Medya: Leyla'nın 😉 söylediği şarkı ve karaokede giydikleri
***
Botlarımı ayağıma geçirip kızlara seslendim.
"Ben çıkıyorum sizi beklersem geç kalırım hadi görüşürüz."
Aynı anda hazırlanmaya başlamıştık ama ben genelde saçlarıma ve makyajıma çok uğraşmadığım için hemen hazır olurdum. Saate baktım.
19:40
Tam anlaştığımız saatte taksiden indim. Yeni olduğundan gerek dışı fazla süslüydü. Ve aşırı kalabalık.
O kadar insanın içinde şarkı söyleme düşüncesi beni gerdi. İçeri girdiğimde sahneye yakın bir yüksek masada oturuyorlardı.
Önce Korkut beni gördü ve diğerlerine dönüp bir şey söyledi. Vurkan hemen bana dönüp ayaklandı. Yanıma geldiğinde kısaca sarıldık.
"Tam zamanında. Hoşgeldin gel geç." dedi ve yüksek taburelerden birini gösterdi. Korkut'un tam karşısına otururken konuştum.
"Bekletmeyi pek sevmem. Hoşbulduk bu arada. Nasılsınız?"
"İyiyiz Leyla sen?" Gökçe başını Yasin'in omzundan kaldırıp gülerek bana baktı. Emre de başıyla selam verdi.
"Ben de iyiyim. Güzel düşünmüşsünüz sınavlardan önce iyi gelir."
"Aynen Gökçe bulmuş biz de gideriz zaten arada. Aslında Vurkan, Emre ve benim sesimiz kötü aynı anda söyleriz belki." diyip güldü Yasin.
"Ya sizin güzel mi?" dedim ve Gökçe'yle Korkut'a baktım.
Gökçe gülerek "benim güzel ya" dedi.
Korkut'la göz göze geldik. Normal davranmam gerektiğini sürekli kendime hatırlatıyordum.
Dudağını büküp omuz silkti.
"Pek güzel sayılmaz. Gitar çalarken söylerim kendi kendime. Senin sesin nasıl?"
Vurkan atladı hemen. "Leyla pek heyecanlı değil ama bence sesi çok güzel. Konuşurken bile belli oluyor." diyip göz kırptı bana.
"Yok ya abartmayalım şimdi beklentinizi düşük tutun."
Biz gülerken Gökçe araya girdi. "Siz manita mısınız? Valla seni kaç zamandır görmüyorduk Vurkan da hiç bahsetmedi ama bilemedim şimdi."
Bu kadar açık sözlü olması beni utandırdı. Korkut kafasını Gökçe'den çekip bana baktı. Hepsinin gözü üstümüzdeyken Vurkan konuştu.
"Gençler Leyla benim arkadaşım artık sizin de olduğu gibi. Manitası yok ama hala." diyip yine güldü. Allahtan Korkut'a bakarak ima yapma gibi bir salaklık yapmamıştı.
"Aynen arkadaşız ya Vurkan çok eğlenceli biri." dedim.
"Ee o zaman sana da birini ayarlayalım taş gibi kızsın valla." dedi Emre. Ben utanarak bakışlarımı kaçırırken onlar beni izliyordu.
Masadaki herkes gülerken Korkut konuştu.
"Vardır belki hoşlandığı biri niye öyle diyorsun Emre."
Bir an sessizlik oldu. Ben anladı mı acaba diye düşünürken telefonum çaldı.
Hemen açıp döner sandalyede onlara arkamı döndüm.
"Alo?"
"Kanki geldik biz sizin sol tarafınızdayız. Elif Vurkan'ı çıkışta oyalasın diye düşündük. Emre'yle Yasin zaten aynı eve gidiyorlar onların üçü gider. Böylece Korkut seni bırakır." dedi ve kıkırdadı. Mekandaki hafif müzik sayesinde dediklerim anlaşılmazdı umarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yeni Fotoğraf
Novela Juvenilİddia sonucu aşık olduğu çocuğa her gün vücudunun fotoğrafını atan Leyla, Ve onun kim olduğundan habersiz Korkut. Bakalım aşk onları nasıl birleştirecek? *** Hikaye yarı textingdir.