara yaslamış yorgun şekilde mırıldanarak konuşan V'ye baktı. V bakışlarını yüzüne çevirdi. "Bana aitsindir, bize gelmek yerine bana geliyorsundur."

Jennie dikkatlice gözlerine baktı. "Ben değil de, sen geliyorsundur belki?"

"O da olabilir, ama ben genelde kendime doğru çekerim küçük kardeşim." V dalga geçercesine söylenince Jennie silahı ve bezi kenara bırakıp kendisine doğru dönerek omzuna vurdu. "Küçük kardeşmiş!"

V kıkırdayarak kendisine baktı. "Onii-Chan'a vurulmaz."

Jennie göz devirip önüne dönecekken duraksadı. "O gün verdiğin söz neydi?"

"Eğer bir söz vermemiş olsaydım burada olmazdım." Dedi V sesini düzeltirken. Jennie kendisine baktı başını çevirip, başını salladı bakışlarını kaçırırken. V arkadan hafifçe yaklaşarak kulağına doğru eğdi başını ve kısık tonla fısıldadı. "Sözleri genelde tutamayacaksam vermem."

"Bilerek geldin."

"Hm hm." Jennie başını hafifçe yana çevirince V tebessüm etti. "Biraz daha çevir."

"V." Jennie sinirlenerek bakınca V hızla bedenini yakalayıp arkaya doğru yaslandı ve kucağına yasladı sırtını. Başından tutup kaldırdı çenesini ve kendisine bakmasını sağladı. "Öyle ya da böyle, ne istersen yap."

Dudaklarını genç kızın dudaklarına kapatınca Jennie yutkunarak gözlerini kapadı.

Kendisine ilk defa dokunduğu zaman, mafya adamlarından kaçmak için dolaba girdiklerinde rol yapma bahanesiyle kendisine dokunması, sarhoş olduğunda V'yi eve davet etmesi...

Bunlar ne onun için ne de V için basit şeyler değildi önem açısından.

Jennie karşılık vermeye başlayınca V ellerini genç kızın beline koyup sardı sarılırcasına ve yutkunarak dudaklarını genç kızın dudaklarından ayırdı nefes nefeselerken. "Karşılık mı verdin az önce? Ne o, dudaklarımı mı özledin?"

"Bir şey diyeceğim." Dedi Jennie kendisine bakan adamın yüzüne tersten bakarken.

"Beni kendine aşık ederken ne düşünüyordun?"

[MEZAR PARTISI: UÇUNCU KITAP]

"Liskook ve Jirose'a da böyle güzel sahneler yazmak dileğiyle."

◄[SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.III) | #thriller (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin