◄ [MP:3] - BÖLÜM 38 ►

361 67 52
                                    

(Bilgilendirme: Küçük kızın fotoğrafıdır./Samara gibi görünüyor.)

👁‍🗨: "Bir hayat meselesi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

👁‍🗨: "Bir hayat meselesi." (SPOILER!)

[x]

Sırtlarındaki adamları bedenlerinden çözüp yavaşça palmiye ağaçlarının altına bırakmalarının ardından 4 saat geçmiş ve akşam olmuştu. Gece olmasına az bir vakit kalmış görünüyordu.

Lalisa yanı başında hala mışıl mışıl uyuyan Jungkook'a baktı. "Hafiflemiş hissediyorum, bıraksalar uçacağım gibi."

"Taşıyabilmiş olmamız bile iyi." Jennie sırtını palmiye ağacının gövdesine vermiş bir şekilde kızlara bakarken Rose rahat bir pozisyona geçti. "Evet."

Ortamda sessizlik çökünce Lalisa yatay pozisyona geçti ve Jungkook'u kendine çekerek başını göğsünün üzerine koyup yana çevirdi başını kızlara bakmak için. Rose ve Jennie bıyık altından sırıtarak bakışıp Lalisa'ya diktiler gözlerini. Lalisa güldü. "Uyanıkken bunu yapmaya cesaretim olmuyor, bari uyuyorken yapayım." Deyip Jungkook'un saçlarını karıştırırken yanağını okşadı.

Rose tebessüm edip başını Jimin'e çevirdi ve bir süre baktı. Genç adam huzurlu bir şekilde uyuyordu. Rose kendisine bakarken kalp ritminin yavaşlayıp sakinleştiğini fark etti.

Sakin bir ortamda, huzurlu olduğunu görünce o da huzurlu oluyordu.

Bir elini yanağına uzatarak okşadı.

İki kıza bakan Jennie bakışlarını başlarının üzerinde gökyüzünü kapatan palmiye yapraklarına diktiğinde Lalisa'nın sesini işitti. "Sende de bir şeyler varmış gibi sanki. Hm?"

Jennie bakışlarını Lalisa'ya çevirince Lalisa bakışlarını V'den kendisine dikti. Jennie yanında derin bir uykuda olan V'ye bakıp yutkunarak Lalisa'ya baktı yeniden. "Bir şey yok öyle ciddi olan, yani..."

Söylemek gelmemişti içinden, aralarındaki bağın çok ciddi olduğunu bilmesine rağmen. Gizli ve sadece ikisinin bilmesini istediğini fark etti.

"Hadi oradan, yediğimi mi sandın?" Lalisa kaşlarını kaldırıp Jennie'ye bakınca Jennie dudaklarını birbirine bastırdı. "Bilmiyorum."

"Dur tahmin edeyim, aşık mısın?"

Jennie bakışlarını V'ye çevirip başını salladı sessizce.

Hem de fazlasıyla aşıktı.

Onu ölümden ayırıp yaşamasını sağlamıştı ve kendisini kurtarmak için büyük bir riske bile girmişti. Ona verdiği söz sayesinde hala peşini bırakmamışken nasıl olurdu da aşık olmazdı?

"Üşüyor olabilir, bir sar bence." Lalisa bıyık altından sırıtarak bakışlarını kaçırdı ve önüne dönerken Jennie yutkunarak V'yi yavaşça kucağına alıp başını eğerek yüzündeki saçları alnından çekti genç adamın. Yavaşça eğilerek saçlarını diğer omzuna alıp dudaklarını dudaklarına dokundurdu ve kapattı. Gözlerini yumarak nefesini hissetmeye çalıştığında damağına soğuk bir esintinin geldiğini fark etti.

Ve dilinin ucunda titrek bir hareketlenme.

Gözlerini açıp baktığında V'nin hala uyuduğunu bilmesine rağmen diline dokundurduğu diliyle karşılık veriyor olmasına çok şaşırdı Jennie.

O uyanık mıydı?

Hayır, uyuyordu. Buna emindi.

"V..." Fısıldar tonda çıkan sesi dudaklarına nefes misali çarparken elleri yavaşça bedenini yoklamaya başlamıştı.

Ta ki, koltuk altından kalçasına doğru inen büyük bir dikiş ipine dokunana dek.

[MEZAR PARTISI: UÇUNCU KITAP]

"Tahminleriniz var mı?"

◄[SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.III) | #thriller (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin