douze

567 87 122
                                    

Geçen gün özel bölüm paylaştığımda; 75 kişi okudu, 23 kişi oy verdi ama sadece 4 kişiyle yorumlarda buluşabildik...

Arkadaşlar ben hikayelerimi yorumlarda eğlenelim diye yazıyorum haberiniz olsun dpsuaşkdşcos

👁️🐽👁️

“Zaman göreceli bir kavramdır.” der, Albert Einstein. Sadece bir haftadır sarayda olmasına rağmen sanki yıllardır gibi gelen bir hissiyatla odasında oturan Marinette, bu sözü yaşıyor gibiydi.

O günden sonra Kara Kedi'den bir daha haber alamamıştı. Yarasının çok ciddi olmadığını düşünüyordu ama yine de endişe her salise kendisiyleydi. Ya düşündüğü gibi değilse? Ya Kara Kedi kurtulamamışsa?

O günden sonra babasıyla hiç konuşmamıştı. İkisi de birbirinden adeta kaçıyordu. Yine de annesiyle birkaç kez konuşma fırsatı olmuştu, durumu iyi değildi.

O günden sonra prens Luka fazla yanlarında kalmamıştı. Kendi sarayına dönmüş ve düğün bahar aylarına ertelenmişti. Herkes, öncesinde çözülmesi gereken şeyler olduğunun farkındaydı.

O günden sonra... Marinette çok boşlukta hissetmişti kendini. Duygusal bir boşluk, ruhunda bir yara. Yüzündeki gülümsemeyi çalan ve neşesini solduran bir boşluk.

Şimdi ise bir gece vakti her zamanki gibi odasındaki balkondan gökyüzünü izliyordu. Gökyüzü bulutluydu ve yıldızlar görünmüyordu ama dolunay her zamanki parlaklığıyla tepede duruyordu.

Marinette, rahatsız elbisesini biraz çekiştirdi ve balkonunun mermerine yaslanıp izlemeye devam etti. Kara Kedi'nin kim olduğunu Luka'dan duyduktan sonra biraz araştırmıştı. Adrien Agreste... Agrestelerin ikinci oğlu ve veliaht prens. Şu an savaşta oldukları krallığın saygı değer üyesi.

Açıkçası ona kızamıyordu Marinette. Bir savaşın ortasında, ikisi de çok değerlilerdi. Kimliğini saklaması çok normaldi. Sadece bu yolla öğrenmek, biraz... Kırıcı?

Balkonun demirlerinden ayrılıp, eteğini düzelttikten sonra odasına doğru döndü Marinette. Her ne olursa olsun Kara Kedi'yi özlemişti ve her geçen gün biraz daha umutsuzluk zindanlarının demirleri kalınlaşıyordu. Asla buradan çıkamayacak gibiydi. Kara Kedi'yi bir daha asla göremeyecekti.

"İyi akşamlar, Prenses."

İşte tam o sırada, o kalın demirleri paramparça oldu. Bu yıllarca karanlıkta kalan bedenin bir anda güneş ışığına çıkması gibiydi. Tuhaf bir heyecanla gelen sıcaklık hissi, sevgi dolu büyük bir kucak gibi.

Marinette fark etmese bile, Kara Kedi'ye dönerken gözlerinde, küçük yıldızlar onun mavilerine düşmüş gibi bir parıltı vardı. Yanakları hafifçe pembeleşmiş ve yüzü heyecanla aydınlanmıştı. Asırlar gibi gelen haftanın sonunda sonunda görebildiği Kara Kedi'nin yumuşak bakışları onu daha da heyecanlandırıyordu.

Kara Kedi ilk buluşmalarında giydiğinden çok farklı giysiler içindeydi, pelerini vardı ve maskesi yüzündeydi.

"Sen..." diye mırıldanabildi Marinette sadece. Dili düğümlenmişti sanki, konuşamıyordu.

Kara Kedi onun bu haline güldü. Oldukça iyi görünüyordu. Bu Marinette'in derin bir nefes vermesini sağladı. İyi olmasına çok ama çok sevinmişti. Günlerdir içinde harlanan ateşin üstüne yağmur yağmış gibiydi.

Yeniden ona baktı Marinette. Gerçekliğinden emin olmak istiyor gibiydi. Balkonun mermerlerinin üstünde durarak, yanındaki halatı tutan ve kendisine hoş bir gülümseme ile bakan maskeli prens... O her bir zerresiyle gerçekti.

Bu Marinette'in dudaklarından küçük bir kıkırtının kaçmasına neden oldu. Odasına doğru giden adımlarıyla Kara Kedi'ye yaklaştı. Şimdi kendisi mermerlerin dibindeydi ve Kara Kedi yukarıdan ona bakıyordu.

"Sen-sen iyi misin?" diye sordu Marinette emin olmak amacıyla. Zihninde bir sürü soru vardı ama ilk iyi olduğundan emin olmalıydı.

Kara Kedi'nin gülümsemesi büyüdü. Belki şu an şakaya vurmalı ve her zamanki gibi karşısındaki güzel prensesi sinir etmeliydi ancak başka endişeleri vardı. "Ben iyiyim prenses. Endişelenmenize gerek yok."

Derin bir nefes verdi Marinette. Hiçbir endişesi kalmamıştı şimdi. Onun iyi olduğunu bilmek yetiyordu.

"Buraya nasıl geldin?" diye sordu yine de. Bildiği üzere kaçışının ardından sarayın çevresindeki asker sayısı bir hayli artmıştı. Elini kolunu sallayarak girmesi fazla imkansızdı.

"Kaçak olarak görüşen tek bizler değilmişiz." demekle yetinip kıkırdadı Kara Kedi. Gözleri bahçeyi bulduğunda, Marinette de merakla onun baktığı tarafa döndü. Gülüşerek konuşan kişiler Alya ve Nino'ydu.

Marinette Alya'nın mutlu haline biraz daha bakıp, gülümsedikten sonra yeniden Kara Kedi'ye döndü.

"Alya bana girmek için bir yol gösterdi. Hiçbir zaman bir tablonun ardında öyle bir geçit olabileceğini düşünmezdim. Geceleri soğuk olmuyor mu?"

Marinette kıkırdadı. Ah, onu gerçekten özlemişti.

"O zaman bu halat niye Ked- Adrien?" diye sordu bir anda rahatsız olarak. Her şeyi bildikten sonra yine de ona Kara Kedi demeye devam mı etmeliydi?

"Lütfen bana öyle seslenme." diyen Kara Kedi'ye baktığında gerçekten bunu istemediğini gördü. Kara Kedi yavaşça arkasına dönüp mermerlere oturdu. Şimdi direkt dolunaya bakıyordu.

"Adrien... Sadece bir kukladan ibaret. Asla olmak istemediğim bir kişilik. Kara Kedi ise gerçekten kendim olduğum kimliğim. Lütfen beni öyle tanı, başka şeylere ihtiyaç duymadan..."

Marinette yavaşça mermerlere yaklaştı ve yeniden onlara yaslanıp aynı Kara Kedi gibi dolunayı izlemeye başladı.

Onlar arasında aşırı davranışlara veya süslü sözcüklere gerek yoktu. En basit kelimeler bile aralarında anlam bulabiliyordu. Bazen, sessizlik bile yetiyordu. Kalplerinin çarpması için jestlere gerek yoktu, onların bakışları yeterdi. Onlar için birlikte olmaları yeterdi.

Birlikte aynı ayın altında oturmak bile yeterdi.

"Ay çok güzel değil mi?" diye mırıldandı Marinette. Kara Kedi'nin duyduğundan bile emin değildi, kalbi çok hızlı çarpıyordu.

"Evet, öyle." diye cevap verdi Kara Kedi. Aynı Marinette gibi bakışlarının odağı değişmemişti.

Şimdi şok olacağınız bir gerçek. Aslında Marinette orada itiraf yaptı.

‘ “Ay güzel değil mi?” demek “Seni seviyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

‘ “Ay güzel değil mi?” demek “Seni seviyorum.” demenin daha şiirsel bir karşılığı. ’

Darısı kedinin başına amin

Ona yazdığım metin için hâlâ çok heyecanlıyımmmm

İnş bir sonraki bölüme veya en geç ondan sonraki bölüme

Eee çok konuştum... Bölüm nasıldı?

Siz nasılsınız?

Sizi severem 💙

Vebizdolunayayelkenaçtık 🌿

Deux Royaumes Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin