1• BÖLÜM

1.8K 111 7
                                    

Güne telefonumun iğrenç melodisiyle uyandım. Hafta içleri sabahın köründe kalktığımız yetmiyormuşçasına cumartesi sabahı beni uykumdan mahrum bırakan kim merak ediyorum. Bunun için iyi bir sebebi olsa iyi olur.

Yataktan paytak adımlarla kalkarak kitaplığımın üzerindeki telefonumu aldım arayan Nil di. Nil benim en yakın atkadaşlarımdan biri ikinci bir kardeşim gibi canımda bir parça. Daha fazla bekletmemek adına çağrıyı cevapladım.

Nil "Günaydın canımdan bir parça günaydın" diyerek cevaplamasıyla kulağımdaki telefonu birkaç saniyeliğine kulağımdan çektim. O sırada gözüm saate takıldı ve etkiye tepki olarak bende bağırarak konuşmaya başladım.

"Nil sen ciddi misin? Saatin kaç olduğunun farkındasın değil mi? Beni bu saatte uyandırma cesaretinde bulunduğuna göre iyi bir sebebin olmalı aksi taktirde olacaklardan sorumlu değilim. Ay şimdi böyle dedim de Öyküye mi bir şey oldu çünkü şu durumda senin için en ideal sebep bu. Bak Nil doğruyu söyle bir şey olmadı değil mi? Nil konuşsana ya bana cevap ver susma ne oldu Nil kime diyor..."

Ben Öyküye bir şey mi oldu diye merak ederken lafımın bölünmesiyle sustum ve Nil'i dinlemeye başladım.

"Rana bir sus gözünü seveyim sus aradığımada bin pişman ettin beni, Öyküye bir şey olduğu falan yok sakin ol."Öyküye bir şey olmadıysa..

"Söyler misiniz Nil hazretleri beni uykumdan mahrum bırakmanızın sebebi nedir?"

Karşı taraftan Nil'in derin bir iç çekişini duydum ve ardından söze başladı.

"Tamam söyleyeceğim fakat sözümü kesmeden beni dinleyeceksin."

Nil in hiç bu kadar ciddi bir tavır takındığını görmemiştim her ne olduysa endişelendiği sesinin tonundan belli oluyordu. Sabah neşeyle şakıyan kızdan şu an eser kalmamıştı.

"Tamam dinliyorum." diyerek onu onayladım ve diyeceklerini beklemeye başladım. Nil tekrar derin bir nefes alarak söze başladı.

"Öykünün bir sorunu var aylardır ne olduğunu soruyorum fakat ağzından tek bir kelime bile alamadım senin bunu başarabileceğini düşündüm."

Nil sözlerini tamamladıktan sonra bir anlık duraksadım ve Öyküyü gözümde canlandırdım. Evet bu aralar bize biraz uzak farketmedim değil fakat bunun nedeninin anne ve babasının ani bir kararla yurt dışına gidişleri olduğunu biliyorum lakin bu soğukluğun başka nedenlerden ötürü olduğu aklıma hiç gelmemişti. Düşüncelerimden arındım ve hattın ucunda bir şey söylememi bekleyen Nil e döndüm.

"Evet Nil, Öykünün davranışları son zamanlarda biraz değişti fakat bunun nedenini sende bende gayet iyi biliyoruz başka bir nedeni olduğunu pek sanmıyorum ama onunla konuşurum sen merak etme."

Nil bu sözüm karşısında tatmin olmuşçasına sözlerina devam etti. "Ben bir şeyler düşündüm aslında."

"Neymiş aklındaki söyle bakalım."

Nil bizim grubun düşünen kızı ben sözcüsü ve Öykü ise bizi dizginleyen. Üçümüz hep birlikte takılır her yere birlikte gideriz bazen kardeş sandıkları bile olumuyor değil bizi gerçi kardeşim olsalar bu kadar sevemem herhalde. Düşüncelerimden Nilin sesiyle çıktım ve dinlemeye başladım.

"Seni erkenden uyandırmamın sebebi de bu işte öncelikle kız kıza alışverişe çıkıyoruz ve gece için birşeyler alıyoruz hem Öykünün derdini anlarız hem de biraz kafası dağılmış olur ne dersin."

Aslında Nil haklı bir kızın kafasını dağıtabileceği en iyi işlev alışveriş daha fazla bekletmeden

"Tamam Nil olur bu hepimize iyi gelecektir o zaman 2 saat sonra ....... AVM de buluşalım."

Saati ve yeri ayarladıktan sonra vedalaştık ve telefonu kapattım. Dolabımın önüne geldim ve alışveriş için rahat bir şeyler seçmeye çalışarak kot pantolon ve tişört çıkardım elimdekileri yatağın üzerine bırakarak banyoya ilerledim kısa bir duş aldım. Banyodaki işim bittiğinde saçımı kurutarak doğal haline bıraktım. Yatağın üzerindeki kıyafetleri üzerime geçirerek aynanın karşısına geçtim. Günlük hayatta pek fazla makyaj yapan biri değilimdir bu nedenle rimel, kalem ve bir parlatıcıyla işimi bitirerek aşağıya indim. Merdivenleri ikişer üçer indikten sonra evde annemi aramaya başladım kısa bir turlamanın sonunda annemi çalışma odasında bularak yanına ilerledim. Beni görünce önündeki dosyaları bir kenara iterek ayağa kalktı ve yanıma doğru geldi odanın ortasında buluştuğumuzda birbirimizin yanaklarını sıktık ve ben annemin yanağına kocaman sulu bir öpücük kondurdum.

Annemle arkadaş gibiyizdir her bir şeyimi anlatırım beni dinler ve nasihatler verir ön görüşlü bir insandır şu ana kadar dediği şeylerin de çoğu olmuştur yani hemen hemen. Annemin elini tutark onu koltuğa oturttum bende yanına yerleşerek konuşmaya başladım.

"Söyle bakalım Hazal sultan bu gün kendini nasıl hissediyorsun."

Annem hemen moda girerek.

"Ahh hemşire hanım çok ağrım var."diyerek role büründüğünde bende hiç bozmadan devam ettim.

"Hazal hanım korkmayın hemşireniz size bakar."

Yıllarca hemşirelik okuyacağım diye direttip durmuştum annem hep şirket ne olucak deyip dururken ben 'benim hastalarım ne olucak' diye ayak diretirdim. Tabiki sonunda kazanan ben oldum mezun olmama az kaldı da. Annemle gülüşüp şakalaşmamızın ardında kızlarla alışverişe gitmek için izin aldım saate bakmak için telefonumu aradığımda odamda unuttuğumu fark ettim ve koşar adımlarla odama çıktım telefonu elime aldığımda sadece 15 dakikamın kaldığını fark ederek dolabımdan siyah deri montumu çıkarıp üzerime geçirdim ve aynı hızda aşağı inerek son kez üzerime baktıktan sonra ayağıma botlarımı geçirerek evden çıktım.

Bir taksiye atlayıp arkama yaslandım, şoföre adresi söyledikten sonra başıma cama yaslayarak yolun bitmesini bekledim. Telefonumun cebimde titremesiyle irkilerek cama dayadığım başımı kaldırarak cebimdeki telefonu çıkardım. İki tane mesajım olduğunu görünce ilk mesajı açtım. Mesaj Öyküden di avm de beni beklediklerini yazmış. Diğer mesajı açtığımda ufak bir şok yaşadım gönderen kişi bende kayıtlı değil ve mesajda yazanlar... Tüyler ürpertici..

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin