685

Yeşil alan

Güneşin ilk ışıklarıyla uyandım. Bu kadar heyecanlı olmam normal değil biliyorum ama elimde değil. Erken uyanmışken duşa girip rahatlasam ve bakımımı yapsam çok iyi olur. Bu sefer bana dağılmış değil çok güzel olmuşsun diyecek!

Duşumu alırken yan kabine birisinin girdiğini duydum. Bu saatte üstelik hafta sonu kim neden kalkar anlamış değilim. Mis gibi yatak, çarşaf. Uyu işte akşama kadar ohh. Gerçi, belki benim gibi bir buluşması vardır. Varsa bizim odamızda ne işi var eşlenmiş gitsin işte, belki de durumu benim gibidir. Çok saçma düşünmeye başladım artık çıkmam ve bir an önce ne giyeceğime karar vermem lazım.

"Günaydın."

Karşımda kanlı canlı Mina mı  diyordu bu saatte yoksa ben mi yanlış görüyordum?

"Günaydın. Bu saatte uyanık olmanı beklemiyordum. Uyku mu tutmadı?"

"Yo hayır. Her sabah bu saatte uyanır yeşil'e giderim yürüyüşe. Senin bu kadar erken uyanmana şaşırdım asıl bir sorun yok değil mi? Hasta falan değilsin, iyisin?"

"Evet, evet gayet iyiyim." Hayır değilim. "Beni de bahsettiğim bu lobi işi biraz gerdi uyuyamadım. Duş alayım erkenden çıkayım diye düşündüm."

"Süper o zaman! Hemen giyiniyorsun ve beraber koşuya çıkıyoruz."

Nasıl ya, nasıl beraber çıkacağız. Peki ya Aren?

"Aslında çok isterdim ama pek havamda değilim. Ama sen çık ben de akşamüstü sana katılayım olur mu?"

"İtiraz kabul etmiyorum Duru. Nasıl seni bu halde bırakayım."

N'olur beni bu halde bırak hatta şuan tam burada bırak beni gideyim.

"Halimde bir şey yok Mina sorun yok gerçekten, sen git ben akşam katılırım."

Koluma girdi ve beni odaya sürüklemeye başladı. Nasıl oluyor da sürekli beni yönlendiriyor aklım almıyor, hayır bir de çok tatlı kıramıyorum onu.

"Rahat bir şeyler giy, istersen üstüne de bir şeyler al bu saatlerde serin olabiliyor. Sanşlıysak belki çok az su da görürüz."

"Su mu? O sadece özel günlerde verilmiyor mu?"

Bir yandan da giyinmeye başlamıştık. Mina gri bir eşofman ve üstüne yarım sporcu atleti ile bol bir hırka giymişti. Ben ise haki yeşili tonlarında fitilli bir tayt ve üstüne aynı tonda yarım atlet giymiş, omzuma da bej renginde oversize sweatshirt almıştım.

"Tabii, bu saatlerde genellikle veriyorlar yeşillikler için. Kurucu parti yaptığı zamanlar su sıkıntısı olduğundan dolayı vermeyebiliyorlar ama haftada bir oluyor diyebilirim."

"Süper. Uzun zamandır görmemiştim bugün görürüm umarım."

"Yemekhaneye inip mi geçelim?"

"Aslında sen yemekhanedeyken ben bir babama baksam olur mu?"

"Olur olur. Yemekhanede bekliyorum o zaman."

"Tamam hemen geleceğim."

Kapıya doğru yöneldim çıkarken arkamdan seslendi.

"Duru!"

"Efendim"

"Yanına su al istersen, yorulacağız bugün." Dolabına doğru yöneldi bir şey arıyor gibiydi.
"İstersen bunu kullanabilirsin, hatta senin olabilir üstüne çok yakışır. Övünmek gibi olmasın ben ördüm."

Elime cam su şişesi için örülmüş bej renginde çanta bıraktı.

"İnanamıyorum, bu çok güzel olmuş. Kesinlikle bunu kullanacağım çok teşekkür ederim. Yanına geldiğimde detayları öğrenmek istiyorum, enerji ve sürprizlerle dolusun."