𝗗𝗶𝗸𝗸𝗮𝘁: 𝗔𝗯𝗶𝗹𝗲𝗿𝗶𝗺 𝗩𝗮𝗿!

Yirmi sekizinci Bölüm

Medya: Rüzgar Çağlayan

İyi Okumalar :D

•••

Halam heyecanlandığında yaptığı o asla değişmeyen mimikleriyle hala Çınar'a bakıyordu.

Çınarsa tedirgince bana bakıyordu.

Bir şey saklıyordu.

Çınar'ın daha önce bu yüz ifadesini hiç görmemiştim. Belki de başka bir şey vardı fakat gerildiği 100 kilometre ileriden bile farkedilebilirdi.

"Ne Çınar'ından bahsediyorsun, hala?" Diye sorarak düşüncelerimi dile getirmişti, Toprak.

Kaşlarımı çattım "Aynen hala? Çınar?" sorarcasına suratlarına baktım.

Halam aynı heyecanla yanıma gelerek koluma dokundu "Hatırlamıyor mus-" Çınar hemen sözünü kesti "Hangi Çınar'dan bahsediyorsunuz bilmiyorum fakat o olmadığıma eminim efendim." Dedi hızlıca.

Gözlerimi hemen ona çevirdiğimde o iki saniyelik bakışmada bakışlarında ki tedirginlik ve telaş kabak gibi ortadaydı.

Tekrardan aynı hızda bakışlarını benden çekip halama çevirdi. İkisinin arasında birkaç saniyelik bir bakışma geçmişti.

Arkadaşlar bir bok kokusu alıyorum sanki...

Hayır sanki de değil baya baya alıyordum. Adımın Yaprak olduğuna emin olduğum kadar şu an ortada bir boklar döndüğüne emindim.

"Canım olabilir bu tür şeyler. Birine benzetmiştirsiniz. Mesela bende Yaprağ'ı küçükken anaokulunda beni döven sarışın kıza benzetiyorum, nereden baksan o yani." Diyen Can telaşla kolumdan tutarak koltuklara doğru ilerletmişti.

Gözlerimi kısarak ona baktım "Neden telaşladın?" Beni oturtarak yanıma oturdu "Ne telaşlanması kankalatom? Ben ve telaşlanmak? Ne alaka yani?"

Abi şu an emindim.

Bir şey var.

Net bir şey var.

"Belli ki yanlış birine benzettim. Ayakta kaldınız çocuklar geçin oturun." Dedi halam. Ama hala gözü Çınar'daydı.

Aynen hala, aynen.

"Kalk lan şuradan yapışmış yine." Toprak, yanımda oturan kıvırcığı kolundan tutup kaldırarak tekli koltuğa fırlattı.

"Ayıp ediyorsun ama mavişim."

Toprak onu takmadan yanıma oturarak bu sefer o yapışmıştı bana. Diğer tarafıma da Kuzey ve onun yanına ise Güney oturmuştu.

Bu öküzler yüzünden dörtlü koltuğa sıkış tıkış oturmuştuk. Hayvan gibiler.

Elimi Kuzey'in omuzuna koyarak hafifçe ittim "Yapıştın yapıştın az kenara kay!" Gülerek kolunu omuzuma atıp kendine çekti "Sarıl mı dedin kuzen, duyamadım?"

"Hayır, birazdaha yapışırsan dayağı yiyeceksin dedim." Diyerek elimi havaya kaldırdım. Somurtarak istemeye istemeye elini çekti. Yüz ifadesine gülerek önüme döndüm.