11

112 17 10
                                    

" Vaov! Daisy Diana Mikaelson birini önemsiyor! Gözlerim yaşardı."

Hızla bakışlarımı bağıran kişiye çevirdim.
Cadı olduğunu görünce Derek'in ilerlemesini engelledim ve konuşmaya başladım.

" Derek, hepiniz içeri girin."
" Dia-"
" İçeri girin dedim!"

Ben bağırınca Derek bana baktı ve sonra diğerleriyle birlikte içeri girdi.
Cadıya doğru ilerledim ve konuşmaya başladım.

" Buraya tek gelmen aptalca olmuş."
" Tek geldiğimi kim söyledi?"

Arkasından cadılar çıkınca sırıttım.

" Daha eğlenceli olacak desene."

İlk cadı üstüme doğru gelirken büyü yapmasına izin vermeden boğazını parçaladım.
Başıma giren acı ile dizimin üstüne düşerken derin nefes alıp kurt formuna girdim.

Cadılar bitince insan formuna girmiştim.
Yerdeki cesetlere bakarken birinin geldiğini hisettim.
Kafamı çevirince Derek olduğunu gördüm.
Elimdeki battaniyeyi üstüme örtünce derin nefes aldım.

" Biliyor muydun?"
" Evet, biraz zor oldu ama çözmüştüm."
" Ben senin söylemeni bekledim."

Saçıma öpücük kondurduktan sonra konuştu.

" Sorun değil."

Beni inceledikten sonra konuşmaya başladı.

" Duşa girsen iyi olacak."

Güldüm ve saçımı geri itip konuştum.

" Vücudumda kan varken beni sevmiyor musun?"
" Alakası yok... Ama çok kötü kan kokuyorsun!"

Derek konuşunca güldüm ve eve doğru ilerlemeye başladık.

" Başka bir yerde kalamaz mıyız?"
" Çantalarımızı alıp gidelim."

Onu onaylayınca eve girmiştik.
Tüm bakışlar bize kayınca Derek konuşmaya başladı.

" Biz çatı katına gidiyoruz. "

Derek daha yerleştirmediğimiz çantaları omzuna atıp evden çıkacakken onu durdurdum.

" Sizi koruyacak bir büyü yapabilirim. "
" Tam olarak ne işe yarayacak?"

Kızıl saçlı bir kız konuşunca tekrar konuşmaya başladım.

" Eve davetsiz kimse giremeyecek. İnsan veya doğaüstü fark etmez. Ve biri girmeye çalışırsa korkunç bir sesle sizi uyaracak."

Aklıma gelen şeyle ekledim.

" Ve biri eve ateş açarsa mermiler içeri giremez. Görünmez kalkana çarpar ve düşerler."
" Şuan yapabilirsen, yap şunu. "

Derek'e ilerledim ve çantamı omzundan aldım.
Beyaz tozları alıp ortadaki masanın etrafına döktüm ve içine girdim.
Mumlarıda masaya koydum ve büyüye başladım.
Kısa bir süre sonra bitmişti mumları söndürüp daireyi bozdum.

" İşe yarayacağını nereden bileceğiz?"
" Derek, çıkalım. Beni takip edin."

Dışarı çıkınca evin etrafını saran çitlerin yanında durdum ve konuşmaya başladım.

" Sınır bu çitler. Evin etrafını saran bu çitlerin hiçbir yerinden davetsiz birisi giremez."

Alandan çıktım ve yerde duran taşı alıp eve doğru fırlattım.
Taş görünmez bir şeye çarpıp yere düşünce sırıttım.
Derek'e döndüm ve konuşmaya başladım.

" Artık gidebilir miyiz? "

New York Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin