9. Bölüm: Çek o elini!
*Ona daha fazla dokunmaya devam edersen seni öldürürüm.*Gözyaşlarımız Beraber
---
Telefonu apar topar açtıktan sonra annemin sesi duyuldu... "Doğa nerdesin kızım? Hadi bunuda hallet de görelim Doğa.
"Merak ettim seni, uyandığımda yoktun?" dedi. ne diyecektim? Evden kaçtım çünkü cebimde not bulduk ondan sonrada Ege'nin evinde sabahladık mı diyecektim? Aynen Doğa, aynı şekil bunu söyle tahtalı köyü boyla.
Yalan söylemicektim ama işi biraz kıvırsam sorun olmaz bence.... "Bizim grupla buluştuk anne. Biraz kafa dağıtalım dedik..." mükemmel yalan. Sonrasında annem söze girdi. "Ama saat çok erken? Neyse selam söyle arkadaşlarına. Sonra görüşürüz, öpüyorum.." dedi ve bende hemen "Görüşürüz, öptüm." dedim. Sonrasında derin bir nefes aldım. Fazla geçmeden "Ding..." telefonuma bir mesaj geldi. Umursamadım. Ve tekrardan "Ding..." mesaj sesi duyuldu. Ana ekrandan okumaya başladım mesajı. Bilinmeyen numara? Mesaj kısmına girdim. "Merhaba Doğa, nasılsın?" yazıyordu mesajda. Bende "Kimsiniz?" yazdım. Çok klasik bir cevap. Keşke 'eyvallah bacım' yazsaydın Doğa. Ve bilinmeyen kişiden mesajı bekledim
Görüldü...
Yazıyor...
"Beni unutabileceğini düşünmemiştim Doğa. Şaşırttın beni..."Kendini ne zannediyordu ya bu. "Kimsin söyleyecek misin artık?" yazdım ve cevap yazmasını bekledim
Görüldü...
Yazıyor...
"Berk, Berk Atasoy."Gözlerim Fal taşı gibi açılmıştı. Okulun sapığı olarak bilinirdi Berk ve tam ondan kurtuldum zannederken nasıl olduysa bulmuştu beni. Doğa senin paçandan bok eksik olmaz ki. Sonra Ege'nin tok sesi duyuldu. "Doğa bir sorun mu var?" aniden söze atladım "Hayır" diye geçiştirdim. Tekrardan mesaj kısmına girdim ve
"Ne var?" diye yazdım ve yine beklemeye başladım. Birkaç dakika geçti cevap vermedi bende çıktım mesaj kısmından. Bir süre sonra "ding" sesi duyuldu... Direk mesaj kısmına girdim ve yazdığı şeyi okumaya başladım.
"Senden birşey istediğimi kim söyledi ufaklık? Aslında evet, evet birşey istiyorum."
Hemen mesaj kısmına "?" yazdım ve yazmasını bekledim. Çevrimiçilikten çıktı. Ah kahretsin birkaç dakika bekledim
Çevrimiçi...
Görüldü...
Yazıyor...
"Küçük birşey zaten ufaklık. İstediğim şey ise sensin. Seni istiyorum. Herkes seninle benim ne olduğumuzu soruyor."Ve dayanamayıp yazmaya başladım. Benimle dalga geçiyordu galiba. "ÇÜŞ! Hiçbir şeyiz Berk. Siktiğimin hiçbir şey kelimesini aklına sok. Ne sen bana uygunsun. Ne de ben sana uygunum. Tekrardan söylüyorum hiçbirşeyiz!" sonrasında tekrardan yazmaya başladım. "Seni her defasında affedebilirdim ama bir daha güvenemem. O kadar salak değilim daha. Son yaptıkların sınırı geçti. Düş yakamdan!" Yürü be Doğa. ve sinirle mesaj yerinden çıktım
Biraz zaman geçtikten sonra herkese ölümcül bakışlar attığımı farkettim. Gerçekten çok sinirlenmiştim sonra Bulut bana döndü ve değişik bir ses tonuyla "Doğa bir sıkıntı mı var? Varsa hellederiz." dedi. Şimdilik Berkin bana yazdığını söylemicektim eğer daha fazla rahatsız ederse o zaman işi biter. "Hayır bir sıkıntı yok."
Sessizlik hakimiyetini sürdürürken Bora söze girdi. "Arkadaşlar ortam çok sıkıcı olmaya başladı. Ve ne zaman dağılıyoruz?" direk Ege söze girdi. "Sıkıldıysan gidebilirsin kardeşim seni silah zoruyla tutmuyoruz..."
Ah tekrardan atışmaya başladılar işte. Ve tekrardan "ding" mesaj sesi duyuldu. Ve mesaj kısmına girdim.
Berk'ten bir mesaj. "Saat 9 da sizin oradaki parkta buluşalım. Seni beklicem"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşlarımız Beraber
AçãoGözyaşlarımız Beraber Bu bir gözyaşı hikayesi, birlikte üzüldüğümüz ama en çok birlikte mutlu olduğumuz bir hikaye. Peki ya sen Gözyaşlarını tutmayı hiç denedin mi? Denemedin çünkü hep içinden akıtmak istedin. Ama ben tuttum. Zorluklara rağmen. Akı...